Pistte herkes birinin başına toplanmıştı.Koşarak yanlarına gittiğimde Gizem ağlıyordu.Gözümden bir damla yaş düştü.Gizem kimin için ağlıyordu?Kalabalığın arasına girmemle kalbimin hızla atması bir oldu.
"Meteeee" yere çöküp ağlamaya başladım.
Yüzü kan içindeydi.Ve araba devrilmişti.
Emir yanıma gelip sarıldı.Sakinleştirmeye çalıştı.Ama nafile.Onu bu halde görererken yaşadığı acıyı bende yaşadım.Beni bırakamazdı.Hayır beni bırakmayacaktı.Yine bana 'prenses'diyecekti.Beni bırakmayacak.
"Azram güçlü ol ona bir şey olmayacak.Onun yanında olmamız lazım."
Göz yaşlarımı eliyle sildi.
"Eğer ağlarsan hisseder.Güçlü ol ki o da senden güç alsın"
Ambulans gelmişti.Yavaş hareketlerle Mete'mi kaldırıp sedyeye koydular.
"Be-Ben ambulansla gidiyorum siz Buket hanımı ararsınız."
Zor güç konuşmuştum."Tamam hemen arkanızdan geliyoruz"
Ambulansın arkasına bindim.
Yüzü kan içindeydi.İlk müdaheleyi yaptılar.Ben orda ağlarken kendi aralarında konuşuyorlardı.
"Çok kan kaybetmiş"
Hemen atıldım.
"Ben ben kan veririm.Ne olur onu kurtarın.Benim kanımın hepsini alın o yaşasın nolur"
"Hanım efendi sakin olun kan gurubunuz ney?"
"0-0rh+ pozitif"
"Beyfendininki ile uyuşursa hastanede bakarız.Ceyda hanım sakinleştirici yapalım"
"Hayır istemiyorum"
Beni dinlemediler.Sol kolumda acı hissetmemle gözlerim kapandı.Azımdan çıkan tek kelime"Sevgilim"olmuştu.
...
Gözlerimi açdığımda başım çatlayacakmış gibi ağrıyordu.Gözümle etrafı süzdüm.Beyazlara bürünmüş bir odadaydım.Peki ben neden gelmistim buraya.Hastane olduğunu anlayınca hafızamı geriye almamla odadan çıkıp koridorda bağırmam bir oldu.
"Mete Meteee"
Hastane sandalyesinde oturan Emir koşarak yanıma geldi.
"Emir Me-Mete nerde o iyimi nasıl oldu?"
"Azram sakin ol hadi.Bilmiyoruz doktor daha bir şey demedi."
Kollarımdan tutup beni çekti.
"Emir bırak gideyim.Ne olur yüzünü görmem lazım"
En sonunda Emir sakinleşmem için hafif ama güçlü bir tokat attı.
"Özür dilerim.Ama o iyi olacak Azra"Yanağımdaki acıyı hiç hissetmiyordum.Ama beni kendime getirmişti.Ben eğer hastane köşelerinde ağlarsam Mete'me bir yararım olmazdı ki onun ve Buket hanımın yanında olup destek olmamız lazım.Güçlü olmamız lazımdı.Mete iyileşicek.O beni bırakmaz ki.O prensesini hiç bırakmaz.
Emir'e sıkıca sarıldım.Böyle iyi ve kötü gününde arkadaşlarının yanında olmasından daha güzel bir şey yok.
"Emir benim güçlü olmam lazım"
"İste benim Azram"
"Bizimkiler nerde?"
"Aşağıda kantideler hepsi.Buket hanımın yanındalar."
"Sen onların yanına git ben bir hava alıp geliyorum"
"Tamam"
Emir kantine doğru giderken ben çıkışa doğru yürüdüm.Biraz hava almak gerçekten iyi gelicekti.
Rastgele bir banka oturdum.Ve hep üzgün olduğum zamanlardaki yaptığım şeyi yaptım.Kendi kendine konuşmak.Belki dışardan bakılınca deli bu diyebilirler ama kendi kendine konuşmak beni gerçekten iyi hissettiriyordu.Hem içimde tutmaktansa..."Mete beni bırakamazsın.Zaten bırakmazsınki.Hiç bir prens prensesini yanlız bırakırmı.Eğer öyle bir şey olursa.Prenses prenssiz yaşayamaz."
Susmamın nedeni arkamdan seslenen bir erkek sesi.Ve hiçte yabancı gelmiyordu.
"Masallara inanan bir prenses."
Biraz duraksayıp devam etti.
"Her masal iyi bitmez prenses"
Arkadaşlar finali üzücümü bitirsek?Yorumlarınızı bekliyorum.
Goodgirle
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Benimsin !
Teen FictionBeni kendine çekti.Üzerimde ki kırmızı elbiseye bir süre baktı.Sonra gözlerini gözlerimle buluşturup ; "Kırmızı aşkın rengi Sende benim aşksın,aşıksın,aşkımsın SADECE BENİMSİN"o büyülü sözleri söyledi.Ve alnıma sahiplenici bir öpücük bıraktı.