Profilimde ki Harry kurgum olan Skin'i okursanız sevinirim.
****
Kollarım arasına her gün bir adet Zayn Malik bariz dövülmüş bir şekilde düşmüyordu. Üstelik yüzü neredeyse tanınmaz halde, vücudunun dokunduğum yerleri ise morarmış veya morarmaya yüz tutmuştu. Güçlükle bana bir şekilde destek verip yerden kalkmış, onu kollarım arasında salona taşımama yardım etmişti. Şimdi salonumda ki koltukta yarı çıplak onu pansuman yapmama izin verirken, uzun kirpikleri dikkatimi dağıtıyordu. İç çekip kaşında ki kanı temizlerken konuştu.
''Seni uyandırdım mı?''
''Hayır uyandırmadın.''
Sakince onu cevaplayıp kan olmuş pamuğu kaşından çektim. Gerçekten yüzü feci bir haldeydi ve onu kim dövdüyse, sağlam dövmüştü. Nedense onu hep böyle görmek istemiştim ancak tam şuan içim biraz acımıştı. Şişmiş gözünü daha fazla açık tutmayıp kapatırken sigara kokan nefesini yüzüme doğru üfledi. Hiçbir tepki vermeden soğuk bir tonda sordum.
''Bunu sana kim yaptı?''
''Ne?''
Aniden gözlerini açıp bana şaşkınca baktığında, kendini savunacağını anlamıştım. Muhtemelen ilk diyeceği şey 'sen birde kavga ettiğim kişiyi gör' olacaktı.
''Sen asıl dayak yiyen tarafı görmedin güzelim.''
Kıkırdadım.
''Ya tabii kesin öyledir.''
''Lucy beni delirt... Ah!''
Kaşına bastırdığım pamukla acıyla inleyip geriye doğru yaslandığında ona göz devirdim. Konuşmak yerine şurada sessiz sakin dursa işimi hemen bitirseydim? Ama Zayn ve konuşmaya başlayınca susmak, imkansızdı.
Sakin kalmaya çalışarak neredeyse temizlemiş ve pansumanını bitirmiş olduğum yüzüne baktım. Kimle kavga ettiyse konu ciddi bir konu ve kavga gerçekten baya çekişmeli geçmiş gibiydi. Öyle ki kollarım arasına düşüp yerde birkaç dakika hareketsiz kalması, onun öldüğünü düşünmeme yol açmıştı. Korkuyla nabzını kontrol edip nefes aldığını görünce istemsizce ona sarılmıştım. Ne yaparsa yapayım onu sonsuza dek kaybetmekten korkuyordum ve bu durum kendimden nefret etmeme yol açıyordu.
''Senin için yapamayacağım hiçbir şey yok Lucy.''
Bakışlarım ona ulaştığında bakışlarında ki acıyı görmüştüm. Hiçbir tepki vermeden öylece onu izlerken patlamış olan dudağını güçlükle yaladı. Bunu yapması canını acıtmış olacak ki yüzünü buruşturup güçlükle dikleşti. Dövmelerin kapladığı teninde ki morluklar kendini gerçekten belli ediyor, acı çektiğini gizleme gereği duymuyordu.
''Şu halime baksana her ne olursa olsun bu halde kimsenin karşısına çıkmam ben, bunu sende biliyorsun. Herkesten saklanıp bu izler geçene kadar piyasa olurdum ama sen, hiçbir şeyi gizlemediğim tek kişisin.''
''Bunu sana kim yaptı?''
Alakasız soruma karşılık iç çekmeyi tercih etmişti. Ona karşı ördüğüm duvarların sinirini bozduğunu ve artık gerçekten canını acıttığını biliyordum ancak başka çarem yoktu. Başını iki yana sallayıp acınası bir ses tonuyla konuştuğu sırada onu sakince dinlemeye devam ettim.
''Kimin yaptığı önemli değil Lucy. Senden tek istediğim şey beni artık o yaralı kalbinden uzak tutma çünkü bende yaralıyım. Bırak yaralarımızı beraber iyileştirelim Lucy, lütfen.''