MOTORCU | +18

BÖLÜM 26

Herkese merhaba sevgili okurlar ve motorseverler.

Nasılsınız? Umarım her biriniz çok iyisinizdir.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın :)

Sınır 20 oy 50 yorum 🩶

25 ve 26. Bölümün sınırı geçildiğinde yeni bölüm gelecektir!

.

KAYA'NIN AĞZINDAN

Hakan Samet'i de alıp evden çıktığından beri kimse konuşmuyordu. Zahir Hakan ile ne yaşadıysa çökmüş gibiydi. Az önceki öfkeli halinden eser yoktu ve dokunsan ağlayacak gibi duruyordu. Defne ise beklediğimin aksine ona mesafeliydi.

Samet'e söylediklerine o da sinirlenmiş olmalıydı. Kerem ise ondan beklenmeyecek bir sakinliğe sahipti. Telefonum çaldığında onları incelemeyi bırakıp cebimden çıkardım. Arayan kişinin yarış koçum olduğunu gördüğümde evden hızlı adımlarla bahçeye çıktım.

'Efendim abi?' 'Kaya iki gün sonra yarışın var farkında mısın? Antrenmanlara gelmeyi düşünmüyor musun? Böyle gidersen seni daha fazla piste çıkartamayacağım.' 'Abi sakın. Ne diyorsun sen.' 'Milli yarışçı olmanın bazı ciddi sorumlulukları vardır Kaya. Sen son zamanlarda bunları yapamıyor gibisin.'

'Haklısın abi ama çok fazla olay oldu. Bundan sonra böyle bir şey olmayacak seni temin ederim. Sakın yarıştan çekilme. Motor benim her şeyim bunu biliyorsun. Sözümü çiğneyemem.' 'Biliyorum aslanım biliyorum. Bu yüzden seni arayıp güzelce uyarıyorum.' 'Sağ ol abi.'

Telefonu kapatıp cebime koydum. Gerginlikten alnımda oluşan terleri elimin tersi ile sildim. Sakinleşmek adına derin birkaç nefes aldım. Her şey üst üste geliyordu ve şuan Deniz ne halde ne yapıyor onu bile bilmiyordum.

İçeri girmek için arkamı döndüğüm sırada telefonum tekrar çaldı. Sesi sanki her saniye yükseliyormuş gibi çalan telefonumu titreyen ellerim ile cebimden çıkardım. Ekranda yazan 'Gizli numara' yazısı ile gözlerimin saniyelik olarak karardığını hissettim.

Daha fazla sesine tahammül edemediğim için hızla açıp kulağıma götürdüm. 'Merhaba Kaya.' Kulağıma ulaşan ses robotikti. Tahminimce bir alet yardımı ile sesini değiştiriyordu. 'Sensin dimi lan şerefsiz. Deniz nerede? Sesini duymak istiyorum. İyi mi?'

'Şş sakin ol genç adam. Sevgilin çok iyi. Hatta hayatı sana bağlı.' Kaşlarım derince çatıldı. Ne saçmalıyordu bu manyak. 'Ne istiyorsun söyle hemen.' Bir süre sessiz kaldı. Ardından ufak bir kahkaha attı. Gülmesi içimi huzursuz ederken yerimde kıpırdandım.

'Çok basit aslında Kaya. Hatta senin gibi güçlü biri için bir şey istemiyorum bile diyebiliriz.' 'Uzatma da söyle yavşak herif.' 'Kelimelerine dikkat et Kaya. Senin karşında o baban olacak piç yok. Her an vazgeçebilirim bu tekliften.' 'Tamam lan tamam. Söyle.'

'Yarıştan çekileceksin Kaya Demirhan.'

Kulaklarım uğuldarken etraftaki sesler birbirine karıştı. Herkes neden en hassas noktama oynuyordu. Bu adam bu teklifi kabul edemeyeceğimi bilerek yapmıştı. Bunu nereden biliyordu? Kabul etmeyeceğime o kadar emindi ki benimle kedinin fareyle oynadığı gibi oynuyordu.

'Çekilemem. Başka bir şey iste.' 'Neden Kaya? Çok basit bir şey senden istediğim. Az önce konuştuğun hocanı tekrar arayıp çekildiğini söyleyeceksin.' Hızla etrafıma bakındım. Bahçe duvarlarının etrafında ne bir araç vardı ne de bir insan.