Cimetière de Lee'

0.2

22.06.2023

İyi okumalar.

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°

"Sen ne çeşit bir ruh hastasısın?!"

Korkuyla çığlık atan beden, büyük arenanın içinde, sahanın ortasında dikilip hiç bir şey yapmayan, sadece izlemekle yetinen adama seslenirken, o kendisini hiç takmadan eliyle mavi saçlarını düzeltmiş, sevgilisinin evden çıkarken giymesi için ısrar ettiği gri ceketini omuzlarından sıyırmıştı, kan lekesi zor çıkıyordu sonuçta.

"Ben ruh hastası mıyım? Hayır hayır, sen beni yanlış anlamışsın ben sadece sözünün tutan bir adamım. Senin için geleceğim, beni tanıdığın güne lanet edeceksin demiştim Kang. Ben sadece sözümü tutuyorum."

Sahanın ortasında duran bedene ilerlerken keyfi oldukça yerindeydi Felix'in. Minho aradan geçen bir hafta içinde oldukça toparlamış, hatta sevkiyatlarının başına dönerek son birkaç günü milyon dolarlar kazanarak geçirmişti.

Felix ise bu süre zarfında oldukça sakin ve uslu durmuş, avının ayağına gelmesini beklemişti. Öyle de olmuştu. Ondan ses seda çıkmadığı için korkan Kang, hata yapmış, Felix'in tuzağına düşmüştü.

Hâlâ daha anlamıyordu, Felix'in en değerlisini yaralamıştı ve Felix tam bir hafta boyunca hiç bir şey yapmamıştı. İfadesiz veya duygusuzluğuyla ünlü olan Felix'in bu kadar uzun süre tepkisiz kalması, aralarında olanları bilen herkesi endişelendirmiş, Kang ölene kadar Felix'e bulaşmamaya söz vermişlerdi.

Zira Kang'a gücü yetmeyen Felix'in öfkesini üzerine çekmek istememişti kimse. Felix'e göre bu sadece gülünçtü, Felix'in bu dünyada güç yetiremeyeceği neredeyse kimse yoktu. Lee Felix başlı başına güçlü ve tehlikeliydi.

Fakat dürüst olması gerekirse bu defa yardım almıştı, kendisinden çok daha güçlü olan sevgilisi Felix'e küçük yardımlarda bulunmuştu.

İşte böyle zamanlarda herkes çok daha fazla korkması gerektiğini hatırlıyordu. Lee Felix'in arkasına kimsenin gücünü yetiremeyeceği bir isim vardı, her ne kadar daha sağlıklı ve daha sakin olsa da Felix için her şeyi yapacak bir psikopattı Lee Know.

Uzun süredir birlikte oldukları biliniyordu fakat Minho kendi düşmanlarını minik sevgilisinin üzerine çekmek istemediği için gerçek adını açıklamıyor, sevgilisini Lee Minho olarak kullandığı barında herkesten saklıyordu.

Kang hata yapmıştı, sıradan bir bar sahibi olduğunu düşündüğü Minho'nun Lee Know olduğunu bilse arkasına bile bakmadan kaçardı fakat az daha onu öldürecek olması büyük bir ironiydi.

Şimdi ise Felix tarafından bu arenaya getirilmiş, Felix ona 7 kat çelik yelek giydirmişti. Etrafında dizilen adamları ise ellerindeki pompalı silahlarla tek tek onu hedef alırken kurşunlarını sayıyor, 7 kat yelek giyen birinin kaç kurşuna kafa tutabileceğini hesaplıyorlardı.

Çünkü Felix'in canı böyle istemişti.

"Hadi ama Kang, alt tarafı birkaç mermi sıktılar sana. Henüz işin işkence kısmına geçmedik bile."

Yattığı yerde bedenine yüzlerce iğne giriyormuş gibi hisseden Kang, yattığı yerden doğrulurken karnının alt kısmındaki kurşunu hissederek hafifçe irkilmişti. 24 mermiden sonrası sayamazken birisi yeleğini parçalamış, karnının alt tarafına gelmişti ve Felix kanı gördüğü an adamlarını durdurmuştu.

"Tankeri getirin."

Adamları aldıkları emirle beraber gergin bir şekilde birbirlerine bakarken Felix'in arkasında bulunan Changbin öfkeyle adamlara bakmıştı. "Duymadınız lan patronunuzun emrini!"