1.6

373 49 74
                                        

24.10.2023

İyi okumalar.

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°

_•••••_

Serin hava, akşam saatlerinde olmanın getirisiyle daha da belirginken kahverengi saçları uçuşan genç çocuk kollarını bedenine daha da sardı. Bulunduğu yer kaldığı yetiştirme yurdunun çatı katına çıkan merdivenlerin bağlandığı bir terastı. Açık havayı sevdiği için geldiği günden beri ne zaman rahatsız hissetse buraya gelirdi. Çatıya çıkmaya niyetlenmiş olsa da çatı katı hep kilitliydi.

Annesinin söylemeyi çok sevdiği bir şarkıyı mırıldanıyordu. Terasta birkaç adım daha öne attı, soğuk hava yüzüne çarptığında gülümseyerek başını daha da kaldırdı. Söylediği şarkıyı gökyüzünde parlayan yıldızlara bakarak bitirdiğinde, derin bir nefes alıp verdi. "Yine mi sen? Sessizliğimi bölüp durmak zorunda mısın?"

Çatı katının kapısını kapanırken merdivenlerin başında, Felix'in karşı yatakhanesinde kalan bir çocuk belirdi. Felix onu birkaç kez yatakhane koridorunda, birkaç kez de okulda, sınıflarının ayrıldığı koridorda görmüştü. Onun dışında uyuyamadığı ve terasa geldiği gecelerde onu çatıdan inerken görüyordu. "Sesim kötü olmadığı için şarkı söylediğime teşekkür etmelisin."

"Ne kadar teşekkür etsem az olur çok sağ ol... şey, adın neydi?"

Gözlerini devirip önüne dönen beden, kollarını kendine daha çok sardı. "Felix, adım Felix. Kaç kere sordun kaç kere söyledim hafızan ne kadar da kötü."

Onun tavrına gülümseyen diğer genç kapşonunu düzeltti. Yavaş adımlarla terasa, kahverengi saçlı çocuğun yanına ilerledi. "16 kez sordum, 16 kez söyledin."

Felix'in yüz ifadesi şaşkınlıkla bezenirken yavaşça kafasını çevirip yanına gelen çocuğa baktı. "Saydın mı?"

Hafifçe başını salladı büyük olan, elini uzatıp pantolonunun cebinden sigarasını çıkarttı. Dudaklarına bir dal sigara koyarak paketi kaldırdı. "Hiç paylaşımcı değilsin."

"Sende çok sivri dillisin, içmediğin halde sigara mı istiyorsun?"

Felix yine şaşkınca bakakalırken elini uzatıp karşısındaki gencin alnına dokundu. "Nereden biliyorsun bunları? Büyücü falan mısın?"

"Hm, sihirli sopamı da göstereyim ister misin?"

Felix gülerek elini onun alnından indirdiğinde karşısındaki çocuk yüzünü diğer tarafa çevirerek dudakları arasında kalan dumanı üfledi. "Neden bu saatte terastasın Felix?"

"Neden bu saatte çatıdaydın Minho?"

"Yeni büyülerimi deniyordum. Sana da bir tane yapmamı ister misin? Yeni bir uyku ve mutluluk büyüsü keşfettim."

Felix gülümseyerek kafasını iki yana salladı. "Sen kendine yap o büyüleri senin daha çok ihtiyacın var sanırım."

"Kaç yaşındasın sen?"

Felix sigarasını içerken sürekli kafasını çeviren bedene baktı. Her karşılaştıkları zaman adını sorar, adını söyler ve giderdi. "13 yaşındayım, bunu ilk kez soruyorsun. Sen kaç yaşındasın?"

"Hm, sanırım öyle yapıyorum. İki yaş büyüğüm senden."

Felix ufak bir hareketle başını salladı. Minho'nun sigara dumanını üflemek için kafasını çevirişini izledi. "Neden sigara içiyorsun, on beş yaş erken değil mi kendini bir şeye bağımlı etmek için."

Cimetière de Lee'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin