Şeytani çağda Gieman düşüncelere dalmıştı. Bunun nedeni ise tekniğiydi, Gieman yapı tipi bir vajraya sahipti. Diğer eter tekniklerine nazaran verimi daha azdı.
Eter kapasitesi ve eter çıkışı şeytani çağın ileri gelenlerine göre daha az değildi ama...
...Enerji tüketimi onu zor duruma sokuyordu.
Gieman uzaklardan bir duyum aldı. Denizleri aşan bir kelebek hakkında ve günde yüz kilometre uçabilen arıların varlığını öğrendi. Böceklerin enerjilerini nasıl koruduğunu öğrendiğinde Gieman için bir umut doğmuştu.
Kaldı ki, böcekler kendi ağırlıklarının yüz katını taşıyabilirlerdi. Boyutlarına rağmen çene kuvvetleri, zıplama yetenekleri ve hızları inanılmaz seviyeydi.
O gün böcek zırhının yapı tekniğinin nihai formu olduğuna ikna olmuştu. Orta mesafeli savaşlarda ise bir kere yapıldığında eter kullanarak şeklini değiştirebildiği obsidyeni kullanabilirdi.
Bu dövüş stilini kullanarak Gieman, Aruht'un ileri gelen iblis düklerini yok etti. İsyan çıkaran birlikleri yok edip, öfkenin iblis kralının halkına boyun eğdirdi. Aruht içinde yaptığı savaşlar sayesinde topraklarını iyice genişletti ve bir iblis dükü oldu.
Meydanlar boş olduğu için böyle rahatça hareket etmesi onun için bulunmaz bir nimetti.
Gieman ileri doğru zıpladı ve Doynes'in suratına bir yumruk vurup havada bir takla atmasına yol açtı. Doynes yere indiği gibi elini kaldırdı ve gölgesinden ilahi kurtlar yeniden düzensiz bir şekilde çıkıp Gieman'a saldırdı.
Gieman kolaylıkla atlatıp Doynes'in suratına bir tekme daha vurdu. Doynes tekmenin etkisi ile Kolezyumun duvarını kırıp içeriye girdi.
Bam!!
Duvarların yıkılma sesleri her tarafa yayıldı. Gieman peşinden gitmeye devam etti, Doynes geriye doğru kaçtı. Sakinliğini korumaya devam ediyordu, istifini hiç bozmadan savaşıyordu.
"Ne oldu? Beni yeneceğini söylemiştin?!" Gieman kendinden emin bir şekilde kükredi.
"Daha ilerisini göremeyeceğimi söyledin!!"
Doynes geriye doğru gitmeye devam etti, hemen ardından Gieman elini kaldırdı ve tavandan sıvı obsidyenler Doynes'in üzerine döküldü.
Gieman yerinde durdu, sıvı aniden dağılmaya başladı.
"Bu imkansız!!" Sıvı dağılıp yok olmuştu.
Doynes'in hemen arkasında iki buçuk metrelik geyik bulunuyordu. Dingin geyik ters eter konusunda ustaydı bu yüzden sıvı obsidyeni kolaylıkla nötrleyip yok ediyordu. Doynes'in sağ eline biraz sıvı obsidyen döküldü, eli neredeyse erimişti. Doynes gülümseyip elini dingin geyiğin ağzına doğru yaklaştırdı.
Dingin geyiğin ağzı mor renkte parıldadı ve Doynes'in elini iyileştirdi.
"Anladım... O canavar ters eteri kullanıyor. Bu sayede tekniğimi nörtleyip kontrolünü kaybetmeme yol açtı."
Doynes iki elini birbirine ters gelecek şekilde birleştirdi.
"Onix Boğa."
Boğa ortaya çıktı ve koşup Gieman'ın suratına sertçe vurdu. Ardından yeniden depar atıp yeniden vurdu, Gieman kolezyumun sahasına yeniden gelmişti.
Doynes gölgelerin formunu kasıtlı olarak dengesiz tutuyordu. On kutsal hazinenin etkili olduğu menzil artıyor ve gölge tamamen yok olmuyor.
Bunu dengelemek uğrunada gölge kendi iradesiyle hareket edemiyor ve saldırı gücü azalıyor. Ama Doynes kendisinin inanılmaz derecedeki eteri ve enerji çıkışı sayesinde bu dezavantajı telafi ediyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lanetli Reenkarnasyon
Fantasyİblisler ile bitmeyen savaş neredeyse sona gelmişti. Bir lich ile karşı karşıya gelen Milas göğsünden yaralanır ve yere düşer. "Ben... Öldüm mü..?" Öldükten sonra yeniden doğan Milas, yeni ailesine ve iblislerle barış içinde olan bu dünyaya adapte...
