Bir kez gözlerimi kapatsam ve sonsuz bir uykuya yatsam. Zira gözlerim açık uyumaktan bir hayli yoruldum...
Keyifli okumalar🧡
BEŞ AY SONRA:
"Günaydın Mavi'm"
Konuşurken sesim titriyordu. Bunun nedeni kendimi ağlamamak için zor tutuyor olduğumdan dolayıydı. Artık ağlamak istemiyordum. Günlerdir onun için gözyaşı döküyordum ve bu gözlerimin artık acımasına neden oluyordu. Her gün aynı saatte mezarına ziyarete geliyordum. Güneşin doğuşunu onun mezarının başında izliyordum.
O hayattayken bunu sadece bir kez beraber yaşamıştık. Evime gizlice girdiğinde, o saçma kazanın yaşandığı gün.Yanlışlıkla göğsümü avuçlamıştı. O an çok fazla utanmıştım ama şimdi hatırladığım şey dolayısıyla yüzümde buruk bir gülümseme oluşmuştu. Daha sonrasında hatırladığım bir diğer gerçek nedeniyle ise yüzümdeki gülümseme donmuştu.
O gün onu evimden kovmuştum.
Gözlerimi yumup açtığımda yaşadığımız korkunç anılar bir bir gözümün önünden geçmişti. Kalpsiz olduğunu defalarca kez dile getirdiğim adamın tek bir kurşunla kalp atışları durdurulmuştu.
Bakışlarım mezar taşını bulduğunda derince yutkundum. Okuduğum yazı nasıl bir tesadüftü aklım bir türlü almıyordu.
KEREM TAN
D: 06.11.1990
Ö: 06.11.2023
RUHUNA FATİHADoğum ve ölüm tarihleri aynı gündü. Öyle bir plan yapmıştı ki doğduğu gün öldüğü gün olmuştu.
Mavi'nin doğum gününü daha önce hiç kutlamamıştım çünkü altı aylık süre içinde doğum gününe rastlamamıştık.
Aklım hâlâ tam olarak almıyordu. SY'nin ölmüş olması bana deli saçması gibi geliyordu. Başkası söylese buna asla inanmazdım ama o gözlerimin önünde kendini öldürtmüştü.
Yaşamak için aldığı nefesi dudaklarımın arasında son bulmuştu. Kesin bir dille onu asla öpmeyeceğimi dile getirirken yine bunu özgür, hür irademle isteyerek yapmıştım. Pişman değildim. Ben onu öptüğüm için asla pişman olmayacağım.
Elimi mezarına dokundurup kuru toprağını avuçladım. Avcumun içinde onu gizleyen soğuk toprak vardı. Günlerdir hatta aylardır buz gibi toprağın altında yatıyordu, en acısı da bunun olma nedeni bendim.
O, bana kırgın bir şekilde ölmüştü. Çok fazla hatası olmuş olsa da kimse bir yalana inanarak ölmek istemezdi.
Cebimdeki telefonum titremeye başladığında bakışlarımı mezar taşından çektim. Daha sonrasında elimdeki toprağı yavaşça eski yerine bırakıp, elimi cebime atarak arayan kişiye baktım.
Abim arıyor...
Kaşlarım çatıldığında sıkıntıyla nefesimi verdim. Evet yine başlıyorduk. Ne diyeceğini çok iyi bilsem de daha fazla bekletmeden aramayı cevapladım.
"Efendim abi"
"Yine neredesin sen güzelim? Evin her yerini aradım yoksun"
Her gün mezarlığa uğradığımı kimse bilmiyordu. Herkesten gizli kaçıp geldiğim yer, Mavi'nin mezarıydı. Kimsenin bilmediği ikimize ait bir yer.
Bu mekan çocukken bir uçurum kenarıydı şimdi ise bir mezarlık.
"Biraz hava almak istedim abi, o evde ruhum daralıyor" diyerek sorusunu cevapladığımda sesli bir şekilde nefesini verdiğini duymuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nefesini Hisset (+18)
Mystery / Thriller⚠️Kurguda kusurlar olabilir, bunları gözardı ederek okumanızı rica ediyorum. Bölümler daha sonra düzenlenecektir📌 /// Polisler artık çıldırmak üzereydiler. Bir dosya kapanmadan başka bir dosya açılıyor hiçbir sonuç elde edemiyorlardı. Kendine "SY"...