21. bölüm: ortaya çıkanlar

17 4 1
                                    

Ahu; Musa Barlas müsait misin?

Musa Barlas çevrimiçi,

Musa Barlas yazıyor...

Musa Barlas; müsaitim, bir şey mi oldu?

Ahu; yok bir şey olmadı, sadece seninle konuşmam gereken bir konu var.

Musa Barlas; tabi konuşalım.

Ahu; yüz yüze konuşak olur mu? Böyle yazarak olmaz.

Musa Barlas; o kadar ciddi mi?

Ahu; yani yüz yüze konuşak daha iyi olur gibi.

Musa Barlas; peki, o Zaman nerde konuşalım?

Ahu; aşağıdaki parkta.

Musa Barlas; tamam Hakan'ı da alıp geliyorum.

Ahu; Tamam.

Son masajı da yazdıktan sonra derin bir nefes alıp oturduğum yatağımdan kalkıp odadan çıktım. Bunu yapmam gerekiyordu? Evet gerçekten kim olduğumu ona anlatmam gerekiyordu. Çünkü o beni babasının arkadaşının kızı olan Ahu olarak tanıyordu.

Küçükken annesinin onları bırakıp gittiği babası ile yaşayan ve tatil için gelen Ahu'yu biliyordu. O gece yanında oturan, ödül alan miray'ı bilmiyordu.

Hisler bazen insanların düşünmeden karar vermesine neden oluyordu. Bende ona evet derken hiç bunları öğreneceğini düşünmemiştim. Sadece o anki Duygu Halime göre karar vermiştim.

Verdiğim kararın temelini hiç düşünmemiştim. Temeli sağlam olmayan bir şeyin ilk sarsıntıda yerle bir olacağı aklıma gelmemişti.

Ondan ona bir oyuncu olduğumu söylemeliydim. Nede olsa gerçeklerin er yada geç ortaya çıkmak gibi bir huyu vardı.

Aklımdaki onlarca düşünce ile parka  varmıştım. Gözlerimi dün gece oturduğumuz banka yönlendirdiğimde orda oturmuş yeri incelediğini gördüm.

Oflar gibi bir nefes koyu verdim. Ben şimdi ne yapacaktım? Ona olanları anlatırsam benimle alakalı yanlış düşüncelere kapılarsa? Ya o da giderse o zaman ne yapacaktım?

Hayır bunları düşünmemeliydim. düşünürsem vazgeçtim. Doğru olan bu değildi. Evet değildi.

"Ahu hanım." Duyduğum sesi ile daldığım düşüncelerden çıkıp ona baktım. Galiba aramızdaki ilişki resmiyete dönüşmediğı sürece bana hanım demeye devam edecekti. Ayağı kalkmış bana bakıyordu. Arkama baktığımda da yine Hakan aynı yerinde oturmuş Telefonu ile oynuyordu. Benim ona baktığımı fark edince gözlerini üzerime iki üç saniyelik çevirip geri telefonuna baktı.

Dikildiğim yerde öyle durmaya bir son verip ona doğru yürümeye başladım. Atığım her adımda aramızdaki mesafe azalmaya başladığından şimdiden kalbimin ritmi değişmeye başlamıştı.

Aramızda bir kaç adımlık mesafe kaldığında karşısında durduğumda göğüs kafesi ile bakısmaya başlamıştım. Benden oldukça uzundu yüzünü göre bilmek için kafamı geriye atarak yüzünü görüş acıma soktum. Bir çift çikolata kahvesi göz ne kadar anlamlı olabilirdi ki?

Bir başkasının olsa dönüp bakmayacağım çikolata kahvesi gözler onun olunca saatlerce karşısında durup  inceleme isteği uyandırıyordu içimde.

Bu sefer diyer seferki gibi yüzümü uzun uzun incelemedi gözlerini kaçırıp "otursana." Dedi eli ile Az önce kalktığı yeri işaret ederek. Başımı sağlayarak az önce kalktığı yere oturdum.

Yalan Paradoksu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin