42. Hayal kırıklığı

370 30 166
                                    


Keyifli okumalar 🧡



Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.


🔪

Ağlıyordum. Canımı yakan bedenimdeki izler değil, onun beni bırakıp gideceğini anladığım içindi. Gidiyordu, beni ve abimi bırakıp gidiyordu bundan emindim. Dolabındaki tüm eşyaları iki büyük valize koymuştu. İki elimle gözlerimden akan yaşları silip annemin yanına doğru koşturdum. Elimi uzatıp boşta olan sol elini tutup.
"Gitme anne lütfen" Diyerek ona yalvarmaya başlamıştım. Aynadaki yansımadan bakışlarımız buluştuğunda tutmuş olduğum elini bırakmıştım. Gözlerinde o korktuğum ifade vardı. Bana zarar vermeden önceki o bakışı.
Sahi, babam bana vurmuyorken annem neden vuruyordu?

Sevdiği için mi vuruyordu?

Bir keresinde yaşadığımız eski mahallede bir abla, insan sevdiğini üzer demişti. Annem beni sevdiği için mi ağlatıyordu?

Annem "Ayağımın altından çekil İdil" diye bağırdığında korkuyla yerimde zıpladım.

Sesim titrerken "Anne gitme" diyerek fısıldamıştım.

Başını öfkeyle benden tarafa çevirip "Kes sesini!" Diyerek bağırmıştı.

Gözlerimden tekrar yaşlar akmaya başlığında burnumu çektim.
"Anne ben sensiz yapamam ki"

Cümlem bittiği anda "Ben de senin gibi bir aptalla yapamam" demişti.

"Anne"

Arkasını dönüp valizlerine doğru adımladığında bende peşinden ilerledim.

"İdil, kuyruk gibi peşimde dolaşmayı kes!"

Bağırmış olmasını umursamadan peşinden yürümeye devam ettim. Evin dış kapısını açıp dışarıya çıktığımızda karşımıza bir adam çıkmıştı. Annem adama doğru ilerleyip onu öptüğünde gözlerim büyümüştü.

Annem o adamı dudağından öpmüştü!

Sekiz yaşındaydım ve evliliğin ne demek olduğunu az çok biliyordum. Annem babamla evliydi. O zaman neden babamdan başka bir adamı dudağından öpmüştü?

Bir şeylerin yanlış olduğunu bildiğim için kaşlarımı çattım. Onlar hâlâ gülerek birbirlerine sarılıp, yakınlaşmaya devam ediyorlardı.

"Anne, sen bu amcayı neden dudağından öptün? Babam bunu öğrenirse çok kızar"

Sesimi duydukları anda birbirlerinden ayrılıp bana bakmışlardı. Dudağımı ısırıp çatık kaşlarla annemin vereceği cevabı bekliyordum. Gideceği düşüncesi dahi şu an için umrumda değildi.
Annem yanıma gelerek kolumu sıkıca tuttuğunda acıyla inledim.

"Sakın bu gördüklerini babana söylemeye kalkma, duydun mu beni?"

Başımı iki yana sallayıp önce valizlerin yanında ayakta bekleyen amcaya, daha sonra anneme baktım. "Anne, yoksa sen bu amcayla mı gidiyorsun?" Gözlerim irileştiğinde annem bedenimi sarsmıştı.

"Kapa çeneni!"

"Gitmemiz gerekiyor Yağmur" Dakikalardır hiç konuşmadan bizi izleyen amca konuştuğunda annem kolumu serbest bırakmıştı.

"İdil eve gir ve kapıyı kilitle"

"Anne gitme lütfen. Söz veriyorum babama hiçbir şey söylemeyeceğim"

Nefesini Hisset (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin