Aslı'dan
Azra'yı gerçekten çok özlemiştim.Tek kız kuzenimdi.Beraber büyümüştük.Aslında gitmek istemiyordum.Eren'den ayrıldığım için.Nedense aklım hâla onda.İyi mi yaptım kötü mü yaptım bilmiyorum.Yanında o kızıl kafa kızı görünce zaten sinirlerim bozuldu birde öpünce...- neyse artık yeni bir başlangıç yapacağım.Valizime tüm kıyafetlerimi ve işe yarayacak eşyalarımı koyup kapattım.Çekerek aşağı indirdim.Saat şuan 12:00'ydi ve 13:00'de uçak kalkıyordu.İzmir ile İstanbul arası zaten 50 dakikaydı uçakla.
Mutfakta olan annemin yanına gittim.
"Annem napıyorsun?"
"Sarma yaptım Aslı'm aç gitme yolluk olsun"
Ee tabi bizde türk insanız.Yolluk diye bir şey var.
"Annem yaa niye zahmet ettin"diye kıvırmaya çalışsamda pek başaramadım.
"Hı ben sarma yemim demiyorsunda zahmet etme diyorsun yemezler canım hadi"
Elinde saklama kasesini elime tutuşturup kapıya doğru yönlendirdi.
İki yanağını öpüp ayakkabılarımı giydim.Telefonumu aldığımıda kontrol edip anneme el salladım.
"Azra'yla teyzene selam söyle bende geleceğim"
Çoktan merdivenleri inmeye başladığım için 'tamamm'diye seslendim.
Ara sokaklardan geçip caddedeki taksi durağına geldim.
Önde duran taksiyi gözüme kestirip yanına ilerledim.Soför olduğunu düşündügüm adam yanıma geldi.
"Neresi abla?"
"Havaalanı"
"Peki"
Elimdeki valizi bagaja yerleştirirken bende arka koltukta yerimi aldım.
...
İstanbul uçağını bulup gittim.Valizimi görevliye verip elimdeki bilette yazılı olan koltuk numarasını aramaya başladım.
Sessizce mırıldanırken sonunda buldum.
"42-43-hah işte orda 44-45"
Cam kenarındaki 45 nolu koltuga oturdum.Çantamı da yanıma alıp yerleştim.
"44-45?"diye sorarcasına bir erkek sesi duymamla başımı kaldırıp sesin sahibine baktım.
Oydu beni seven çocuk.Aslında yakışıklıydı.Hemde dikkat ettimde baya yakışıklıydı.
Gözlerimi pörtletip
"Sen"diyebildim sadece.
O da şasırmıştı.
"Evet ben"
Diyip yanımdaki yerini aldı.Artık bu şans mıdır nedir bilinmez.
Yanımda otururken erkeksi kokusu burnuma doldu.Çok güzel kokuyordu.
İnanma Aslı bu kokularla kızları tavlıyorlar.
Hayır Aslı bu adamın kendi kokusu.
İki lanet iç sesimi bir kenara bırakıp 45 dakikanın bile 1 yıl gibi geçeceğini anladım.Telefonda oyun oynamaya karar verip elime almamla %5 yazdığını görüp kapatmam bir oldu.
Annemin yaptığı ve yemem için bir güzel tembihlediği sarmalar aklıma geldi.Çantamdan çıkardım.Belki kızabilirlerdi ama olsun.
Kapağı açıp bir tane ağzıma attım.
Imm leziz.Yanımdaki çocuk elini uzatıp bir tane aldı.
Ona deli bir bakış atarken.(inanın bende bilmiyorum nasıl bir bakış)o ise parmaklarını yalıyordu.
"Onlar benim"
"Sarmalar güzel olmuş."
"Annem benim için yaptı"
Aslında bu çocuk beni seven kişi olmasa kapla birlikte verirdim sarmaları fakat değildi.
"Bence sen daha yeme çok kilolusun"
Ben mi kiloluydum.Elimdeki kapı hızla ona verdim.Küçük bir kahkaha attı.
Sarmaları teker teker yerken çok fazla duyulmayacak bir şekilde 'o ne yiyiş yaa bitsin ondan sonra gel beni ye'
"Yerim merak etme"diyip çarpıkça gülümsedi.
Ne yani duymuşmuydu.En sonunda gerçekten vaktin geçmeyeceğini anlayınca uyumaya karar verdim.
En iyisi uyumak..Gözlerimi kapatıp hiç bir şey düşünmemeye çalıştım....
Faruk'dan
Azra'nın planı aslında geyet iyiydi fakat biraz zordu.Şimdi hemen uçakla İzmir'e gidecektim.Ve Aslı'nın İstanbul'a geleceği zaman bende gelecektim.Adamlarım koltuk numarasını bulunca yan koltuğundaki yerimi aldım.
Tepkisini çok merak ediyordum.
...
Havaalanına gidince İstanbul ucağına doğru giden Sarı saçlarında güneş gözlüğü olan ve oldukça çekici ve güzel gözüken Aslı'yı gördüm.
Şort giymesi hoşuma gitmesede aldırmadım.
Arkasından gidip koltuğa yerleşmesini bekledim.Yerleşince yanına gidip koltuk numarasını sordum.
"44-45?"
"Sen"
"Evet ben"
Gülmemek için kendimi zor tutarken koltuğa oturdum.
Aradan az bir zaman geçtikten sonra çantasından bir kap çıkardı.Kapağını açınca sarma olduğunu anladım.
Bir tane alıp ağzıma attım.Garip bakışlarla bakıp annesinin onun için yaptığını söyledi.
Bende kilolu olduğunu söyledim.Onunla inatlaşmak sinirlendirmek hoşuma gidiyordu.
Kapı alıp dizime koydu.
Bende yemeye başladım.
'o ne yiyiş yaa bitsin ondan sonra gel beni ye'
"Yerim merak etme"dediğimde kızardı.
Şuan ona yakın olmak bana iyi gelmişti.Kokusunu içime çektim.
Ben bu kız la ne yapacaktım.
Ben düşüncelere dalmışken sol omzumda ağırlık hissettim.
Uyumuştu ve kafası omzuma düşmüştü.
Göz kapakları'na kadar güzeldi.
Uyuyunca onu inceleme fırsatı buldum.Ve yeniden aşık oldum.Bu kız benim olmalıydı.Sadece benim olmalı.Kimse bakmamalı kimse sevmemeliydi.
Uçak inene kadar onu izledim.
İniş yapınca uyandırmaya karar verdim.
Gönül ister ki öperek uyandırmak fakat o günlerde olucak.
Omzunda dürtükleyerek seslendim.
"Aslııı"
--ses yok--
"Aslııı"
--ses yok--
Sen istedin.Burnuna yaklaşıp minik bir öpücük kondurdum.
Burnundan öpmemle tokatı yemem bir oldu.
Uyanıkmıydı?yada yeni mi uyanmıştı?"Napıyorsun be"diye ciyaklamaya başladı.
"Uyan dediğimde uyansaydın."
"Öperek uyandırmasaydın bari sen kimsin ki"
Duymamazlıktan gelip ayağa kalktım.Sırt çantamı omzuma takıp hâla şaşkın bakan Aslı'ya döndüm.
"Tamam bir daha ki sefere dudağının tadına bakarak uyandırırım merak etme"
Pis pis sırıtıp uçaktan indim.1.Aşama başarıyla tamamlandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Benimsin !
Novela JuvenilBeni kendine çekti.Üzerimde ki kırmızı elbiseye bir süre baktı.Sonra gözlerini gözlerimle buluşturup ; "Kırmızı aşkın rengi Sende benim aşksın,aşıksın,aşkımsın SADECE BENİMSİN"o büyülü sözleri söyledi.Ve alnıma sahiplenici bir öpücük bıraktı.