18. Bölüm |Dünya Gerçekten Küçük, Bizim Karşımızda

14.9K 896 726
                                    

Bu kez hiç bir şey yazmadan sizleri bölüme uğurluyorum,  umarım beğenirsiniz.

Sizleri çok sevdiğimi unutmayın, iyi okumalar. ♟️

Bu bölüm @JINXLENDIN adlı kullanıcıya ithaf edilmiştir. Umarım beğenirsin.

Instagram: Byzloey

Yarınlarzifirikaranlık

X : loeybeyz

X hesabımda ve Instagram hesaplarında kitaplarla alakalı paylaşımlar yapıyorum, bu yüzden özellikle Instagram hesaplarını takip etmeyi unutmayın bazen bölüm öncesi spoiler bırakıyorum. Öpüldünüz.


18. Bölüm | Dünya Gerçekten Küçük, Bizim Karşımızda

Güneşin ufukta kayboluşunu seyrettim. Uyanalı saatler olmuştu, çıplak nemli tenim gördüğüm kabusların ter izleriyle birleşmişti. Bu nemli tenim bir başka nemli tenle de en az terim kadar birdi. Benden daha sıcak, göğsü daha hızlı kalkıp inen birinin teniydi bu nemli ten.

Hızlı sık ama nefes aralığını hiç bozmadan uyuyordu. Gözlerimi aralayıp göğsünden yavaşça sıyrıldığımda uyanacağını düşünmüştüm ama günlerin yorgunluğu omuzuna nasıl yük olduysa uyanmamıştı. Kırışarak tenimi açığa çıkaran kıyafetim ayağa zor da olsa kalktığımda düzelmişti. Bacaklarım her an düşmeme sebep olacak şekilde kırık vaziyette dursa da duvara yaslanarak ayakta kalmaya çalışıyordum.

Güneş ufukta kayboldu ve tepeye doğru yol aldı, çam ağaçlarını şimdi sadece kar değil sis de sarmalanmaya başlamıştı ve kar hala yağıyordu. Gece boyu durmamış her yeri kaplamış örtmüştü.

Yere bakan ellerime yüzümü eğdiğimde bileğimden omuzuma kadar soğuyan tenimi ve kızarıklığı fark ettim. Ufak bir titreme yaşayarak duvara daha fazla yaslandım.

''Soğuk değil mi?'' omuzuma sıcak içi yünlü bir hırka örtüldü ve Karamel kokusu etrafımı sardı. Ardından bacaklarımın altında hissettiğim sıcaklıkla bir anda havalandım. ''Ve sen yaralı değil misin?''

Yüzümü ona dönerken olabildiğince ciddi durmaya çalışıyor kafamı olumsuz mahiyette salıyordum ki omuzunun üzerinden gördüğüm karartıyla duraksadım. Surat ifadem şaşkın ve meraklı bir ifadeye dönüştü.

'' Ciao uccello ferito. ''

[Merhaba Yaralı Kuş.]

Kıvırcık saçları kulağının altına gelen kestane renkli gözlere ve saçlara sahip bir seksen boyunda tam bir İtalyan tipine sahip zayıf adam gülümsediğinde Barkın'ın aksi bir şekilde kaşları çatıldı. Bedeni arkasına doğru döndü. Adam elindeki silindir şeklindeki büyük çantayı yere koyduğunda hemen arkasında duran gözlerini kısarak bizi izleyen Karmen'i fark ettim. Ardından bakışlarımı onun baktığı yere yani yine açılan üstüme ve Barkın'ın çıplak göğsüne bakarak dudaklarımı içe doğru kıvırıp ısırdım.

Evet şu an pek de uygun bir halde görünmememizin yanı sıra, pek de uygun bir zaman diliminde sayılmazdık.

Ama, hangi zaman uygundu ki?

Karmen boğazını temizleyerek elini kıvırcık saçlı adamın omuzuna koydu. ''Gözlerini çıkarmamam için beş saniyen var.''

Kıvırcık saçlı kestane gözlü adam Karmen'e döndü. ''Gözlerimi çok beğendiysen iltifat etmenin daha hoş yolları olduğunu söyleyeyim.''

YARINLAR ZİFİRİ KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin