2.5

329 42 68
                                        

29.03.2024

İyi okumalar.

°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°

Felix'in kalbi korkuyla atarken bakışları hızlıca Hyunjin'e döndü. Onun tepkisi her şeyden önemliydi ve yüz ifadesinde ki şaşkınlık, Felix'i daha da korkutmuştu.

Evet, Lesha ölmemiş olsaydı diye dilek dilediği bir an vardı. Fakat bunu ne derece içten dilediğini bilmiyordu.

Eğer Hyunjin geçmişinde tüm bu kötü şeyleri yaşamamış olacak olsaydı, Lesha'nın varlığını kabul edebilirdi fakat Hyunjin çoktan yaşayacağı şeyi yaşamıştı. Bu saatten sonra bu adamın ölü kalması daha iyiydi.

"Ne?" Hyunjin yerinde doğruldu. Bakışları dikkatle kendilerine doğru gelen kadın ve adamın üzerineydi fakat ikisini de tanımıyordu. "Ne saçmalıyorsun Seungmin?"

Kendilerine yaklaşan, siyah birer takım elbise giyen kadın ve adam, masaya yaklaşmadan durdular. Felix neler olacağını beklerken hiç tahmin etmedikleri bir şey oldu.

Kadının arkasından, dört beş yaşlarında iki tane çocuk, masaya doğru geldi.

Seungmin ayağa kalkarak onlara doğru ilerlerken küçük kız, neşeyle örgülü saçlarını düzeltiyordu. Seungmin onların önünde diz çökerek çocukların giysilerini düzeltti. Birkaç dakikayı sessizce kardeşine sırt çevirerek geçirmişken, asıl yapmak istediği güç toplamaktı.

Birkaç dakika sonra arkasına döndü. Kardeşinin yüz ifadesine bakmak için ardını döndüğünde, şaşkınca kendisine baktığını görmüştü. "Bu da ne?"

Seungmin küçük bir tebessüm sundu. Çocukların omuzlarına hafifçe dokunarak onları ittirirken gözleri kardeşinin üzerindeydi. "Lesha, Rosalie. Hadi amcanızla tanışın."

Küçük kız, düşünür gibi dudaklarını büzerken öne doğru bir adım attı. "Amca babanın kardeşi mi oluyordu?" Akrabalık ilişkileri hep kafasını karıştırırdı.

"Evet Rosa, o benim kardeşim. Tıpkı sen ve Lesha gibi." Rosalie, Seungmin ile konuşurken küçük erkek çocuğu Hyunjin'e doğru birkaç adım atmıştı.

Hyunjin tuhaf bir ifadeyle onlara bakarken küçük çocuk gülümsedi. Hafifçe eğilerek babasının kardeşine selam vermişti. "Merhaba, ben Lesha." Yavaşça arkasını döndü ve küçük kızı işaret etti. "O da ikiz kardeşim Rosalie. Sizin adınız neydi?"

Hyunjin sessizce çocuğa bakıyordu. Ondan cevap gelmemesi, çocuğun yüzündeki gülümsemeyi söndürür gibi olunca, Felix araya girdi. "Merhaba ufaklık."

Küçük çocuk yavaşça Felix'e döndü. Utangaç bir şekilde gülümserken Felix elini uzatmıştı. "Benim adım Felix, onun adı da Hyunjin."

Lesha, güzel bir gülümsemeyle Felix'e bakarken Hyunjin büyülenmiş gibi hissediyordu. "Siz de mi babamın kardeşisiniz?"

Felix yavaşça başını salladı. "Hayır, Hyunjin babanızın kardeşi ve ben onun sevgilisiyim."

Seungmin Felix'in sözlerine göz devirirken arkada kalan küçük kız, yavaşça onlara yaklaştı. Felix'in mavi saçları ilgisini çekmiş gibi duruyordu. "Baba, ben neden mavi saçlı değilim?"

Felix küçük kıza dönerek bir şeyler söylemek için ağzını araladığında Hyunjin ayağa kalktı. Felix anında ona dönerken ciddiyetle Seungmin'e bakıyor oluşu, Felix'in gerilmesine sebep olmuştu.

Çocukları severdi, onların yanında kavga yaşansın da istemezdi ve eğer tartışırlarsa, çocuklar varken Seungmin'i vuramazdı.

"Felix, çocuklarla durur musun? Seungmin ile konuşmamız lazım."

Cimetière de Lee'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin