Bölüm 14

8 5 22
                                    

Sabah uyandığımda babamın hala yanımda olması beni gülümsetirken. içime dolan huzur ve güven duygusuyla bir garip olmuştum. ben yanımda uyuyan babamı izlerken kapıda duran ışıl bana gülümsedi. ben doğrulurken aniden vücuduma giren ağrı ile acı içinde inledim.  benim inlememle babam uyanmış ve telaşla bana bakmıştı. 

''iyi misin? gece'' dedi endişeyle 

''iyiyim iyiyim sadece ağrı girdi aniden'' dedi

''dikkat etsene kızım'' dedi ayaklanmış bana da yardım etmişti. Birlikte mutfağa giderken kapı çalınca ışıl oraya yönelmiş kapıyı açmıştı. Onun o kapıyı açtığında karşımda Atlas'ı beklerken selimle karşılaşmak iğrenç bir şeydi. Selim elinde bir demet beyaz gülle gülümsüyordu.
Işılın yanından geçerek yanıma gelmişti.
Babamın kolundan çıkıp bana uzattığı buketi aldığım gibi kafasına vurmaya başlamıştım. Canım acıyordu ama şu an düşünecek halde değildim

"Seni adı şerefsiz" Dedim hala kafasına vururken babam acı çektiğimi görerek beni durdurmuştu. Annem de gelmiş beni tutuyordu ışıl ise durmayacağımı bildiği için kenarda beni izliyordu.

"Beni taciz etmeye kalktın iğrenç yaratık" Sesim evin içinde yankılanırken. Babam sinirle ona bakarken hala açık olan kapıdan elinde ilaç poşeti ve çiçeklerle gelen Atlas Selim'i görmesiyle elindekileri ışıla verip Selim'i kendine çevirdiği gibi kafa atmıştı. Selim geriye doğru sarılsa da yıkılmamıştı. Kendine  geldiğinde Atlas'a yumruk atmak için hamle yapmıştı ki babam onun kolundan tutup çevirmişti. Atlas anlamaz gözlerle babama bakarken gülmemek için yanağımın içini Kemirmeye başlamıştım.

"Oğlum siz sofraya geçin ben geliyorum" Diyen babam bu sefer Atlası tamamen şaşırtmıştı. Babam ve selim çıktığı gibi kahkaha atmıştım. Atlas kendine gelerek ışıl dan çiçeği almış bana uzatarak saçlarımdan öpmüştü. En sevdiğin çiçekleri getirmişti. Lale:) beni gerçekten iyi Tanıyordu. Çünkü ona çok güzel öğretmiştim lale sevdiğimi.

babam selimi göndermiş sofraya gelmişti. hiç bir  şey yemek istemiyordum midem bulanıyordu. o yetmezmiş gibi ağrım vardı. oturduğum koltuktan kalkmamla herkesin bakışı bana dönmüştü. 

''kızım nereye'' dedi annem 

''aç değilim anne dinlenmek istiyorum'' dedim am Atlas kontrol için doktora gitmem gerektiğini söylemişti. babam ışıla Atlasa bakıp beni götürmelerini rica etti kendisinin işi varmış. Atlas itiraz etmeden kabul edince ışılla hazırlanmak için odama geçtik. bana yardım ettikten sonra dolabımdan aldığı bir kaç kıyafeti denemiş en son mor bir elbisede karar kılmıştı. aynada kendini süzerken konuştu. 

''babam değişti gece senin kaza geçirmen kaybetme korkusu ve pişmanlık onu değiştirdi yalan söylemeyeceğim ben bu adamı sevdim'' dedi bana dönerken 

''onun kollarında uyumak o kadar güvende hissettiriyor ki ama ben bu duyguyu atlasın kollarında hissettim'' dedim canım sevgilim. 

''yalnız babam damadına oğlum dedi bu da demek oluyor ki elti oluyoruz'' dedi bana sıkıca sarılınca acı içinde inlemiştim o özürler dilerken gülüyordum. sonunda ışılın süslenmesi biterken odadan çıkmıştık. Atlas kapıda bekliyordu. babam ışıla konuşup saçlarından öptüğünde yanımda duran Atlas'a döndüm o arsızca beni süzüyordu. 

"Atlas şöyle bakmayı kes lütfen" Dedim fısıltıyla o da benim gibi fısıldayarak cevap vermişti.

"Nasıl bakıyorum yavrum" Dedi ona şaka mısın bakışlarını gönderirken o alaycı gülümsemeyle diğerlerine döndü.

Sonunda evden çıktığımızda ışıl hastaneye kadar bizimle gelmiş iyi olduğumu öğrenince sevinçle Yalın'ın yanına gitmişti. Geriye ben ve Atlas kalmıştık. Arabaya ilerlerlerken elimi tutu. Bu hareketi hoşuma gitmişti. Kapımı açarak bana yardım ettiğinde emniyet kemerimi kendi takmıştı. Yüzü yüzüme çok yakındı dudakları tek bir hareketle dudaklarıma temas edecekti ki ağzımı açmaya cesaretim yoktu. Ama o konuşmak yerine dudaklarını dudaklarıma bastırmış kibarca öpmüştü beni. Bir eli yanağımı okşarken diğeri sol elimi sıkıca tutmuştu. Öpüşmemizin derinleşmesine izin vermeden geri çekildi. Geri çekilirken kurduğu cümle gözlerimi doldurmuştu.

AMOR (GECE & ATLAS)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin