3. Bölüm

49 8 3
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Hizmetkarımın bir hafta sonraki düelloda canlı çıkmasını istiyorum."

Chanyeol'un bu dediğinin üzerinden 2 gün geçmişti ve bu 2 gün içinde Baekhyun hiç çalışmadığı kadar çalışmıştı. Chanyeol'un onu bu denli çalıştırmaktaki amacının ne olduğunu anlayamıyordu. Şimdi de o anlardan biriydi.

"Anlıyorum şeytanların enerjileri pek tükenmiyor fakat benim insan olduğum bir gerçek ve sizinle anlaşma yaptığımdan beri daha çabuk yoruluyorum." Chanyeol kendisine gelen kılıç darbesini engelledi. "İşte bu yüzden bunu yapmalısın. Şeytanların enerjisinin tükenmemesinin sebeplerinden biri insanların sürekli olarak kötülük yapması. İkinci olarak da anlaşma yaptığımız insanlar. Onların enerjilerini tüketiyoruz."

"Bunun benim için tehlikeli bir tarafı var mı?" Chanyeol saldırıyı bırakarak kılıcını yere sapladı. "İyi bir uyku ile yenilenirsin." Gözleri kısık bir şekilde Baekhyun'u süzüyordu. Baekhyun nefesini düzenlemeye çalışırken üzerindeki bakışların anlamını çözemedi. "Merak ediyorum da..." Chanyeol çok beklemeden konuştu. "Arin gerçek kardeşin bile değil. Onu bu kadar koruma sebebin başka bir şey olabilir mi?"

Baekhyun bunu anlayamayacak kadar saf hissediyordu kendini. "Ne gibi?"

"Kardeşe duyulan gizli bir şehvet."

Baekhyun'un kaşları ilk önce şaşkınlıkla havalandı. Ardından yavaşça çatıldı. "Bu gereksiz bir meraktı."

"O zaman bu evet demek mi?" Baekhyun kılıcını kaldırarak saldırmak için hazırda durdu. "Kafayı sıyırmış ya da bir şerefsiz değilim." Chanyeol'un üzerine doğru yavaşça adım atarken Chanyeol da kılıcını sapladığı topraktan çıkararak hazırda bekledi. "Bu soruyu sorduğunuza göre siz böyle bir şeyi deneyimlemiş olmalısınız."

Baekhyun merak dolu cevabıyla birlikte kılıcını savurdu. "Şeytanların akrabalık bağları bulunmaz. Olsaydı en az bir kere tadına bakardım." Baekhyun yüzünü buruşturdu. Bunun nedeni Chanyeol'un cevabıyla birlikte bileğinin dönmesiydi. "İnsan olarak doğmak benim için lütufmuş."

Nefesi karnına yediği tekmeyle kesildi. "Benim için de şeytan olmak. Bir melek olarak Tanrı'ya boyun eğmek mi yoksa kendi kaderimi kendim mi yönetmek mi diye sorsan ikincisini seçerdim. Ama bir insan olmak da güzel. Kendi seçimleriniz var. Dezavantajınız muhtaç olmak."

Bir tekme daha yedi karnına. "Bu dediklerim sizi sinirlendirmiş gibi. Şeytanları küçümsemem..." Baekhyun daha önce Chanyeol'un bu derece sinirlendiğini görmemişti. "Kendini gözünde çok büyütüyorsun Baekhyun. Senin böyle düşünmen benim değerimi alçaltmaz." Baekhyun elini karnının üzerine koydu. Acıya karşı dayanıklıydı ancak yorgun hissediyordu.

"Yenilmiş olmama rağmen bana vurma sebebiniz nedir?" Chanyeol sırıttı. "Yenilmiş olman." Arkasını döndü. "Ya da aciz." O uzaklaşırken Baekhyun sırt üstü uzanarak kızıl renkteki gökyüzüne baktı. İki gündür Arin ve arkadaşı Eunwoo'yu görememişti. Chanyeol onların iyi olduğunu söylese de açıkça endişe etmekten geri kalamıyordu.

Şeytan ile AnlaşmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin