1. BÖLÜM
Melisa'nın bakış açısından
Benim adım Melisa Karahan ve bu benim hayatımın sonlanış hikayesi...
Ya da hayata dönmemin hikayesi mi demeliyim?
***
Bütün vücuduma sırtımdan yayılan sızı, adrenalin etkisi göstererek yataktan fırlamama sebep oldu. Aylardır bir gram oksijene muhtaçmış gibi bütün havayı ciğerlerime çekerken canımın acısının geçmesini bekliyordum.
Farklı bir yerdeydim. Tanıdık ama bana çok yabancı olan bir yerde uyanmıştım. Evimde.
Şaşkınlıkla sağa sola bakınıp yaşananların gerçekliği sorguladım. Kontrol amaçlı ellerime baktım. Kan yoktu. Tertemiz çarşaflarda, yatağımdaydım.
"Nasıl olur? Az önce ölmüştüm."
Kafam çok karışmıştı, yataktan kalkıp etrafa bakındım. Cama doğru yaklaşıp perdeleri sertçe yana çekip açtım. Mavi gökyüzü... Hastalıklı mor renginden eser yok.
Ölmüştüm de cennette mi uyanmıştım? Hepsi rüya mıydı Zihnimdeki ses, sorularına kendi cevaplarını veriyordu. "Hayır, rüya değildi. Gerçekliğini sen de benim kadar iyi biliyorsun."
Elim refleks olarak sırtıma, bıçaklandığım yere gitti. Bir iz vardı. Elimi üzerinde gezdirdim. Acımıyordu. Sanki yıllar önceden kalma bir yara gibiydi.
Aynanın karşısına geçip kendime baktım. Şaşkınlıkla elimi yüzümde gezdirdim. Şu an gördüklerim gerçek olamazdı. Garipliklerle dolu hayatımda bu derece büyük bir garipliğe yer yoktu.
"Küçülmüşüm?" dedim kendi kendime.
19 yaşıma geri dönmüşüm?
Aynı siyah göz, aynı siyah saç. Her şeyimle aynı kişiydim ama dün olduğum kişiden çok daha farklıydım. Yüzümdeki saflığı görmek canımı acıtıyordu. Durup dururken üç yıl önceye geldiğim fikri mantıksız gelince gerçeklik kontrolü yapmak için yanağıma vurdum. Canımın acıdığına emin olduktan sonra ancak emin olabildim.
Aynanın karşısında gözlerimi kırpıştırarak bakakaldım. Ben şu an ne yaşıyordum böyle?
Durumu kabullenmek için yatağa geri oturup bir süre düşündüm. Önceki hayatımdan sahip olduğum anılarımın yavaş yavaş silindiğini fark ettim. Hızlıca ayağa kalkıp çalışma masamın başına oturdum. Aceleyle bir not defteri çıkardım, aklımda olan her şeyi anahtar kelimeler ile deftere not almaya başladım.
Bu anılar kaybetmek istemeyeceğim kadar önemliydi. Her bir bilgiyi kendi canım pahasına kazanmıştım.
Not alabileceğim diğer önemli şeyleri düşünmeye çalıştım. Bazı anılar silinmiyordu, silinenleri düşünmeye çalıştığımda zihnimi ele geçiren sis yüzünden en başa dönüyordum. Ellerimi kasarak havaya kaldırdım. Rüya görüyor olma ihtimalim ne kadardı?
Kapı iki kere tıklatıldığında olması gerekenden daha abartılı bir tepki vererek oturduğum yerden sıçradım. Kapı açılıp boşluktan dışarıya birisi çıktığında başta ne tepki vermem gerektiğini bile bilmiyordum.
"Hey." dedi ve kapıyı biraz daha itip içeri girdi.
"Evren?" dedim.
Kafamın ne kadar karıştığını saklama gereği bile duymuyordum. Böyle bir durumda hiçbir şey olmamış gibi davranacak irade bende yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Atlanta'nın Kalbi | Tamamlandı
Fantasyİlk hayatlarında düşman olan ikiz kardeşlerin hikayesi. Melisa Karahan; bütün hayatını hatalar üzerine kurmuş olan hikayenin kötü karakteriydi. Kaderine boyun eğmiş ve kendisini karanlık tarafa teslim etmişti. Böyle bir yaşam sürmesinin bazı bedelle...