"Şehzadem Osman bey sizi huzuruna bekler" Kaynattığı otlardan bakışlarını kaldırıp Baysungur'a baktı Alaaddin kaşlarını çatarak. Meşgul olduğunu biliyordu ne diye çağırmıştı ki babası.
"Gelirim." Deyip kalktı otların başından. Çıktı şifahaneden.
Saraya girdikten sonra tam babasının otağına doğru gidecekti ki önce Gonca için hazırlattığı odaya gitmeye karar verdi.
Hatunlara görünmemeye çalışarak Goncanın kaldığı odanın kapısına vardı zor bela.
"Müsade var mısır Gonca hatun ?" Sualine onay veren Goncanın sesini işittiğinde gülümseyip araladı kapıyı.
Odaya girdiğinde. Gonca beyaz gecelikleri ile yatağında oturuyordu. Başında beyaz bir tülbent vardı.
"Gonca'm" Diyerek yatağın yanına gitmiş ellerini tutmuştu Goncanın.
Buz gibiydi elleri.
Alnında boncuk boncuk terler birikmiş , nefesleri korkar gibi pek sıktı.
"Bir şey mi oldu Gonca'm ne deyu bu haldesin" endişeyle sorduğu suali Goncanın buğlu bakışlarını kendisine çevirmişti. "Ne deyu ağlarsın Gonca'm" sualini sorarken Goncayı göğsüne çekmiş , sarılmıştı sımsıkı.
İlk defa sarılıyordu.
"Yine aynı kabus Alaaddin... Dayanamıyorum kalbim sıkışıyor , ruhum eziliyor. Uykularım kaçıyor." Sesi kırık , titrekti. Hıçkırarak ağladığından omuzları sarsılıyordu.
"Nasıl bir kabusdur ki seni bu hale koydu Gonca'm." Kollarından sıyrılıp bakışlarını gözlerine deydirdi.
"Anlatamam" dedi sadece.
"İçim gidiyor Gonca. Halin hal değil" diye dert yandı Alaaddin.
"Gidesin Alaaddin. Gidesin. Ben uyurum , dinlenirim iyi olurum. Sen vazifene gidesin." Derken yatağa yeniden uzanmış arkasını dönmüştü.
Ne yapacağını bilemedi Alaaddin. Derin bir soluk alıp çıktı odadan.
Kafası çok dolu olmasına rağmen babasının buyruğu üzerine onun huzuruna gitti hızlı adımlarla.
Hem anası hem babası yan yana durmuş hararetle bir şeyler konuşuyorlardı.
Yanlarına vardı hızla. "Buyurasın bey babam beni istemişsin" Dediğinde ikisininde bakışları kendisine döndü.
Kendisine tereddütle bakıyorlar , kelamlarına nasıl başlayacaklarını bilemiyor gibiydiler.
"Sanırsam kelamınızda hayır yok bey babam. Diyesiniz hele benim dayanacak kudretim vardır elbet" Anası ve babası bilir gibi tebessüm etmiş , bir birbirlerine bakmışlardı.
"Biliriz elbet oğlum amma diyeceğimiz haber pek karadır metin olamamandan korkuyoruz." Diye açıkladı Osman bey.
"Diyesiniz gayrı" Diyerek sabrının kalmadığını belli etti Alaaddin.
"Gonca" diye söze başladı anası. Yüreği tekledi Alaaddinin.
İçinde Goncanın olduğu bir haber nasıl kara olabilirdi ?
"Ne olmuş Gonca'ya ana ?" Tereddütle sualini sordu.
"Gonca hatun başından beğri bize oyun kurarmış Alaaddin Ali'm" Osman beyin söyledikleri ile yüreğine büyük bir taş düşmüş gibi hissetti.
"Ne oyunu bey babam. Aylar önce öğrendik şimdi mi konusunu açarsınız ?" Diyerek çıkıştı anası babasına Alaaddin bir anlık hiddetle.
"Aylar öncekinden ayrı bir oyun Alaaddin daha kurnazca planlanmış. Daha kahpece bir oyun." Kaşları çatıldı duyduklarıyla.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALGON
Short StoryAlaaddin Goncanın ihanetini öğrendikten sonra ne yapardı ? Bu sorunun cevabını kendi zihnimdeki Alaaddin ve Gonca çiftine göre yazdım - kuruluş osman dizisindeki Alaaddin ve Gonca çiftinin ilişkisini kendi zihnime göre yazdım. Algon çiftini seviyo...