Durum bilgilendirmesi: Furkan sevismemis arkadaşlar yigismisler sorun yok
Takemichi Senju'yu kaldırırken bize döndü "teşekkürler çocuklar" dedi ve ayağa kalktı. "Her zaman" diye cevap verdi Draken. Yağmur iyice bastırmıştı. İçimde kötü bir his vardı.
Takemichi, Draken ve ben yan yana geldik. "Siz niye buradasınız?" Diye sordu Takemichi. "İnupi bir yerden duymuş, bu gece sana saldıracaklarmış. Ve buraya, lunaparka geliyorlardı" dedi sakince Draken. "Demek beni öldürmeyi planlıyorlardı" dedi Takemichi düşünceli şekilde.
Şaşkınca bana döndü ve "sen iki gündür nerdesin Yui-san?" Dedi kafasındaki soru işaretleri ile. Gülerek ellerimi ceplerime koydum "aşıklar tepesine gittim, eski evime uğradım, intihara kalkıştım, bir parkta uyudum falan" dedim.
Şaşkınlıkla bana baktı "Bunların hepsi 2 günde mi gerçekleşti gerçekten?" Dedi. Başımı olumlu anlamda salladım. "Barıştınız mı peki?" Diye sordu Draken'le bana. "Hayır tabi ki! Affetmedim ama aynı evde kaldığımız için konuşmaya karar verdim" dedim kıkırdayarak.
Draken söylediklerime tebessüm etti. "O çocuklar rokuhara'dandı. Şaşırma sakın! Buralarda popülersin. Senin brahmana katıldığını duyduklarında korkudan ne yapacaklarını bilememişlerdir tabi ki!"
"Onlar silah kullanacak kadar orospular!" Dedim ciddiyetle. "3 büyüklerin savaşı artık çete dövüşü değil. Karanlık işlere giriyorlar ve şirketler onlara yatırım yapıyorlar. Onların gözünde farklı bir bakış açısı var" dedi Draken.
Cidden işler çığırından çıkıyordu. Draken'in beni bu işlere bulaştırmak istememesini anlıyordum. "Belki Mikey bunun olacağını görüşmüştür" dedim sakince.
"Çocuklar bu aramızda kalsın ama az önce geleceği gördüm" dedi Takemichi. İkimizde şaşkınlıkla aramızdaki çocuğa baktık. "O gelecekte Senju beni korurken ölüyordu. Bunu sen engelledin Draken. Geleceği kesin olarak değiştirdik" dedi ciddiyetle. Arkamızdaki Senju ne koştuğumuzu merak ediyordu.
Draken gülümsedi "öyle mi? Sevindim" dedi. Garip bir gülümsemeydi. "Bence buradan gitmemiz lazım. Birileri gelirse başımız belaya girer!" Dedi arkamızdaki Senju. "Haklısın!" Dedi Takemichi ve arkalarına dönüp koşmaya başladılar. Birkaç adım attıktan sonra durdum. Draken kıpırdamıyordu.
"Takemichi, lütfen bunu Mikey'e söyle" dedi Draken. Geri yanına gittiğimde herkes durmuştu. "Çok fazla sorun yaratmasın" dedi saçma bir şekilde. "Ne saçmalıyorsun Draken bunu ona kendin de söyleye-" sözümü bitirmeden Draken yere yığıldı.
Algım kapanırken "yapabileceğim her şeyi yaptım" dedi gülerek Draken. Hareket edemiyordum. Takemichi hızla Draken'in yanına eğilirken kılımı bile kıpırdatamadım. Kan akıyordu vücudundan. "Draken-kun, merak etme ambulansı aradık. Kurtulacaksın" dedi gülerek Takemichi.
Draken bakışlarını gök yüzüne sabitlerken zorlukla konuştu "ben, ölüyorum"
Gözlerimdeki dehşet ile Draken'in yanına eğildim. Takemichi korku ile bir şeyler bağırırken Draken'e bakıyordum. Ne bir şey düşünebiliyor, ne bir şey duyabiliyor, ne de Draken'den başka bir şey görebiliyordum.
"Yui" değişi beni dünyaya geri döndürdü. "Kes sesini Kenchin! Daha seni affetmedim. Ölüp gidemezsin! Hem sen yokken İnupi ve Mitsuya ile nasıl başaçıkarım?" Dedim titreyen sesimle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tokyo Revengers | Sano Manjiro
Action(final verdi, exstra bölüm geliyor) !SPOİLER İÇERMEKDE! Geçmişini geri kazanmak düşüncesi ile erkek kılığında Tokyo manji çetesine katılan Yui, beklemediği tarzda şeyler yaşar (pek iyi olmadı ama okuyunca anlarsınız)