MOTORCU | +18

BÖLÜM 15

Herkese merhaba sevgili okurlar ve motorseverler.

Nasılsınız? Umarım her biriniz çok iyisinizdir.

Bölümde +16 sahneler mevcut. Yaşı küçük okurlarım rahatsız olursa atlayabilirler.

İyi okumalar :)

Oy vermeyi ve satır aralarına bol bol yorum yapmayı unutmayın <3

Medya: Deniz

.

Abim ne kadar beni Kaya ile baş başa bırakmak istemese de motorla gelmişlerdi ve Defne'yi onunla hayatta aynı arabaya bindirmezdi. Doğrusu ona bende biraz sinirliydim çünkü bariz bir şekilde bir şeyler saklıyordu.

Kendi anlatmadığı sürece zorlamak gibi bir amacım yoktu ama kırılmıştım. Yaşadığımız onca şeye rağmen koşulsuz şartsız yanında olduğumu bilmesi gerekiyordu. Her ne saklıyor ise bize zarar vereceği açıktı. Babam ölmüş olmasına rağmen sakladığı şey uğruna arkasında adamlarını bırakmıştı.

Bacaklarımı kapıdan yana çevirip başımı cama yasladım. Bir an önce eve varıp dinlenmek istiyordum. Kaya son sürat boş yolda ilerliyordu. Arada bakışları ile beni yokladığını hissetsem de dönüp bakmamıştım.

'Güzelim yapma ama böyle lütfen' Kafamı ondan tarafa çevirmedim. Gözlerimi yumup bu yolun bir an önce bitmesini diledim. Ama anlaşılan Kaya'nın susmaya niyeti yoktu. 'Özür dilerim. Senden saklamamam gerekiyor.' Daha fazla dayanamayıp gözlerimi açtım ve buz gibi bakan mavilerine odaklandım.

'Söyle o zaman Kaya. Anlat bana neler oluyor.' Gözleri yola döndü ve araba olmadığından emin olduktan sonra tekrar gözlerimizi buluşturdu. 'Yapamam Deniz. Hayatını tehlikeye atamam.' Ağzımdan histerik bir kahkaha çıktı. 'Tehlikede değil mi zaten. Bugün olanlar neydi.' Sesimin yükselmesine engel olamamıştım. Kafasını art arda olumsuz anlamda sağa sola salladı.

'Asla. Asla sana zarar vermelerine izin vermezdim.' Sesindeki kararlı ton her şeye rağmen beni koruyacağına emin olmamı sağlıyordu. Derin bir nefes verip direksiyonu yerinden sökecek gibi tuttuğu elini kavradım. Dudaklarıma doğru götürdüm ve bugün bana yaptığı gibi avuç içine uzun bir öpücük kondurdum.

'Benden bir şeyler saklamandan hoşlanmıyorum.'

Bedeni öpücüğümle birlikte anında gevşemişti. 'Şuan değil Deniz. Güvende olduğuna emin olduğum an söyleyeceğim sana söz.' Kafamı olumlu anlamda salladım. Hala elimde olan eline kaydı gözlerim. Biraz yaramazlık yapmaktan zarar gelmezdi.

Kolunu başımın hizasına getirdiğimde bakışları beni buldu. Dilimi dudaklarımda gezdirip ıslattım. Şuan daha sıcak bir tona bürünmüş olan mavileri dudaklarıma indi. Yapmak istediğimi anladı mı bilmiyorum ama gözlerindeki parıltıyı gördüğüme emindim. Avucunu yukarı bakacak şekilde çevirip bileğinin iç kısmına ıslak dudaklarımı bastırdım.

Biraz daha yukarı tırmanıp bu sefer kolunun iç tarafını öptüm. Saniyelik olarak kapanan gözleri ve dudaklarından çıkan küfür gülümsememe neden olmuştu. 'Siktir. Çok iyi hissettiriyorsun.' İşin içine dilimi de kattım ve dirseğinden omzuna kadar pazusuna dilimi sürttüm. Yaptığım bu hareket ile ani fren yapıp sağa çekmesi bir olmuştu.

Çevik bir hamle ile belimden kavramış ve kucağına çekmişti. Bu hareketini beklemediğim için dudaklarımdan kaçan çığlığa engel olamadım. Bir eli dudaklarımın üzerindeydi ve usulca okşuyordu. Öbürü ise önce çıplak bacağımda gezindi. Daha sonra ise kucağına oturmamla birlikte iyice sıyrılan eteğimden kalçama ulaştı.