MOTORCU | +18

BÖLÜM 13

Herkese merhaba sevgili okurlar ve motorseverler.

Nasılsınız? Umarım her biriniz çok iyisinizdir.

Önceki bölümde ufak bir isim hatası yapmışım. Agah Kaya'nın babası Yıldırım ise Deniz'in. Kafa karışıklığı olmasın diye belirtmek istedim.

Bu bölüm katilin kim olduğunu öğreneceğiz. Sizden ricam adı açıklanana kadar okuduğunuz paragraflardan yola çıkarak kim olduğunu tahmin etmeniz. Kaç kişi doğru tahmin edecek merak ediyorum.

Medya: Kaya

Oy vermeyi ve satır aralarına bol bol yorum yapmayı unutmayın :)

Sınır 15 oy 40 yorum 🩶

.

Her adımımda uçuruma biraz daha yaklaşıyorduk. Elimde her hangi bir silah olmamasına rağmen karşımdaki adam korkudan titriyordu. Beni iyi tanıyordu. Deniz için her şeyi göze alabileceğimi biliyordu.

Uçurumun kenarına ulaşmasına iki adım kalmıştı. Tedirginlikle konuştu 'Gelme üzerime. Öldürecek misin beni? İçeri girmeyi göze alabilir misin?' Yüzüme alaycı bir gülümseme yerleştirdim. Ellerimi teslim olur gibi havaya kaldırdım. 'Bak sana dokunmuyorum bile.'

Bir adım atmamla o da arkasına bir adım daha attı. Bu durum beni iyice keyiflendirmişti. 'Ben katil olmayacağım' Kaşlarını çattığında dediklerimden bir şey anlamadığını anlamıştım. Ona doğru bir adım daha attığımda artık sona gelmişti.

Ağzından kaçmasına engel olamadığı çığlığı ile dönüp arkasına baktı. Gözlerinin bebeği bile korkudan tirerken ölümün çok yakın olduğunu hissetmiş olmalıydı. İşaret parmağımı kaldırıp göğsüne bastırdım.

Tek bir hamlem ile aşağı düşebilirdi. 'Yapma yalvarırım. Ne istersen yaparım' Ağzımdan gür bir kahkaha kaçtı. 'Hmm. Ne isterim biliyor musun?' Gözleri umutla parladı. Elimi yanağına götürüp iki kere vurdum. 'Ölmeni isterim tabii ki şerefsiz' Karşımda bütün vücudu titremeye başladığında altına işemek üzere olduğuna adım kadar emindim.

'Bu işten sıyıramazsın. Ben tanınan biriyim. Ölümümü araştıracaklardır' Söyledikleri komikti ama bu sefer gülmedim. Son derece ciddi bir şekilde gözlerinin içine baktım. 'Şimdi şöyle olacak Yıldırım Bey. Sen birazdan buradan ayağın kayıp düşecek ve öleceksin. Sonra polisler neler olduğunu anlamak için evine gidecek. Çocuğunu yasalardan gizli bir şekilde gömdüğün yeri. Doktorlara imzalattığın sahte ölüm belgelerini hatta oğlunu Agah beye ölümü için sattığına dair imzaladığın anlaşmayı bulacaklar. Sonra da sen suçlu konumuna düşeceksin. Ölümün kimsenin sikinde olmayacak. Belki intihar bile denebilir. Kendini suçlu hissetti ve daha fazla dayanamadı. Seni benim öldürdüğümü kimse bilmeyecek.'

Yüzümdeki sırıtış karşımdaki adamın korkusuna korku katmıştı. Anlattıklarım ise oldukça mantıklıydı ki onun bile kafasına yatmıştı. Beni yanıltmak için ağzından tek bir söz çıkmadı. Baş parmağım tekrar göğsünü buldu. Saniyeler sonra aşağı atacağım adamı son kez inceledim.

Yüz hatları Denizi anımsattığında kalbimin sıkıştığını hissettim. Onun babasını kendi elleri ile öldürmesine izin veremezdim. Cesaretli gibi davranıyor, yıkılamaz duruyordu ama ellerine kan bulaştığında bir daha toparlanamayacağını biliyordum.

Yüzüme tehditkar bir ifade yerleştirdim. 'Ayrıca Gurur'un motoruna neden bomba yerleştirdiğini biliyorum. Küçük sırrın güvende olsun istedin. Ama başarılı olduğunu söyleyemem' Birazdan ölecek olması bile bu sırdan önemsizmiş gibi elimin altında çırpınmaya kalktı. 'Mümkün değil. Sırrımı biliyor olamazsın'