18. Bölüm

4.4K 217 34
                                    

Bende sorun var galiba ruh halim değişken olduğu için bölümler bazen eh lik bir bölüm bazen hüzün dolu oluyor.

Her oy yeni bir bölüm demek bu yüzden oy atmayı unutmayın
Keyifli okumalar.
『♡』

Hatırlamak ölümdür, unutmak ihanettir.

Bölüm 18;İş toplantısı

Hazar Saraçoğlu

"Dediğim gibi Karan bey ortaklık anlaşması imzalandı."

Yeter artık çığlık atarak buradan kaçmak istiyorum aga benim iş toplantısında ne işim var? Ben ne anlarım. Karan beni zorla buraya getirmişti şimdide kös kös oturmuş toplantının bitmesini bekliyorum.

İnsanların bakışlarını üzerimde hisede biliyordum ama bu umrumda değildi nede olsa Karan Çakır uzun zaman sonra piçini ortaya çıkardı onlarda hak vermiyor değildim.

Sonunda toplantı bitince çalışanlar odayı terk etti ama bir adam kaldı bana yaklaşıp elini uzattı.

"Fırat Güngör aile avukatıyım."

Elini tutup sıktım.

"Hazar Sar-."

Sözümü yarıda kesmişti Karan.

"Hazar Çakır."

Kaşlarım hayretle havaya kalktı bu adam ne yapmaya çalışıyordu? Adam gülümseyerek odadan çıkıp gitti.

"Ne yapmaya çalışıyorsun?"

"Asıl sen ne yapmaya çalışıyorsun?"

Bana dik dik bakıyordu.

"İnsanlar senin benim oğlum olduğunu biliyor bu yüzden kendini tanıtırken benim soy ismimi kullanmak zorundasın."

Hadi lan oradan bu adam benim sabrımı zorluyordu. Ellerimi masaya yaslayıp öne eğildim.

"Hah! Bana soy ismini vermek istemeyen sen değilmiydin? Ne değişti üç ay içinde?"

Sandalye yaslanıp eliyle masanın üzerinde ritim tutmaya başladı bir gözüm seyirdi bu hareketi bir daha asla yapmayacağım.

"Hiçbir şey değişmedi sana hala soy ismimi vermek istemiyorum, ama benim ailemle birlikte yaşıyorsun bu yüzden soy ismimi kullanarak kendini tanıt."

Histerik bir kahkaha attım. Bu adam elimde kalırdı. Allah'ım neden beni bu adamla sınamak zorundaydın ki?

"Hayır bana soy ismini vermeyen bir adamın soy ismini kullanmam."

Elini kaldırıp masaya vurdu masanın üzerinde duran su şişesi yere düştü.

"İsteyip istemediğini sormadım."

Sinir krizi geçire bilirdim.

"Bende sana hayır dedim."

Oturduğu yerden kalkıp üzerime gelmeye başladı duruşumu düzelttim. Aramızda bir adımlık mesafe kalınca durdu bana duygusuz bakışlar atıyordu.

"Hazar sözümü ikiletme elini hala düzgün kullanamıyorsun hatalarından ders almayı öğren artık."

Ellerimi yumruk haline getirdim. Tırnaklarımı avuç içime sapladım sakin ol sorun yok hiçbir şey yok. Ona baktıkça midem bulanıyordu dişlerimi gıcırdatım.

HazarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin