1.9

406 52 82
                                        

14.12.2023

İyi okumalar.

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°

Hyunjin, Felix'in elini tutarak arabadan inerken Minho arabanın kapısını yavaşça kapatmış, peşlerinden gelen Changbin ve Chris eşliğinde, bara girmişlerdi.

Kapıdan geçtikleri anda Hyunjin'in içeriye ilerlemesine engel olan Felix, kendisine dönen meraklı gözlere baktı. "Başım çok ağrıyor, o gürültüye girmek istemiyorum. Eve geçelim mi?"

Hyunjin başını hafifçe sallayarak onu onaylarken Minho Felix'i saçlarından öpmüş, "Siz gidin, ben ufak bir kaç işimi halleder gelirim." demişti.

Felix onu sessizce onaylarken Minho başını çevirmiş, Hyunjin'in sol yanağına da bir öpücük bırakarak yanlarından ayrılmıştı.

Hyunjin birkaç saniye giden bedenin arkasından baksa da Felix'in ilerlemesi, el ele tutuşuyor oldukları için kendisini de hareket etmek zorunda bırakınca Felix'in arkasından yürümeye başlamıştı.

Dakikalar içinde ikili eve girerek ceketlerini çıkartırken Hyunjin'in dikkatli bakışları, Felix'in yüzüne odaklanmıştı. Keyifsiz görünüyordu ve dalgın gibiydi. Minho'nun peşindeki adamlar gündeme gelene dek gayet iyi göründüğünden, kafasını o konunun meşgul ettiğini düşünüyordu.

Felix kendisine döndüğünde ona gülümsemiş, ceketini askıya asarak geriye çekilirken neşeli olmaya özen göstererek konuşmuştu. "Başın çok ağrıyorsa uyumak ister misin? Ya da sana masaj yapabilirim?"

Felix sessizce onu onaylarken eliyle koridoru işaret etmişti. "Yatak odasına geçmek istiyorum. Daha karanlık olacağına eminim. Sıkılırım dersen televizyon falan izle istersen." Yavaşça geriye doğru bir adım atarken Hyunjin'in tepkisini izliyor gibiydi. "Benimle gelmeni tercih ederim aslında ama sen bilirsin tabi."

Hyunjin Felix'in yüzüne yansımayan tereddütü görerek gülümsemiş, geriye doğru giden bedene yetişmek için hızlıca birkaç adım atmıştı. "Gidelim hadi."

Felix'in dudaklarında oluşan minik hareketlenme, Hyunjin'e onun gülümsemek istediğini düşündürürkem daha önceleri kalmaktan kaçındığı yatak odasının kapalı kapısını araladı. Felix'in yönlendirmesiyle yatak odasına girerken kısmen heyecanlı sayılan bir ifadeyle etrafı izliyordu.

Odanın sol duvarı kaplayan büyük bir dolap vardı, kapaklarının bazıları açıktı ve Hyunjin dolaptaki takım elbiseleri çok rahat bir şekilde görebiliyordu. Odanın ortasında duran büyük bir yatağın üstünde, iki kravat, bir bilgisayar çantası ve iki tane silah vardı. Onun dışında odanın sağ kısmında bir kitaplık, kitaplığın önünde de koltuklar vardı.

Felix dikkatle Hyunjin'i izlerken Hyunjin yatağa doğru yaklaştı. Yatakta duran silahlara uzanırken üzerlerindeki küçük yıldız motifine baktı dikkatle. Felix'in silahlarıydı.

Silahları ve kravatları sol eline alırken diğer eline de bilgisayar çantasını almış, kitaplığın önündeki koltuklara ilerlemişti. Kitaplığın üstüne silahları, koltuğun üstüne de bilgisayar çantasını bırakıp kapının önünde dikilerek kendisini izleyen Felix'e döndü. "Sen üstünü değiştir istersen, bende mutfaktan sana ilaç getireyim."

Felix onu sakince onaylarken Hyunjin önce dolaba ilerleyip elindeki kravatları dolaba koymuştu. Felix üstünü değiştirirken, ona özel alan tanımak istemesinden kaynaklı mutfağa gitme bahanesine sığınarak odadan çıkmıştı.

Mutfakta dolanıp buzdolabından ağrı kesici ilaç almış, bir bardağa da su doldurmuştu. İlacı ve suyu küçük bir tepsiye koyarak yatak odasına doğru yavaşça yürümeye başlamıştı.

Cimetière de Lee'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin