Chanyeol geceden beri hissettiği yorgunluğu pek iyi şeylere yormuyordu. Fakat Kyungsoo'yu ararlarken yorgunluğunu düşünemezdi. Ona ait bir iz bulmaları onun çok yakında olduğunun işaretiydi.
"Efendim! Bunu görmeniz gerekli."
Jaewook'un içeri girmesiyle kaşlarını çattı Chanyeol. Elinde tahtadan bir kutu vardı ve gözleri yere birkaç damla düştüğünü gördü. Jaewook'a işaret ederek masasına koymasını emretti. Şeytan kutuyu masaya bırakarak geri çekildi. Chanyeol kutunun içine bakınca gördüğü kalp ile kaşlarını daha da çattı. Kalbin yanında kana bulanmış notu görünce alarak kelimeleri seçilen yazıyı okudu. "Guman Meydanı." Tek yazılan bunlardı.
Orasıyla ilgili iyi anılara sahip değildi. Arin'in asıldığı yerdi. "Oraya gideceğim." Parmaklarını şıklattı ama hiçbir şey olmadı. Tekrar denedi ve aynı sonuçla karşılaştı. "Lanet olsun! Bana Kai'yi çağır." Jaewook ne olduğunu anlayamadı. "Efendi Jongin iki gündür yok." Chanyeol kutuyu yere fırlattı. "Hangi cehennemde bu!? Suho'yu çağır!" Şeytan aceleyle odadan ayrılırken Chanyeol sinirle dudaklarını kemiriyordu. Birkaç dakika içerisinde Suho gelirken onun da pek iyi bir durumda olmadığını gördü.
"Bir insan gibi hissediyorum..." Korku ilk defa bir şeytanın gözlerine bu kadar belirgin şekilde yerleşmişti. "Guman'a gidiyoruz." Aceleyle dışarı çıktı ve atına koştu. Suho ve arkalarında birkaç şeytan da peşlerinden gitti. İki gün boyunca süren yolculuklarında sonunda Guman'a vardılar. Chanyeol yolda birkaç kere daha ışınlanmayı denedi fakat başarısız oldu.
Meydan hiç olmadığı kadar sessizdi. Chanyeol hiçbir insanı göremiyordu. "Büyük bir sorun var." Suho bir yere odaklanmış bakıyordu. Chanyeol gördüğüyle dişlerini sıktı. Hızla o tarafa ilerledi. Köprüden sarkan bir beden vardı ve bu Enji'ye aitti. "Siktir!" Suho'nun seslice ettiği küfürden sonra Chanyeol şeytanlara cesedi indirmelerini emretti.
Chanyeol önüne bırakılan Enji'yi inceledi. Kendisine gönderilen onun kalbiydi. Kalbinin olduğu yer genişçe açılmış boşluk oluşmuştu. Chanyeol o boşlukta başka bir kağıt gördü. Islanmış kağıdı yavaşça açarak yazılanları okudu. "Dolunay. Qill." Chanyeol hızla Enji'nin gözlerini açtı. Fakat ikisi de oyuktu. Sertçe yüzünü ovuşturdu. Bitmişti.
"Ormanlıkta cesetler var." Şeytanın söyledikleriyle Suho Chanyeol'a baktı. "Ne yapacağız?" Chanyeol doğruldu ve yerdeki bedene sinirini atmak için sert bir tekme savurdu. Bu şeytan, melek ve insanların savaşıydı. Şeytan ve melekler, insanların dünyasına gelerek hata yapmıştı. Ancak ya kazanacaklardı ya kazanacaklardı. Raten ile anlaşma yapmanın tek yolu buydu.
İnsanlar, şeytan ve meleklerin tek işgal etmedikleri yere gelmişlerdi. Yaiga ormanı kimsenin ayak basmadığı bir yerdi. Onlar için en iyi saklanma noktası burasıydı. Binlerce insan bu koca ormana saklanıyordu. Nedeni ise büyük okyanusun ortasında yer almalarıydı. Yanlarına çektikleri insanlar zaman zaman buraya gelmiş ağaçlara ev dikmişlerdi. Bu nedenle burada insanların kalıp kalmadığı hiç belli olmuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şeytan ile Anlaşma
FanficBaekhyun hayatı boyunca kız kardeşini korumaya çalışır ve hayatını gizlice yaşar. Ancak bir gün kız kardeşini kaybeder ve şeytan ile anlaşma yapmak zorunda kalır. Gündüzleri takı satıp geceleri suikastçılık yapan Baekhyun, şeytan tarafından nasıl bi...