29. Bölüm: Kor Ateşler

78 3 0
                                    

Bursa da kaldığımız son günü babamla gezerek geçirdik. Gün sonunda babam beni yollamak istemedi ama ben dönmek istiyordum. Zor da olsa babamı ikna ettim. İstanbula doğru yola çıktık. Yol boyunca abimle hiç konuşmadık. Ben düşüncelerimde kayboldum. Bana soru sormasını istemediğim için beni zorlamamıştı. Canım abim 🥰

Eve geldik. Onur u görmek için can atsamda hala ne cevap vereceğime karar verememiştim. 1-2 gün karşılaşmamak için kaçtım.

Uzun zamandır kitap okuyamamıştım. Yarım bıraktığım bir kitabı elime aldım. Bitirmeye odaklanıp okumaya başladım. Saat gece 3 olmuştu gözlerim yoruldu ve uyku bastırıyordu. Kitabı bırakıp yatmıştım tam dalmak üzereydim ki kapının çalmasıyla irkildim. Abim evde yoktu ve gelmeyecekti. Zil sesi ile birlikte kapı yumruklanmaya başladı. Korkuyla kapıya doğru gittim baktım. Kapıda ki Onurdu. Ne yaptığını anlamaya çalışıyordum. Kapıyı başta açmasam mı dedim ama sonra bütün apartmanı uyandıracağını düşünüp hızla açtım.

Özlediğim adam karşımda çatık kaşlarıyla kara gözlerini üstüme dikmişti. Sarhoş mu o? Ne hale gelmiş ayakta sabit duramıyor bir sağa bir sola sallanıyordu.

-Onur bu halin ne?

     -Ne varmış halimde?

-Ne demek ne var? Niye bu kadar içtin? Hadi geç içeri.

(Kolundan tutup içeri sürükledim.)

     -Sen Deniğizz hanım beni terkedemezsin!

-Ben sana bir kahve yapayım kendine gel!

(Bileğimden tutup çekti ve beni a oturttu.)

     -Kahveyi boşver ben seni istiyorum! Seni çok özledim Deniz! Kokunu(başını boynuma doğru bastırıp kokladı.), tenini(boynuma öpücük bıraktı.),bedenini (sımsıkı kollarını belime doladı.), dudaklarını..

(Gözlerini dudaklarıma çevirdi ve yaklaştı.)

-Onur! Dur lütfen! Kahve yapacağım sana. Kendine gel biraz çok sarhoşsun.

(Bir hışımla ayaklandım mutfağa gittim kahvesini hazırlayıp getirdim.)

Bir süre zorla kahvesini içirdim. Elini yüzünü yıkadık. Kendine tamamen gelmesede daha ayıktı.

-Daha iyi misin?

     -Sensiz çok kötüyüm sevgilim. Nefes alamıyorum. Yüzünü bile görmeme fırsat vermiyorsun.

-Onur..

     -Onur deme lütfen! Sevgilim de aşkım de.. Yetmedimi bu kadar ayrılık? Özlemedin mi beni, bizi?

-Özledim.

     -Ben o kadar çok özledim ki sen özlemedin mi?

(Seriye bağlamıştı beni duymuyordu😁)

-Özledim.

     -Hasret kaldım. Nefes alamıyorum sen..

-Ayyy özledim diyorum be adam!

(Bir anda gözlerini kocaman açıp şaşkın bir ifade ile ayağa kalkıp bana sarıldı)

     -Sevgilim sen sende özledin beni, bizi sende özledin..

(Çocuk gibi sevinmişti zıplayarak sarılıyordu bana. Alkol etkisimi bilmiyorum ama kocaman adamın bu hali beni güldürmüştü.)

-Başım döndü dur artık.

     -Sen benim dünyamı döndürüyorsun nasıl durayım, duramam! Ben beni, bizi bırakacaksın diye çok korktum. Ben aklımı kaybettim Deniz. Ben sensiz nefes alamam. Sen beni bitirdin be güzel surat. Kendini kalbime mühürledin. Sensiz atmaz oldu. Bedenim burada ama ruhum dolandı durdu seni aradı. Şimdi karşımdasın, kollarımdasın. Ben seni bir daha bırakmam güzel surat! Bir daha benden bu kadar uzak kalamazsın! Bitti, bu sondu bir daha olmayacak!

(Daha fazla dayanamayıp göğsüne, kollarına ;elimle.. Bacaklarına, ayaklarımla vurmaya başladım..)

-Senin yüzünden bu hale düştük aptal!! Ne olurdu gelip konuşsaydık. Dinleseydin beni! Kendi kendine iş çevirmeseydin! Ben seni daha da süründürürdüm. Seni bu halde görmeseydim daha en az bir haftan vardı!

     -Bir hafta sonra cenazemi kaldırırdın!

-Ağzına Sı....MA!!!

     -Öyle ama daha fazla dayanamazdım. Sensiz kalmaya.

-Oh olsun sana!! Az bile yaptım!

     -Deme öyle ben seni ,kokunu çok özledim. Burnumda tütüyorsun.

(Usul usul bana yanaşıp ellerini belime doladı. Gözleri gözlerime kitlendi. Onay bekliyormuş gibiydi ama benden onay gelmeyeceği ihtimalini bile düşünmemişti.)

     -Deniz.. Sevgilim..

-Hı..

     -Sevgilim aşıklar kavuşmasın mı. Ben bal dudaklarını özledim, ipeksi tenini, bahar kokunu çok özledim. Ben yandım güzel gözlüm. Ben harlandım da kül oldum.

(Ahh sevgilim ,benim içimdeki ateşi görsen kor alevler..Deniz kendine gel! Gardını indirme sakın! Ama o dudaklarını araladıkça içine dilimle dalmak istiyorum! Deniz! Kızım hepten oldun sevdaluk bu laz uşağa! Bir kendine gel yaa. İç sesim şive mi yaptın sen yaa. İyice delirdim vallahi delirdim.)

     -Ne düşünüyorsun sevgilim? Hadi yanalım mı beraber?

(İçimdekileri söyliyeyim de o kor alevler evi sarsın!)

-Hiiç. Abim gelir birazdan Onur. Hadi git sen.

     -Ulaş bugün gelmeyecek biliyorum sevgilim.

-Onur! Git lütfen kapıyı açtığıma pişm..

Birden dudaklarıma yapıştı. Ahh ne kadar özlemişim. Dudaklarımızın bu kavuşmayı bekledikleri o kadar belliydi ki alev alev yanıyorlardı. Belimdeki eli kalçama doğru indiğinde vücudum titremeye başlamıştı. Bunu hem istiyordum hem istemiyordum. İçimden ateş harlanıyor, dışımdan su dökülüyor. Odaklanamıyorum, o kadar hızlı hareket ediyor ki yetişemiyordum. Nefessiz kaldığımızda biraz ara verip tekrar yapılıyorduk dudaklarımıza.

(Deniz dur artık! Devam edemezsin! Özledin evet ama bu kadar çabuk atamazsın kollarına kendini!)

-Onur!

     -Sevgilim..

-Dur lütfen! Biliyorum barıştık, bende seni çok özledim, seninle olmak istiyorum ama şimdi değil Onur şimdi değil...

     -Sevgilim sen beni affettin ya ne kadar süreceği umrumda değil..

-Onur artık çık lütfen.Yoksa..


——— 29. Bölüm Sonu ———

BEN 'BİZİ' ÇOK SEVDİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin