Üçüncü sınıf Changbin ve Hyunjin için oldukça zor geçmişti. Chan ve Hyunjin'in ailesi bebeği olumlu karşılamışlardı fakat hala öğrenci olan iki gencin ne kadar zorlanacaklarını bildikleri için erken olduğunu düşünmüşlerdi. Bu yüzden ailelerin desteği ile aynı semtten biraz küçük olsa da güzel bir ev tutmuşlardı. Bahar ayındaki bir haftalık tatilde Hyunjin'in istediği gibi sade şık bir düğün yapılmıştı. Doğum yaz tatilinin ilk haftasına geliyordu. Sınavlarını verip rahat rahat hazırlıklarını yapabilirlerdi.
Jisung, Seungmin ve Felix yoğun okul hayatlarına rağmen Changjin'in evini düzenlemesinde yardımcı olmuşlardı. Herkes heyecanla doğumu bekliyordu.
Beklenen gün gelip çattığında toplantısı olan Minho hariç hepsi hastaneye dolmuştu. Aşırı heyecanlı olan kalabalık herkesin dikkatini çekmişti. Bazıları, içeride doğum yapanın ne kadar şanslı olduğunu düşünmekten kendini alamamıştı. Bu kadar sevene, bekleyene sahip olmak çok güzel bir şeydi.
"Uff çok heyecanlandım" dedi minik omega. Sürekli sallanıyor sağa sola gidiyor, arada 'ne kadar uzun sürdü' diye kızıyordu. Changbin'in yaşayacağı bütün heyecanı Jisung yaşıyordu.
En sonunda bebek ameliyathaneden çıkmış temizlenmek ve giydirilmek için götürülüyordu. Önce babanın yanına gelen hemşire bebeği babaya göstermişti.
Hemşire "Beyefendi ben bakımlarını yapıp getireceğim" diyerek oradan uzaklaşmıştı.
Jisung "Off ya kucaklayamadım minik alfayı" diyerek bebeğin arkasından hüzünle bakmıştı.
"Minik alfa?"
"Bebek alfa fark etmedin mi hyung?"
"Gerçekten mi? Cinsiyetini biliyordum ama türünü bilmiyordum" dedi Changbin.
"İşte alfa ve betanın bizden eksik yönleri hıh!" dedi minik omega.
Çıkan doktorun yanına giden Changbin bilgi almış normal odaya alınan Hyunjin'in yanından ayrılmamıştı. Bebeğinde normal odaya getirilmesi ile odaya çok kabalık yapmamak için sırayla girmişlerdi.
"Ay biz en sona girelim bence doya doya severiz" dedi Felix.
"Çok iyi fikir!" dedi Minik omega. O esnada Minho gelmişti. Jisung, ileride hyungu ile konuşan Minho'ya dikkatle baktı. Sevgilisi çok çalışıyordu. Jisung bu durumdan hiç hoşnut olmasa da ses çıkarmamayı tercih ediyordu.
Yanına gelen yorgun alfasına gülümsedi ve küçük bir sarılma verdi.
"Nasılsın, nasıl geçti toplantın."
"Yorucu bebeğim her zaman ki gibi"
"Sen yorulunca ben çok üzülüyorum ama"
"Sen üzülünce bende üzülüyorum güzelim. Hem yorgun hem de üzgün mü olayım?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tiny omega/Minsung
FanfictionYaşıtlarına göre biraz daha ufak tefek olan minik omega, iki alfa hyungu ile taşındığı Seul'de komşusu olan alfaya tutulmuştu. Jisung'un, kendisiyle ufaklık diyerek uğraşan bu alfaya kendini fark ettirmek verdiği tatlı uğraşları ve arada kurulan bağ...