Ay merhabalar merhabalar :D Profilimde ki Harry kurgum olan Skin'i okursanız sevinirim. Bana ulaşmak için Instagram hesabımı takip edebilirsiniz [@rihfectt] Yazım hatalarım varsa kusura bakmayın bölüme geçebilirsiniz.
Dinleyin: Rihanna – Final Goodbye [Şarkı bittiği zaman tekrar açmanızı tavsiye ederim.]
****
Sert rüzgâr saçlarımı uçuştururken derin bir iç çektim ve gözlerimi denizden ayırmak ve düşüncelerimden arınmak istercesine kapadım. Denizin rahatlatıcı mayhoş kokusu burnuma dolarken esen rüzgârdan dolayı bedenim titrediği sırada arabamdan gelen kısık sesle şarkıya gözlerimi açmadan eşlik etmeye başladım.
So this is how the story ends (Rihanna – Goodbye)
Yani hikâye böyle sona erdi
When love is gone you cant pretend
Aşk gittiğinde sen numara yapamazsın
Alayla sırıtıp başımı iki yana salladıktan sonra derin bir nefes alarak şarkıya devam ettim.
No matter who else I give my heart to
Kalbime kime verdiğim önemli değil
Theres a part of it that still belongs to you
Onda hala sana ait olan bir yer var
Böyle bir ortamda ağlamamak elde değilken ben şaşırtılacak bir biçimde ağlamıyor aksine ağlanacak halime gülüyordum. Elbisemin ucuyla oynamaya başladığımda arka planda devam eden şarkıya kulak vererek düşünmemeye çalıştım. Ama her seferinde başarısız oluyordum.
Bazı şeyler bitmişti ve Zayn tekrar hayatıma girerek her şeyi yokuşa sürüyordu. Ne yapacağımı bilmiyor, kestiremiyordum. Onun tutarsız ve dengesiz davranışları benimde davranışlarımı değiştirmişti. Ne yapacağımı nasıl hareket edeceğimi oldukça iyi bir şekilde bilirdim ama Zayn tekrar hayatıma girerek bunu alt-üst etmişti.
Elinde olmadan beni karanlığına çekiyor ve benliğimi değiştirmeye çalışıyordu. Onun gibi oluyordum ve ben bunu istemiyordum.
Yapmam gerekeni biliyordum. Zayn artık hayatımdan çıkmıştı. Ve ben onu tekrar hayatıma almazdım, alamazdım. Yolun sonuna gelmiştik ve bazı şeylerin bitmesi, eskisi gibi hayatımıza devam etmemiz gerekti. Bu yüzden telefonumu elime alırken aklımda ki veda konuşmasını toparladım ve telefonun kilidini açtıktan sonra telefona girip ezberimde ki numarayı tuşladım. Parmağım yeşil ahizeye gittikten sonra telefonu kulağıma yaklaştırıp açılmasını bekledim. Kısa bir süre sonra telefon açıldığında sesini duydum. Gözlerimi kapatıp akmaması için savaş verdiğim gözyaşını geri iterek titreyen sesle konuştum.
''Zayn, eğer müsaitsen her zaman ki sahildeyim. Seninle konuşmam gerek. ''
''Önemli bir işim vardı ama siktir et sesin iyi gelmiyor. Olabildiğince hızlı geleceğim. En geç yirmi dakika içinde oradayım güzelim. ''
''Peki.''
Aramayı sonlandırıp telefonu tuttuğum elimi kucağıma koyduktan sonra onu beklemeye başladım.
Bu sırada ona söyleyeceğim şeyleri aklımda toparlıyordum. Birilerine veda etmekten ve onlara veda konuşması yapmaktan nefret ederdim. Hatta hayatım boyunca hemen-hemen her zaman veda konuşmalarından kaçınmıştım. Ama yine bir kuralımı çiğneyerek ilkimi gerçekleştirecektim. Hayatımın en önemli adamlarından biri son kez veda konuşmasını hak ediyordu bence.