ZEHİRLİ KUĞU

5. BÖLÜM: Abim ve Ablam

ZEHİRLİ KUĞU
21.02.2024

Bölüm 5: Abim ve Ablam

"Karşı cinsten iki kişi arkadaş olamaz. Ya erkek ona karşı bir duygu besliyordur ya da kız. Kardeş gibiyiz denen çoğu arkadaşlık sonunda ilişkiye dönüşür."

: ̗̀➛ ˗ˏˋ  Into You, Ariana Grande  'ˎ˗

🦢🪷

Sanırım önce kendimle olan sorunlarımı çözmeliydim. Ben aynaya baktığımdan memnun değilsem, başkasının memnun olmasını beklememeliydim.

Belli bir yaştan sonra bu tür takıntılar çoğalmıştı. Hadi lisede daha küçüğüm diyordum ama üniversitenin üçüncü yılındaydım ve seneye üniversite bittiğinde iş hayatına atılacaktım. Ben hiçbir şey için geç kalmak istemiyordum. Âşkımı zamanında yaşamak, gençliğimi güzel geçirmek istiyordum.

Kırk yaşında bulduğum âşkı ne yapacaktım ki ben? Ne işime yarayacaktı? O yaştan sonra ne aynı duyguları ve heyecanı yaşayabilirdim, ne de böyle boş vakitlerim olurdu. Kaybettiğim çok şey olurdu ve farkına vardığımda geç olacağından endişeliydim.

Boyum çok kısa da değildi. Belki bu yüzden ufak bir denge vardı. Yine de bu hiçbir şey ifade etmiyordu. Ben yine mutsuzdum çünkü kusurlarımdan memnun değildim.

Bir süredir Irmak ile konuşmuyordum çünkü nedensizce bana yazmıyordu. Ben de ona yazmama kararı aldım, ilginçti.

Koltuğa uzattığım ayaklarımı topladım. Deniz de birazdan gelecekti, yani umarım. Annem mutfakta uğraşıyordu, ben de Ali Selim ile oturma odasında oturuyordum. Televizyon açıktı ama bir dizinin tekrarı vardı. Zaten o da izlemiyordu. İkimiz de telefona bakıyorduk tabii ama bu göz ucuyla onu izlemediğim anlamına gelmiyordu.

Neyse, saçmalama Beren.

Kumanda bana daha yakın olduğu için aldım. En azından bir şeyler izleyebilirdik. Netflix'i açtım, "Dizi, film izler misin?"

Önce ona söylediğimi anlamadı ama anladığında telefonunu bıraktı ve yerinde toparlandı. "Yani, yurtta pek fırsatım olmuyor ama tatillerde eve dönünce izliyorum." Yurttaki internetin çektiğinden bile şüpheliydim.

"Ne izleyelim?" Filmler ve diziler arasında gidip gelmeye başladım. "İnan, hiç fark etmez." Dudak büzdüm, bana fark ederdi mesela. "Ben korku izleyemem, korkarım. Gerilim izleyemem, gerilirim." Kısa bir an bakıştık, gülecek gibi oldu.

"Konuların amacı zaten duyguları anlatmak olduğu için, bir şey diyemeyeceğim." Ben de güldüm. "Biraz öyle."

"Dark izledin mi?" Başını salladı. "Mükemmeldi." Es geçtim, benim zekam yetmezdi zaten. "Locke & Key?"

"Hayır." Es geçtim. "Ben genelde fantastik izliyorum."

"Olabilir, o da güzel. İzliyorum ben de arada. Game Of Thrones izledin mi?" İzlemiştim, hem de ne izlemek. "Hayatımdan giden, gereksiz bir zaman kaybıydı."

"Neden ya?" Koltukta bana doğru döndü. "Güzeldi bence." Dertli bir şekilde elimdeki kumandayı salladım. "Bence çok saçmaydı, taht Daenerys'in hakkıydı. John'un hakkı falan demeleri çok saçma. En son gelen sakat çocuk tahta geçti, mantığa bak. Taht uğruna ölenlerin kemikleri sızlıyor."

Sesli bir şekilde güldüğünde istemsiz dönüp bir bakış attım. Dudaklarıma ufak bir tebessüm kondu. Bakışlarımı çektim. "Saçmaydı biraz, doğru. Ben de Daenerys'i tahtta görmek isterdim. Şey çok iyiydi bak, finalden önceki bölüm şehrin amına..." Bir anda öksürmeye başladı. Ciğerleri çıkacakmış gibi öksürdüğü için bir anda endişelendim ve kalkıp sehpadaki sürahiden su doldurdum.