Bölüm | 13

380 32 4
                                    



Doynes malikanede gezinmeye başladı, etraftaki çeşit çeşit tablolara ve süslemelere baktı. Hepsi çoğunlukla kurt benzeri figürlerdi.

"Ne kadar hoş, her yer çok nostaljik."

Ünlü kahraman Damian Argent'in kutsal kılıçla çektiği fotoğrafa baktı. Damian tıpkı dört yüz yıl önceki gibi hep aynı surata sahipti. Somurtkan bir surat, insanlar hatıra kalsın diye yaptıkları tablolarda gülümserlerdi ama Damian bu ilkesini değiştirmemişti.

"Demek huylu huyundan vazgeçmez," Doynes yürümeye devam etti. İlerde kahramanlar partisinin büyük bir portresi vardı. Caera Avensia, Arthur Cesterly, Enilla Marwin ve Damian Argent.

Doynes, Caera'y bakınca yüzünde bir gülümseme oluştu. Onu son gördüğünde çok iyi biriydi ama kitaplarda Caera Avensia'nın erkekler ile takılmaktan çok hoşlandığı ve tüm erkekler ile flörtleştiği yazıyordu.

"Kitaplardaki tarih gerçekten bir yalandan ibaret..."

Doynes bizzat görev yaptığı yerlerde her zaman Caera'ya dikkat etti. O hiçbir erkekle takılmazdı, kahraman partisinin üyeleri ile bile sadece sonraki planları için konuşuyordu. Onun dışında pek samimiyetleri yoktu. Özelikle Damian Argent ile hiç samimiyeti yoktu.

Doynes malikanede yoğun bir eter hissetti, önünde ince dağınık bir eter yolu belirdi. Doynes eter yolunu takip etti ve malikanenin alt katlarına doğru ilerlerdi.
Merdivenlerden aşağıya indiğinde önünde uzun karanlık bir koridor vardı. Doynes adım attığında koridordaki tüm meşaleler teker teker yanmaya başladı.

"Bak bu ilginç," koridorda ilerlemeye devam etti ve koridorun sonunda büyük kurt motifi olan bir kapı gördü. Kapının yanına gidip dokundu, üzerindeki metal çok sertti.

"Burası neresi böyle?" Diye düşündü.

"Burayı şimdiden bulacağını düşünmemiştim," arkadan bir ses geldi.

Doynes sesin olduğu yöne döndüğünde, önünde çokta yaşlı olmayan bir adam vardı. Saçları güzel kesilmişti ama sakalı ve bıyıkları iç içe girmişti. Altın gözlerinde sakin bir bakış vardı, beyaz saçları azda olsa grileşmişti.

Doynes'e bakıp gülümsedi, gelen kişi Argent ailesinin şimdiki reisi Dekard Argent'tı.

"Üzgünüm ama yolumu kaybettim ve bir anda buraya geldim," dedi Doynes. Ona eter yolundan bahsedemezdi sonuçta karşısındaki kişiyi tanımıyordu.

"Demek yolunu kaybettin," Dekard gülümsemeye devam etti. Kapıya yaklaştı ve dokundu, kapı aniden açıldı.

"Burası ünlü kahraman Damian Argent'in, Aruth'a yolculuğu sırasında topladığı eşyalar ile dolu. Her biri birer savaş ganimeti."

Damian'ın tüm topladığı eşyalar buradaydı, tüm silahlar ve savaş ganimeti sayılacak her şey.

Doynes içeriye girdiğinde gözlerine inanamadı.

"Bunlar özel sınıf silahlar!!" Damian öldürdüğü iblis kralların silahlarını kendine almıştı ve burada beş özel sınıf silah vardı. Doynes bunları burada göreceğini hiç düşünmemişti.

"Demek bunların ne olduğunu biliyorsun, peki isimlerini biliyor musun?" Dekard sordu.

Doynes en baştaki silaha baktı, "katliam iblisi, ters cennet hançeri, bin mil zinciri, bulut kılıcı, kanlı ay kılıcı."

Her özel sınıf silahın kendine has bir yeteneği vardı ama Doynes'in gözleri en güçlü silahı aradı.

"Ejderha dişi nerede..?" Diye düşündü.

Lanetli Reenkarnasyon Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin