Mete'nin annesi erken gitmişti.
"Kızlar kahvaltı ellerinizden öper."
Gizem baktığımda aynı şekilde oda bana bakıyordu.
"Mete ?"
"Ne var yer faresi"
"Kahvaltıyı dışarda yapsak?"
Bende Gizem'e yardım ettim
"Hadi Mete gidelim"
"Offf sizi çekemem tamam hazırlanın."
Hızla Ceketimi telefonumu alınca dışarı çıktık.Arabaya binince
"Mete şarkı açsana"dedi Gizem.Mete ise oflayıp
"ne yapacaksın? "
"Ebeni"
"Ebeme laf yok"
"Tamam uzatma aç işte"
"Bana emir verme yer faresi"
Bunlar hep böylemiydi?Onları uzaktan izliyordum ve çok farklilardi.
Mete radyoya uzanıp rastgele şarkı açtı
EMRE ALTUĞ
..............
Tek aşkım kalbimin
Senmissin sevgilim
Melekler şahidim
Sonuna kadar ömrümün sen benimsin ben senin..........
Beyfendi yüzünü buruşturup şarkıyı degistirdi
YALIN...............
şimdi senden vazmı geçmeliyim
Masal olup yola devam mı etmeliyim
Ben kalpten sorumlu aşka sorumluydum anladım herşey sensin.
Şarkının sonlarına doğru gelmiştik.
Arabadan inip içeri girdik.
Bir masaya oturduk.
Ayağa kalkıp tuvalete giderken
"Nereye"diye bi ses geldi.Mete'ydi .
Hiç cevap vermeden tuvalete gittim
Mete göndermiş arkamdan Gizem geldi.
"Gizem "
"Efendim? "
Ellerimi yıkarken "seni Mete'mi gönderdi "dedim.
"Hayır neden ki?"
"Hiç öylesine"demekki tahminim dogru değildi.
tuvaletten çıkıp masaya oturduk.
Mete telefonumu gösterip
"Bune?"dedi.
Telefonumu elime aldığımda Mesaj gelmişti.
Mesaj
Kimden:Burak
-Güzellik bizim işimiz ne oldu?
"Bune Azra?"
"Mesajjj " dedim j'leri uzatarak.
"Kim attmış bunu?"Soru Cevap oyunu oynuyorduk resmen.
"Burak atmış"
"Ne diyor?"
Gizem'e baktığımda sakın söyleme der gibi bir yüz ifadesi vardı.
"Sanane" deyip telefonumu hızla elinden alıp kafeden çıktım.
Adımlarımı hızlandırırkene telefonum çaldı Mete!!
Telefonu açıp kulağıma götürdüm
"Ne varr?"
"Azra buraya gel"
"Beni sorgulayan senmi diyorsun bunu?"
Sessiz kalınca telefonumu kapattım ilk gelen taksiye bindim.
Eve girip hemen duş alıp pijamalarımı giydim Mete'nin kokusu sinmişti.Odama geçip kendimi yatağa attım.
Uyandığımda telefonumu elime aldım.3kere Bora aramış.Bu çocuk hâlâ benden ne istiyordu.
Bora'yı aradım ikinci çalışta açtı
"Azraaa"
"Ne var Bora niye hâla arıyorsun anlamıyorsun."
"Senden son bir şey istesem"
"Neymiş o?"
"Yarın benim doğum gunum.Sende gelirmisin?
"Ne zaman?"
"Yarı akşam ben seni gelir alırım."Deyip yüzüme kapattı.
Offf offf
Leptomu alıp aşağı indim.
Facebook'a girdim.Bora durum paylaşmısti
"Yarım doğum günüme prenses geliyor"
48yorum vardı.
"Kim bu prenses?"
"Güzel biri"
Yorumlardan yola çıkan oklar beni gösteriyordu.
-Off naptım ben acaba gitmesemmi?
Kahvaltı yapmadığım için Karnım gurulduyordu. Mutfağa girdim dolapları kurcaladım kendime güzel bir sandeviç yaptım.Tepsiye koydum yanınada meyve suyu doldurup herzamanki gibi televizyonun karşısına oturdum.Sandeviçimi bir güzel yerken annem geldi o da yaptığım sandeviçi yedi.
2saat film izleyip yattım ben.
Uyandığımda saat 11:20'ydi biraz daha yatağımda yatıp napsam diye düşündüm.Bora'yla gitsemmi?
Off off kalkıp elimi yüzümü yıkadım.Sağlam bir kahvaltı yaptım.Odama çıkarken kapı çaldı.
Merdivenlerden inip kapıyı açtım.
Burak gelmişti."Mesajlarıma niye cevap vermiyorsun?"
"Unuttum"
"Eeee Gizem ne oldu?"
"Ha sen Gizem'i sormaya geldin "
"Aradığınız kişi bu evde bulunmamaktadır lütfen yan dairede deneyiniz..."diye ekledim.
"Tamam ya Trip atma ."
Omuz sikip "ne tripi sevgilin yan dairede diyom sedece"
"Sende gelsene?"
Başımı olumsuz anlamda salladım.
"Kolay gelsin" deyip kapıyı suratına kapattım. Haketmisti.
Televizyonu açtım.Magazin vardı
Sıkılıp televizyonu kapattım.Acaba Burak ne yaptı?
Bir yandan Mete bir yandan Burak diğer yandanda Bora!!!
Durun bir dakika ben Bora'yı tamamen unuttum.Gitmelimiyim ki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Benimsin !
Novela JuvenilBeni kendine çekti.Üzerimde ki kırmızı elbiseye bir süre baktı.Sonra gözlerini gözlerimle buluşturup ; "Kırmızı aşkın rengi Sende benim aşksın,aşıksın,aşkımsın SADECE BENİMSİN"o büyülü sözleri söyledi.Ve alnıma sahiplenici bir öpücük bıraktı.