Bölüm | 54

227 22 6
                                    



Aruht'da öfkenin iblis kralının kalesi yıkılmıştı ama yeniden inşa edilmişti. Onarılmaya başlamasının üzerinden daha bir gün bile geçmemişti ama şimdiden inşası bitmişti.

Bu denli hızlı bitmesinin sebebi Elion'un yapı tipi vajralara sahip büyücüleri toplamasıydı. Elion yeni aldıkları kalenin onarımını hemen bitirip onlara katılmaları için iblisleri topluyorlardı.

O sırada Doynes yüzlerce iblis cesedinin önündeydi, çoğu yüksek sınıfa sahip iblislerdi. Gieman'ın ölümünü duyan diğer iblis dükleri kaleyi ve yeniden topraklarını alabilmek için Doynes ile savaşa girdiler ama hepsinin alabildiği sadece bir avuç kandı. Kain onu uzaktan seyretti, Doynes dört kırmızı boş gözle gökyüzüne bakıyordu. Gökyüzü kapalıydı ve aniden açıldı. 

Güneş ışınları Doynes'in yüzüne doğru vurdu. Doynes saçlarına dokundu ve boş gözlerle gökyüzüne bakmaya devam etti.

Kain, Doynes'e yaklaştı. "O formdan çıktığına göre hepsini öldürdün."

Doynes, Kain'e döndü. Yüzündeki kanları sildi, kıyafetlerinin hepsi yırtılmıştı ve bedenindeki siyah dövmeler belli ediyordu.

"Evet, hepsinin işi bitti. Bu savaşı ben kazandım, uzunca bir süre buraya kimse uğramaz."

Kain yerdeki parçalanmış cesetlere baktı, cesetlerin hepsi dilimlenmişti ve yer kan gölü olmuştu. Kain bu manzaranın etten yapılmış bir salataya benzetti.

"Yeni formun seni çok zorluyor mu?"

"Hayır, aslında düşündüğümden çok daha iyi. Sadece akşam gitmem gereken bir yer var bu yüzden o formdan çıktım."

Kain'in gözleri şaşkınlıkla açıldı, "dur bir dakika. Az önce sen formu kendi kendine mi kapattığını söyledin?"

"Evet, bir sorun mu var?"

Kain gözlüklerine dokundu, "evet aslında bir sorun var. Sen bunu nasıl başardın? Bunu yapman imkansız olmalıydı, o form tek seferlikti. Bir kere ona dönüştün mü bir daha eski haline dönemezdin."

Doynes deniz kestanesi şeklindeki saçlarını kaşıdı.

"Bunu kolaylıkla yapabiliyordum, sanırım dediğin kadar etkili değilmiş."

Doynes kaleye doğru yürümeye başladı. Kain şaşkınlıkla onu takip ediyordu, çünkü Doynes kendi yarattığı bedeninde kusur olduğunu düşündürmüştü.

"Bu imkansız. O bedeni beni yarattım nasıl böyle bir sorun çıkabilir."

"Benim tasarımım olduğu için olabilir mi?" Dedi Doynes.

"Hayır, senin tasarımın olsa bile bu imkansız. Bedenindeki tüm hücrelerin genetiğini yaratan kişi benim. Yaptığın çizim başta bana mantıklı gelmemişti ama sonradan muhteşem bir şey olduğunu düşündüm. Sen benden daha çılgın bir bilim adamısın."

Doynes kollarını esnetti, "iltifatın için teşekkürler. Yeni bedenim düşündüğümden daha etkiliydi, bunun için sana teşekkür etmeliyim."

Kain gülümsedi, "bunun için teşekkür etmene gerek yok. Bunları yapabildiysem hepsi senin sayende bildiğin gibi insan deneyleri imparatorlukta yasak ve sen bunlar için bana olanak sağladın. Ve şimdide buradayız, istediğimi yapsam bile imparatorluğun kanunları burada geçersizdir."

Doynes iki küçük gözünü kapattı. "Bu senin için iyi bir şey; kendini burada rahat hissetmene ihtiyacım var."

"İmparatorluktaki önemli işin nedir?" Diye sordu Kain.

"Caera'yı biraz dolaştıracağım ve bu akşam bir balo olduğunu duydum. Gitmişken orayada onu götüreceğim."

Kain gülümsedi, "ona bu kadar değer verdiğini bilmiyorum. Yoksa ona aşık mısın?" Dedi.

Lanetli Reenkarnasyon Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin