Bahardan devam;
Zihnimde anılar silik silik canlanırken başım ciddi derece de ağrımaya başlamıştı.
Benim ne gibi bağım vardı bu insanlarla?
Neden bir resmi görünce bile birşeyler hissediyordum?
Ne yapmalıyım?
Daha fazla durmayıp telefonu karıştırmaya devam ettim.
Ne de olsa içinde benim ile ilgili şeyler vardı.
Öğrenmek hakkımdı.
Telefonun notlar kısmına girip 'bahar' klasörünü açtım.
İçerisinde yazılar yazıyordu.
Birine basıp okumaya başladım.
"Baharım, güzel sevgilim... bugün sana inanmadım... Beni aldattığını düşündüm özür dilerim. Yemin ederim bile isteye yapmadım. Neden bilmiyorum o an kötüydüm, resmi görünce delirdim. Korktum. Yine aldatıldım diye çok korktum sevgilim. Yine param için benim ile sevgili olundu diye çok korktum. Benim de sevilmeye hakkım var sandım, seni buldum sonra, bana en değerli varlık gibi hissettirdin... resmi görünce... Korktum. Kaçtım. Diğerleri inkâr edeceksin diye düşündüm öyle de oldu. Seni onlar ila karıştırdığım için özür dilerim. Sen bana inanma olurmu? Beni dinleme. Sen onlar gibi değilsin. Sana seni bir serçenin gözyaşı kadar seviyorum demistim, ben o serçeyi ağlattım... sensiz olmuyor. Yapamıyorum. Ölmeyi de beceremedim hep teşebbüste kaldı. Keşke diyorum senin yerine ben ölseydim, en azından bu vicdan azabı ile yaşamazdım. Seni seviyorum sevgilim, özür dilerim katilin olduğum için...
Bunlarda ne demekti böyle?
Benim bilmediğim şeyler dönüyordu.
Ağrıyan başımı ovuşturarak telefonu kenara atıp kafamı koltuğa yasladım.
Bir süre öyle durduktan sonra bakışlarımı dizlerimde yatan hastama çevirdim.
Çok masum duruyordu.
Onu ilk gördüğümde şaşırmıştım. Bu kadar bitik bir insan beklemiyordum.
Gözleri her halinden uyumadığını belli edecek şekilde kırmızıydı, göz altları halka halka morarmış yüzü ölü gibiydi.
Dik durmuyor fazlası ile zayıf ve çelimsiz vücudu ile kambur bir şekilde duruyordu.
Yanakları içeri göçmüş, saçları dağılmıştı.
Ve kolları jilet çiziklerinden olacak izler ile doluydu.
Her ne olursa olsun, onu bu hale getiren ben isem, Kendimden nefret etmiştim bile.
Yazılanlara göre benim onu aldattığımı sanmış ve bende ölmüştüm nasıl olduysa.
İyi de ben yaşıyorum.
Ölmedim ki hiç.
Ve anladığım kadarı ile pelin diye bir kız vardı. Düşmanları sanırım.
Bu boktan yerde ne yapacağımı ne hissedeceğim bilmiyorum açıkçası.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜVEY MİYİM?
Novela Juvenil17 yaşıma geldiğimde hayatımda asla olmaz diyeceğim şeyler ile karşı karşıyaydım şuan. Birileri aniden evimizin kapısını çalıp hastanede çocukların karıştığını aslında benim onların kızı olduğumu söylüyorlardı. Peki bu gerçekmiydi? 17 yıl boyunca...