Lanetli Reenkarnasyon

Lanetler Çağı | 5

Doynes anında tepki verip saldırıdan kaçındı ve hemen arkasından kesikler yollayıp Cross'u kesmeye başladı. Cross geriye doğru hareket edip kesiklerden kaçmaya çalıştı ama bedeni büyük hasarlar gördü.

Doynes'in sağ ikinci elinden dumanlar çıktı, elini kaldırıp baktığında gülümsedi.

"Demek Azize ölünce silahımıda yanında götürdü. O silaha alışmaya başlamıştım," diye düşündü.

Cross yeniden Doynes'in karşısına dikildi. Doynes ellerini birleştirdi.

"Bedenini güçlendirmek için eter kullanması tek geliştirdiği yanı değilmiş. Velet ana yemek olucak galiba, bakarsın belki eğlendirir. Yalnız..."

Doynes somurttu. "Beni ne rahatsız ediyor böyle..."

Cross, Doynes'in hareketleri karşısında şaşkınlığını gizleyemedi. Doynes çoktan dalıp gitmişti.

"Doynes ne yapıyor..? Dalıp gitti mi?"

Doynes düşünmeye başladı. "Azize'nin ölümünden sonra hayal kırıklığına mı uğradım? Beni hoşnut etsin diye birine ihtiyaç duymadım hiç. Aynen öyle. Yemek istiyorsam yerim, gözüme batanın canını alırım, eğlendiren olursa da mükâfatlandırırım. Karakterim böyle, son nefesimi verene kadar bu şekilde fevkalade vakit geçirilir."

Doynes bir anlığına tereddüt etmeye başladı. "Son nefesimi verene kadar vakit geçirme şeklim bu, diğer insanlar gözümde böyleler."

Doynes Valeah ile olan  savaşı aklına. Valeah'a söylediği sözler aklına gelmişti. "Sende arzularına sıkı sıkıya tutunma hırsı yok."

Doynes düşünmeye başladı. "Kendi bildiğimi okurum. O seviyede değilsen aynaya bakacaksın."

Doynes neden böyle düşünmeye başlamıştı? Neden ideolojisini bir anda sorguluyordu? Bunu yapan başka bir şey miydi?

Doynes gözlerini kıstı. "Oturup asla düşünmedim, kişiyi aşan amaçları, arzuları..."

"Bunların amacı benden kurtulmak... Amaçları uğruna canından vazgeçenler karşımda dikiliyorlar. Ee, ne diye rahatsız oluyorum? Beni ne değiştirmiş olabilir ki? Şimdiye kadar karşılaştığım hiçbir şey beni bu kararımdan vazgeçirmemişti."

Doynes Cross'a baktı. "'Ne kadar cesaretini kırsamda, ne kadar acı çektirsemde hala karşımda dimdik dikiliyor?"

Doynes öfkelenmeye başladı. "Neden hala karşımda dikiliyor bu velet? Bu durum gerçekten canımı sıkmaya başladı."

Cross'un avucunun içi parıldamaya başladı ve altın renginde titrek bir ışık dışarıya çıkıp şekillenmeye başladı ve aniden kılıca dönüştü.

Doynes gülümsedi ve kahkaha attı. "İşte bu durum daha çok can sıkmaya başladı, demek kahraman sensin..."

Cross gözlerini kıstı. "Seni yok edeceğim..."

Doynes gözlerini kıstı. "Bu nasıl mümkün olabilir ki..? O hala..." diye düşündü.

Cross saldırıya geçti, Doynes geriye doğru bir adım attı ve saldırıdan kaçınmayı başardı. Kutsal ışık her tarafı sarmaya başladı. Doynes'in bedeni bu durumdan rahatsız oluyordu, kutsal ışık bedenini istemiyordu.

"Bu gerçekten rahatsız edici..."

Doynes iki eliyle mühür yapmaya başladı. İkinci ağzı ilahiler söylemeye başladı.

"Ejderha pulu, ejder dişi, çift meteor."

Cross ard arda kılıcını salladı, Doynes kolaylıkla kaçınmayı başardı. Aniden Cross'un kutsal kılıcı parıldamaya başladı.