14. bölüm: beni mi takip ediyorsun?

8 2 0
                                    

İnsanın kafasının içinde soru işaretleri olduğunda uyumak insan için biraz daha zorlaşıyordu. Bir sağa bir sola dönmekten bıkmış bir şekilde kollarımı üzerime örtüğüm pikenin üzerine çıkarıp, gözlerimi gece lambasının ışığına diktim.

Ayıcığımı ve çiçekleri kim kapıya bırakıp gitmişti? Aklıma tek bir isim geliyordu o da Musa Barlas.

Ama Musa Barlas bana niye çicek alsın ki?

Ve o notu yazsın?

Tamam ayıcığımı bulacağını söylemişti bana onu tek bulsam kapının önünde kafamda hiç bir soru işareti kalmazdı ama çiçekler, çiçekler neyin nesiydi?

Beyaz güller masumiyet simgesiydi.

Anlamını düşünerek yollamıştı?

Beni masum mu buluyordu?

Ya da Belki de sadece incelik yapmak istemiştir.

Değil mi?

Off'layarak yataktan kalkıp şarja taktığım telefonumu alıp salona geçtim saat 22.00'dı kendime bir bardak çay yapıp içsem iyi olacaktı. Üzerime beyaz hırkamı alıp odadan çıktım.

Mutfağa geçip ilk önce sıcak su kaynatıp kupamı alıp sallama çaylardan bir tana koyduktan sonra üzerine sıcak suyumu koyup kendime iki üç tane dolmayı da tabağa koyduktan sonra salona geçip tekli koltuklardan bir tanesine oturup yemeye başladım.

Bu arada da dün akşam sıkıntıdan yeni açtığım Instagram hesabıma girmiş olup bitene göz gezdiriyordum.

Artık insanlar beni unutmuş gündemlerinr başka isimleri taşımışlardı bu iyiydi.

Gündem çabuk değişiyordu çok şükür.

Sayfayı aşağı doğru kaydırmaya devam etiğimde önüme Musa Barlas'ın ınstagram hesabından paylaştığı bir fotrafı çıktı.

Maç öncesi antrenman yaparken çektiği bir fotraftı. Elimi fotrafı büyütmek için fotoğrafın üzerine tıklamıştım ki dışardan gelen kapı kapanma sesiyle sanki suç işlerken yakalanmışım gibi hızlıca İnstagramdan çıkıp sesin geldiği yere telaş ile camdan dışarıya baktım.

Musa Barlas evden dışarıya çıkmış evin bahçesinden adımlarını dışarıya atıyordu.

Nereye gidiyordu ki gecenin bu saatinde.

Hem gideceği bir yerde yoktu?

Gideceği bir yer olmadığını nerden biliyorsun?

Yoksa, yoksa o kızla mi buluşmaya gidiyordu?

Akıllıma gelen şey ile yutkunarak yerimde kalkıp dış kapıya doğru yürüdüm. Merak edip senaryo kuracağıma Nereye gittiğine bakacaktım.

Holdeki aynada ki Pembe eşofman takımı görünce koşarak odama geçip sabah giydiğim pantolonumu altıma geçirip geri Hole dönüp ayakkabılarımı ayağıma geçirip anahtarı alıp evden çıktım.

Ayağı sakat olduğundan yavaş yürüyordu ben evden çıktığımda o yeni diyer sokağa yapıyordu. Rahat bir nefes alıp arkasından ona ne çok yakın ne çok uzak duracak şekilde gideceği yere kadar takip etmeye başladım onu.

Bu yaptığın hiç etik değildi.

Ne yapayım ama merak ediyordum gecenin bu vaktinde nereye gittiğini.

Hem burası köy gibi bir yerdi gecenin bu vakti nereye giderdi ki?

....


Yürüdü yürüdü baya bir yürüdü arkasından artık yürümekten bıktığım anda karşısında durduğu camiye girdi.

Yalan Paradoksu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin