Bölüm 25

175 17 43
                                    

"Sendin çünkü. Orada bir eksik sendin. En gerekli, en gerekliiii... Engerek! Engerek bu kız. Yılan ya. Sinsi!"

Başını sallayıp bacak bacak üstüne atıyor Betüş'üm; sonra da çok, çok çok kötü bir yılan taklidi yapıyor. Evlerden ırak. "Tıssss... Yarına kalsa da yanına kalmaz balım, meraklanma hiç."

Bir anda vazgeçiyorum, taklitten dolay değil ama işte of! "Ay isterse yatıya kalsın, beni hiiiç ilgilendirmiyor." Yalan demeyelim de temenni diyelim. Beni hiç ilgilendirmesin isterdim. Oy! Biraz kahve içmeye karar veriyorum, kahve iyidir.

"Aynen aynen."

Korkuyla sesin sahibine çeviriyorum kafamı, Andaç? Betül? İhanet? Hiç destur bile almadan gelip Betüş'ümü öpüp yanına oturuyor bir de. Oldu paşam!

"Bu nereden çıktı?"

Konuşmadan önce güya ben masumum diyerek elini kaldırıyor Betül Hanım, asıl buna aynen aynen.

"Valla ben KKK için çağırmıştım çiçeğim, ama sen birden konuyu ne yaptın ne ettin yine oraya getirdin. Doğal olarak."

Kaşlarım çatılıyor, "KKK ne be?"

"Kemal Kriz Kurulu. Bilmem farkında mısın geçtiğimiz günlerde nur topu gibi bir sorunumuz daha olmuştu. Baya yakın bir arkadaşımız olan Kemal sana aşık ve sen de ona hiç aşık değilsin hani? Ben bugün onu bir konuşuruz diye düşünmüştüm." Ya da manitanı özlemiştin... Dün görüşmemiş gibi. Gözlerim kendiliğinden devriliyor, ben bir şey yapmıyorum.

"Aşk olsun, ben yabancı mıyım baldız? Oğuz'u sevmende ne ayıp var ki? Adam da seni seviyor zaten." Baldız, maldız, Oğuz da sana aşık falan diyerek gönlümü alabileceğini mi sanıyor acaba? Doğru sanmış ama bu seferlik konu hassas brocum. Bir hışım Betül'e dönüyorum,

"Ya her şeyi mi söyledin?" Adam çıktı dedik diye hemen inanıldı mı? Ben gaza gelmişimdir o an canım, erkeklerden adam çıktığı nerede görülmüş? İnsanın her şeyi söylenir mi?

"Evet, söyledim. Ama neden söyledim? Çünkü artık bizim takımda. Değil mi aşkım?"

Hayır! "Nerden bizim takımımızda oluyormuş canım?" Kim çıkarıyor bunları?

"Allah Allah! Başka takımlı olmadım ki ben hiç. Hepimiz Beşiktaş işte." Al buyur. Takıma aldığı adama bak, bir an, kısa bir an Betüş bile hayal kırıklığı içinde bakıyor sevgilisine ama hızlı toparlıyor. Asla indirmez kuyruğu.

"Feriperi'm, unutma ki en iyi transfer rakip takımın oyuncusundan yapılır. Neden? Çünkü içeriyi biliyor. Sen bana, eş başkanına güven." Elini de kalbine falan götürüyor, Andaç'a aşık kalbine. Yersen.

"Hasbinallah!" diyen de ben değil Andaç oluyor. Müthiş transfer gerçekten, şimdiden bir gol yazıldı bile. Karşı takımın hanesine.

İkimizi de sakinleştirmek için ellerini kollarını havaya kaldırıp muhtemelen son kozunu oynuyor, eş başkanım. "Oğuz, Andaç'ı aramış hem."

İşte bu bir game changerdır. "Nasıl?"

Bakışlarım Andaç'ı buluyor hızla. Kollarını birbirine bağlayıp o çok bilmiş suratıyla geriye yaslanıyor, kaktüs seni! Konuş çabuk. Daha ben ağzımı açamadan Betüş'üm duruma el atıyor. Gerçekten el atıyor, çimdikliyor çocuğu. Ah mah dese de dökülmeye başlıyor Andaç. Ha şöyle!

"Sürekli arıyor hem de. Bezdim artık. Yanlış anlamışsın, kızla alakası kalmamış. Ziyarete gelmiş sadece, ekiple o da. O sik- yani işte talihsiz kaza yüzünden atlayıp gelemiyormuş da. Bir konuşsana kızım çocukla, merhametsiz misin sen sakat adamı kıvrandırıyorsun?"

Güneşli Günler (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin