5. bölüm

1.3K 76 18
                                    

Dudaklarında huzurlu bir tebessüm, ellerinde papatyalar ile karşısındaydı Alaaddin bey. Goncanın ellerine uzanmış papatyaları avucunun içine bırakmıştı

"Bak gel inat etme hileci hatun. Her gün bir tutam iç şu papatyalardan. Gör bak nasıl köreliyor sivri dilin. Nasıl âsiliğin diniyor uslu bir hatun oluyorsun."yumuşak bir dille ikna etmeye çalışıyordu karşısındaki adam kendisini.

"Madem memnun değilsin halimden. Sevmiyorsan beni. Madem çekmeyeceksin nazımı bırakasın o vakit beni. Yoluma gideyim ben." Avucundaki papatyaları atıp gitmek için hareketlendi Gonca lakin Alaaddin kolundan tutmuş, durdurmuştu onu.

"Durasın nazlı hatun durasın." Eğilip aldı ayaklarının dibine attığı papatyaları. " Ben hiç sevmez olur muyum seni ? Nasıl sevmem ? Nasıl çekmem nazını ?" Papatyaları yeniden koydu avucunun içine.
"Senin nazın benim gün ışığım. Âsiliğin , o deli cesaret sana vurulma sebebimdir. Amma bu cesaretinden ötürü alacağın tek bir zarar ile karşında durur , gerekirse seni bastırmayı bilirim ben." Yumuşak bir tonda konuşmaya başlasa da sonlara doğru tehdikâr bir tavır takınmıştı.

"Ben hep böyleydim medreseli âsiliğim ,cesaretim çocukluğumdan gelir."
Çenesini dikerek baş kaldırdı karşısında ki adama Gonca.

Bir iki adım atarak Goncanın ta dibine gelmişti Alaaddin. "O vakitler benim sevdam değildin hileci hatun amma artık benimsin. Sevdamsın. Ben sevdama gözüm gibi bakarım. Ona zarar verecek her kim olacak olursa ona haddini bildirmesini bilirim. Zararı veren kendi olsa dahi." Tehlikeli bir tonda konuşmuş , bakışları ile talan etmişti Goncayı Alaaddin."Yani Gonca hatun bundan sonra atacağın her adımı dikkatle atacaksın. O umursamazlığından , sorumsuzluğundan alacağın zararlar olursa kaçacak delik ara çünkü seni bulduğumda ahvalin pek kötü olacak." Pek yakın olduklarından fısıltılarla konuşuyordu Alaaddin. Bu fısıltılar Goncanın yüreğinde kelebekler uçurmuştu.

Bakışlarını yerde kalmış bir papatyaya takıldı. Eğilip almıştı diğer papatyalar tezat daha canlı daha güzel kokan olanı. 


Tekrardan ayağa kalktığında artık karşısında Alaaddin yoktu

"Alaaddin nerdesin ? Nereye gittin" nerede olduğunu bilmeden bağırdı sesini Duyurabilmek için.

"Ben gitmedim ki Gonca'm sen bıraktın beni ihanet ettin bize" bu puslu , kırılmış sesin sahibini göremese de çok yakındaydı sanki.

Yüreğinden geliyordu sanki ses

Korkuyla etrafında dönerken yeninden yanında buldu onu.

Kanlar içindeydi.

Gözlerine baktığında az önceki gibi sevdayla bakan adam yoktu karşısında. Nefret sezdi bakışlarında. Saf nefret.

"Neden ettin bunu bize Gonca neden. Nasıl ihanet ettin bana." Şaşkınlıkla bakakaldı Gonca.

"Alaaddin be-" konuşmasına müsade etmeden kesti sözünü.

"SEN NE GONCA SEN NE" Bir anda hiddetlenmişti. "Nasıl ettin ? Hiç mi sevmedin beni ? Hi-" birer birer döküldü Goncanın göz yaşları. Titrek bir sesle kesti sözünü.

ALGON Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin