"Haydi bir kaşık daha içesin Gonca'm" bıkmış bir şekilde anasına baktı. İki gün olmuştu uyanalı. Anası kan şerbeti , çorba derken ilgisinden usanmıştı.
Anasına kırgınlığı bakiydi Alaaddin ile yeniden olsalar bile kendi içinde annesini asla affedemeyecekti.
"Yeter dedim ana. İstemez. İlk kez yaralanmam. Birkaç güne toparlarım yeter ki beni rahat bırakın. Yoksa Kütahyaya daha erken gideceğim o olacak" Saadet hatun şaşkınlıkla bakakaldı kendisine.
"Gidecek misin ?" Gözlerinde ki özlem her halinden belliydi ama Gonca öyle katıydı ki etkilenmedi bu bakışlardan.
"Gitmeyip ne yapayım ana. Kabuk bile bağlayamayan yarama tuz basayım onun gözlerine her baktığımda pişmanlığım da mı boğulayım. " Bütün ketuğumyla karşılık verdi anasına.
"Sevdalasımısın hala" Anasının çekinerek sorduğu soruyla hüzünle gülümsedi.
"Benim sevdam da yüreğimde ki kan lekeride baki ana. Yıllar geçecek üstünden benim ruhum bu tene can vermeye yorulacak ama sevdamı taşırken bir of çekmeyecek."dedi Gonca güçsüz bir sesle.
Bir şey diyecekmiş gibi dudaklarını aralamıştı Saadet hatun ama sanki aklına bir şey gelmiş gibi vazgeçti konuşmaktan.
Çorba tasını da alıp hızla çıktı.
Derin bir nefes aldı Gonca. Anasına da babasına da çok bağlıydı lakin onların kibir denen bataklığa düştüklerinin farkında ve bunun için elinden hiç bir şey gelmemesi çok üzüyordu kendisini.
Kendisi düşüncelerle boğuşurken Gülcenin ortağa girmek için müsade istediğini duydu. "Gelesin Gülce"dedi
Gülce otağa girdiğinde yüzünde tedirgin bir ifade vardı. "Söyle ne söyleyeceksen Gülce." Ser bir şekilde uyardı Gonca onu.
"Alaaddin bey hanımım. Kırık olan kolunuzu sarmak için geldi."kalbi bir anda ritmini değiştirerek hızlandı kontrol edemediği bir şekilde.
"G-gelsin" kekeleyerek onay verdi Gonca gelmesi için.
Bütün heybetiyle ortağa girdi Alaaddin. Farkında olmadan nefesini tutmuştu Gonca.
"Selamın aleyküm Gonca hatun"
Aleykümselam Alaaddin bey"
Bu küçücük diyalogda bile aralarında ki mesafe belli ediyordu kendini
Alaaddin döşeğin yanına gelip kendisinin koluna uzandı. Tenine dokunduğu ilk anda kalbi duracakmış gibi hissetti Gonca.
Dikkatlice kolunu sabitlemiş bir tülbentle bağlamıştı istemeden de olsa hareket ettirmemesi için.
"Tekrardan geçmiş olsun Gonca hatun."mesafeli bir şekilde geçmiş olsun dileklerini iletip gitmek için ayaklandı Alaaddin.
"Allah'a emanet olasın Gonca hatun"
Deyip gitmişti.Zor bela da olsa yattığı yerden kalkabilmişti.
Hatunlara hazırlattığı yeni kaftanına baktı hayranlıkla. Diğer giydiklerine tezat bu kaftan kırmızıydı. Koyu kırmızı
Bir daha mavi giymemeye karar vermişti. Hele o gördüğü rüya. Mavi giymeyecekti artık.
Hiç.
Üstündekilere baktı. Bembeyaz hep uyumadan önce giydikleri vardı üstünde.
Sıkılmıştı kendini çok aciz hissetmişti.Bir hırsla kendi yıkanmaya çalışmıştı ama yarasını çok zorladığı dan olacak ki dayanamayıp bayılmıştı acıdan. Gülceden yardım istemişti utana sıkıla . Çok da tembihlemişti ahvalini kimseye söylememesi için amma gecenin bir yarısı Alaaddinin otağına geldiğini görünce kötü kötü bakmıştı Gülceye.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALGON
Short StoryAlaaddin Goncanın ihanetini öğrendikten sonra ne yapardı ? Bu sorunun cevabını kendi zihnimdeki Alaaddin ve Gonca çiftine göre yazdım - kuruluş osman dizisindeki Alaaddin ve Gonca çiftinin ilişkisini kendi zihnime göre yazdım. Algon çiftini seviyo...