7. Bölüm: Bazı yakınlaşmalar olmadı değil.

140 3 0
                                    

Burası Onurun evi. Nasıl ya Onur ne alaka? Yoksa gece kapısına mı dayandım? Off be Deniz ne vardı bu kadar içecek sanki. Dur bir dakika dünü hatırlamaya çalışmam lazım. Telefonum! Telefonum nerde? Tamam Deniz sakinleş. Derin derin nefes al ve hatırlamaya çalış! Dün barda dans ediyorduk tabi alkolü fazla kaçırmaya başladın evet dans ediyordun. Sonra? Nasıl çıktın Deniz hatırla hadi hatırla!!

Oda ya doğru gelen ayak seslerini duyunca Onur girmeden ben odadan çıktım.

     -Günaydın. Uyandın mı? Bende seni uyandırmaya geliyordum.

( iyi alıştın sende beni uyandırmaya)

-Günaydın.

     -Başın nasıl çok ağrıyor mu?

( Kafamda o kadar çok şey dönüyorki şu an onun ağrısına odaklanamıyorum)

-Ehh işte. Şeyy ben buraya nasıl geldim? Ece de kalıcaktım akşam ona haber verdim mi acaba? Telefonumuda bulamadım.

      -Tamam yavaş! Sakin ol! Telefonun burada al bakalım. Eceye dün çıkarken haber verdik. Buraya seni ben getirdim. Hiç bir şey hatırlamıyor musun?

-Sen şimdi söyleyince hafif bir canlandı sanki ama çok net değil.

     -Niye bu kadar içtin? Hem dün..

-Dün neden bu kadar içtim bilmiyorum. Kafamı dağıtmaya ihtiyacım vardı ve bende yaptım.

     -Dün olanları hatırlamıyorsun sanırım. Kahve yaptım sana iç bakalım kendine gelirsin.

-Ne oldu ki dün?

Sana şarkı açayım dün belki yeterli olmamıştır dedi ve bir şarkı açtı.

Valla yoksun billa yoksun öyle olsun can...

Bir an kafamda resim belirmeye başladı. ('Bu şarkı ikimizin şarkısı' dedim ben yaa niye öyle dedim nasıl bir bilinç altım var benim yaa. Bir dk laaann ben ben Onuru ohaaa lan ben Onuru öptüm. Ama sonra sonra noldu hatırlayamıyorum. Bir dk ya şarkıyı bilerek açtı.

     -Şarkı tanıdık geldi mi?

-Yani sevdiğim bir şarkı da anlayamadım. ( Yokuş yap Deniz yokuş yap kızım çok istiyorsa kendi anlatsın!)

     -İkimizin şarkısıymış

-Öylemiymiş kim diyor?

     -Sen dedin.

-Ben mi dedim?

     -Evet sonra da... ( üstüme doğru yürümeye başladı bende o üstüme geldikçe geri geri gitmeye başladım taki yemek masasına çarpıncaya kadar.

-Sonra ne? Oyun mu oynuyoruz söyle işte.

     -Sonra da beni kendine çektin(bunu söylerken bir elini belime bir elini başıma koyup kendine doğru çekti tam öpecekken durdu.)

     -Bana korkaksın ama ben korkmuyorum dedin kendine çektin ve beni öptün.

O halde o pozisyonda ne diyebilirdim ki? Bir yandan istiyor gibi bir yandan neden böyle bir şey oldu onu sorgular gibi bu kadar anlaşılmaz olmak zorunda mısın be adam!

-Sarhoştum hatır-(lafımı bitirmeden kendine çekip dudaklarıma yapıştı. Bir an için dondum kaldım ama uzun zamandır bu anı beklediğim için ellerimi vücuduna sardım. Bir anda bacaklarımdan tutup beni kaldırıp masaya oturttu. Dudakları dudaklarımdan hafifçe ayrılıp yavaşça çeneme çenemden boynuma doğru inmeye başladı. Elleri bacaklarımda geziniyordu. Gözlerimi kapatıp kendimi teslim etmiştim kollarına. Tam o sırada kapı çalma sesi ile durduk. Gözlerimi açtığımda kapkara gözleri ilk defa bu kadar yakınımdaydı. Kirpikleri nerdeyse yüzüme deyecek. Bunları düşünürken kapının bir kez daha çalması ile Onur benden ayrılıp kapıya doğru yöneldi. Kapıda ki Abimdi.

Ben abim olduğunu duyunca telaşlandım ' ben odaya geçiyorum lütfen bir şey çaktırma' dedim.

Odaya geldiğimde kalbim yerinden çıkacak gibiydi. ' Oldumu gerçekten bu? hayal görmüyorum değil mi? Rüya değil di mi bu? Abim abim niye geldi acaba? Ahh abime abime ne diyeceğiz? Ona nasıl açıklayacağız. Bir dk Deniz kendine gel belki Onur bir anlık ortamın hararetiyle öptü belki onun bana karşı bir ilgisi yok. Tamam sakin ilerle Deniz. Zamana ihtiyacın var. Evet Onurdan hoşlanabilirim. Ama olursa ne yapacağız kısmını hiç düşünmemiştim. Ve şu an kesinlikle düşünmek istemiyorum. Kapı kapanma sesi geldi acaba abim gitti mi? Baksam mı? Ya gitmediyse ve beni bu şekilde görürse? Nerde benim kıyafetlerim?

Onur kapıyı tıklattı ve 'Girebilir miyim' diye seslendi. 'Tabi gel' dedim.

     -Abin işle ilgili geldi. Telaşlanmana gerek yok yani.

( hafifçe başımı salladım ama gözlerine bakamadım.

-Kıyafetlerim nerede?

     -Islanmıştı bende üstünü değiştirip kıyafetlerini yıkadım.

( üstümü Onur mu değiştirdi? Bir şey oldu mu? Off bunları soramamda şimdi biran önce gitmeliyim)

-Teşekkür ederim ben artık eve gideyim.

     -Konuşmamız gereken şeyler var sanki.

(Yüzüne bakamadım gözlerimi kaçırdım. Cevap verecek durumda değildim. Ne diyebilirdim ki? Konuşsak olumlu ya da olumsuz hiç birini kaldırabilecek durumda değildim.)

     -Anladığım kadarıyla şu an konuşmak istemiyorsun. Ne zaman konuşalım peki?

-Biraz beklesek benim kafamı toparlamam gerekiyor.

     -Tamam sen kafanı toparla konuşuruz.

(Sesi çok mu donuk? Sanki memnun değil olanlardan. Yüzünede bakamıyorum neyse hemen çıksam iyi olacak.)

Kapıya doğru yöneldim bir an kapıyı tuttu. Benim için tehlike çanları çalıyordu sanki.

     -Deniz! Çok bekletme beni ne kadar çabuk konuşursak o kadar iyi olacak ikimiz içinde.

(Bu sesindeki net tavır beni biraz korkuttu ama başa gelen çekilir yapacak bir şey yok)

Hafifçe başımla onayladım kapıyı açtım. 'Görüşürüz' dedi beni yolcu etti.

Eve gittiğimde kafam çok karışıktı. Onurun duygularını anlayamamıştım hala. Ve bu durum neyse yaa daha fazla düşünmek istemiyorum. Başıma ağrı girdi. Bir ağrı kesici aldım. Onurun beni öpmesi gözümden gitmiyor. Ama düşünmekte istemiyorum.

Akşama doğru abim geldi. Keyfi hiç yoktu. Günlerdir bir sıkıntısı var ama çözemedim. Elbet gelir anlatır diye bekledim ama geleceği yok gibi.


——— 7. Bölüm Sonu ———

BEN 'BİZİ' ÇOK SEVDİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin