"Atlas sevgilim neler oluyor" Dedim korkarak
"Kalk gidiyoruz" Dedi ben ne olduğunu anlamadan kolumdan tutup çıkışa doğru götürdü. Ceketlerimizi alıp arabaya ilerlerken beni arkasında sürüklüyordu. Kolumu elinden çektim.
"Ya ne olduğunu söyleyecek misin atlas" Dedim sinirle. Telefonu çıkartıp bana uzattı sinirle
"Al bak ne oldu? Bana bunu nasıl yaparsın gece ben seni kaybetmekten korkarken ben bana bunu nasıl yaparsın" Dedi
Bu gün spor salonunda selim yanağımdan öperken çekilmiş bir fotoğraf vardı. Yüzüm tam gözükmüyordu ama diğer fotoğrafta ben gülüyordum kendimde beni belimden tutmuştu. Gözlerim dolarken
"Açıklayabilirim atlas-" Dedim akan yaşıma baktı sonra gözlerimle buluştu gözleri.
"Ya sen neyi açıklayacaksın neden doğru değil bu demiyorsun neden montaj demiyorsun neden" Dedi bağırırken gitmeye yeltendiğinde koluna yapıştım. İkimizde kırgın ve öfkeliydik. Bu olmuştu fakat sandığı gibi değildi.
"Atlas dinle lütfen düşündüğün gibi değil ben sana ihanet etmedim"
"Bitti bundan sonra karşıma sakın çıkma" karşısında salya sümük ağlarken gözlerini ele geçirmiş öfke ve sinir ben ne dersem diyeyim inanmayacaktı.
"Atlas bana bunu yapamazsın beni yine bırakamazsın bu sefer olmaz hayır" Elinden tutmuş gitmesine izin vermiyorum. Karanlık gökyüzünde hafiften belli olan kara bulutlar da benimle birlikte ağlamaya başlamıştı.
Atlas elini elimden kurtardığında hala kendi kendime fısıldıyordum.
Atlas arabaya biniyordu ki dönüp bana bakmıştı. Yağmur altında ağlayan bana bakıyordu. Tekrar akacağını bilsem de sildim göz yaşımı. Bana güvenmiyordu. Bana güvenmiyorsa bu ilişkiye de gerek yoktu. Sevgi aşk yetmiyordu her zaman ilişkide. onunda gözlerinde akmayı bekleyen yaşlara takıldı gözlerim.
"Gerçekleri öğrendiğinde çok pişman olacaksın ama geri geldiğinde ben olmayacağım bu sefer sana dönen bir gece olmayacak " Dedim ve arkamı dönüp yağmurun altında yürümeye başladım. Eve gitmek istemiyordum. Gidecek yerim yoktu. Deniz annesiyle sıkıntı yaşadığı için oraya gitmem doğru olmazdı eve gitsem bir sürü sorgu sual olurdu. Benim ondan başka kimsem olduğunu bir kez daha anlamıştım. O gitmişti beni bırakıp yine gitmişti. Kaç defa beni terk edecekti. Başımın dönmesiyle durup duvara tutundum. Ne olurdu her şey lisede olduğu gibi dertsiz tasasız olsaydı. İkimizde genç olsak da birbirimize güvenimiz tamdı.
##
Mahalleden çıktığımdan beri beni takip eden Mustafa beni delirtmeye yetişmişti. Ha bire evlenmek istediğini söylüyordu. Okula girip kurtulacağımı sansam da öyle olmamış peşinden gelmişti. Kolundan tutup kendine çevirdi.
"Mustafa bırak beni"
"Seni sevdiğimi söylüyorum sen arkanı dönüp gidiyorsun gece" Dediğinde ona göz devirmiş kolumu elinden çekmeye çalışmıştım. O ise kolumu daha sıkı tutmuştu.
"Ah! Bırak artık kolumu canımı acıtıyorsun" Dedim tekrar kolumu kurtarmak için çekecektim ki müsaade etmedi.
"Biz seninle konuşacağımızı konuştuk daha konuşacak bir şey kalmadı şimdi bırak beni"
Dedim sinirle
"Kandırma kendini gece sen de beni seviyorsun" Dedi ısrarla o sırada Atlas okula giriş yapmıştı. Motorundan indiğinde kaskı çıkarıp sinirle bize baktı. Bakışları beni bulduğunda kaskı motorun üzerine bırakıp yanıma gelmişti. Mustafa'nın kolunu çekmek için hamle yapacaktı ki Mustafa'nın ona sert bir yumruk atması bir olmuştu. Ben gelişen anı olayla yere düşerken güvenlik gelmiş ve almıştı Mustafa'yı. Atlas bana yardım edip kaldırdığında üzerini silkeleyip Atlas'ın kızaran yüzüne baktım. Gözünün hemen altında olan kızarıklık bir kaç saatte mora dönerdi. Bunu biliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AMOR (GECE & ATLAS)
Novela JuvenilYıllar önce birleşmiş iki kalpten ne beklenir ki??? Hala birini seven iki kalp vazgeçebilir mi birbirinden ??? Sanırım bu sorunun cevabını hepimiz biliyoruz Amor: aşırı sevgi ve bağlılık duygusu.aşk..
