Bölüm 25

0 0 0
                                    

Beni eve bırakıp gitmeyi düşünen atlasa annem müsaade etmemiş birlikte bi kahve içmek için ısrar edince Atlas da hem babamla konuşacağını hem de annemi kırmamak için kabul etmişti.

Şimdi ise babamla terasta oturmuş sohbet ediyordu. Ben ve annem mutfağı toparlıyorduk. Yarın akşam yemek yenecekti. Herkesi davet etmesini isteyecektim buna aras ve ada da dâhil. Kahveden sonra Atlas eve gideceğini söyleyerek bizimkilerle vedalaşmıştı. Ben de kapıya kadar ona eşlik etmiştim. Ayakkabılarını giyinirken bakışlarım ondaydı.

"Yavrum arkadaşımın nişanı içinde babana söyledim sözden sonra gideceğiz baban biraz sorun çıkardı ama hallettim" Dedi doğrulurken bana göz kırptığında gülümsedim. Şimdi hazırlık yapacaktım yani çünki sözün ertesi günü gidecektik. İzmir'e. Atlas saçlarımdan öpmüştü.

"Yarın görüşürüz yavrum" Dedi onun gitmesiyle ben de içeri girmiştim. Babam kaşları çatık içeri girdiğinde şaşırmıştım. Neden sinirlenmişti acaba?

"Neler oluyor" Dedim kollarımı göğsümde bağlayıp kapıya yaslanırken

"Atlas söyledi sözden hemen sonra gidecekmişsiniz nasıl olacak bilmiyorum Atlas iyi çocuk ama seni onunla göndermek -" Diyordu ki sözünü kestim.

"Senin olmadığın zamanda Atlas vardı benim yanımda üstelik o ima ettiğin şeye gelince atlasa güvenipte bana güvenmekte sıkıntı yaşıyorsun" Dedim kollarımı serbest bıraktım.

"Kızım ben öyle demek istemedim" Dedi bana açıklama yapmaya yeltendiğinde dinlemeden odama gitmiştim. Kapımı kitleyip duşa girdiğim. Birazdan denizin yanına gidecektim. Çoktandır görüşmüyorum. Biraz kafa dağıtmak ikimiz içinde iyi olacaktı. Ilık rahatlatıcı duşun ardından hazırlanmıştım. Yanımda kıyafet alma düşüncesini yok ederken telefonumla cüzdanımı almıştım. Odadan çıktığımda babam beni karşılamıştı. Mahçup bir şekilde bana bakıyordu.

"Kızım ben uzun süre sonra sizi kazanmışken şimdi kaybetmek istemiyorum benim demek istediğim başınıza bir şey gelmesiydi" Dedi tamam neyse sıkıntı yapmak istemiyorum istemeden önce yanıma gelince sarılmıştı bana. Ona karşılık vermiş bu gece denizde kalacağımı söylemiştim. Tabi ki buna kolay kolay izin vermezdi ama hem ışılın geleceğini hem de Beril yengenin bizi çağırdığını söylemiştim. O da kabul etmiş bir şey dememişti...

Sonunda denizin yanına gelmiştim. Güneş gözden kaybolmuş gökyüzü kendini karanlığa bırakmıştı. Denizle atıştıracak bir şey hazırlamış içecek bir şeyler koymuştuk. İkimizde sarhoş olmayı hedeflemiştik. Ona olayları anlatırken kendi bana rakı dolduruyordu. Bardağı alıp bir yudum aldım.

"Artık sonunda evleniyoruz darısı size" Dedim bardağı kaldırırken  o ise bana gülmüş bardakları  tokuşturduk

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Artık sonunda evleniyoruz darısı size" Dedim bardağı kaldırırken  o ise bana gülmüş bardakları  tokuşturduk.

"Ben de esraya evlenme teklifi edecem" Dediğinde O'nun adına o kadar mutlu oldum ki elimdeki rakı bardağını kenara koydum ve ona sıkıca sarıldım. O da mutlu olmayı çok hak ediyordu.. .
Kısa sürede ikimizde sarhoş olmuştuk. Kendime votka doldururken telefonum çalmış yaptığım için denize devredip telefonumu aramaya koyulmuştum. Sonunda bulduğumda açmıştım telefonu.

AMOR (GECE & ATLAS)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin