36

55 9 20
                                    


Ahjussi ile güzel bir uyku çekmiştik. Dünkü karakol işlerinden sonra sevişmek, birbirimizde dinlenmek çok iyi gelmişti. Şimdi ise konuşma zamanıydı. Her şeyi nereden biliyordu?

Karakoldan ayrıldıktan ve herkesi evlere dağıttıktan sonra arabada onun kucağına oturmuştum ve öpüşmeye başlamıştık. Hiçbir şey konuşamadan da eve gelip en sert seksimizi gerçekleştirmiştik. Güzeldi doğrusu. Zaten ahjussim ile her şey çok güzeldi.

Şimdi yanımda uyuyordu. Sadece üstümde onun kıyafeti vardı, onun ise altında eşofman vardı. Tanrım! Kaslı bedeni! Ağzımın suyu akıyordu resmen. Elimi karnında gezdirmiştim. Dudağımı ısırmaktan kendimi alıkoyamıyordum. Biraz daha sevişip sonra konuşabilirdik aslında.

Onu uyandırmadan sırt üstü yatmasını sağlamıştım. Yavaşça kalkıp tam penisinin üzerine oturmuştum. Yavaş yavaş sürtünmeye başlamıştım. "Yoongii!" Adını tahrik edici bir ses tonuyla söylüyordum.

Kalçamı ona bastırırken eğilmiş ve yanaklarını okşamıştım. "Ahjussiiim." Uyanmıştı sonunda. Gözlerini açmadan gülümsemiş ve yanağındaki ellerimi tutmuştu. "Bebeğiim."

"Bebeğin oyun oynamak istiyor ahjussi."

* !smut içerir!

Kucağıma oturmuş bir Jimin ile uyanmayı beklemiyordum. Hem de bana tatlı tatlı bakan ve adımı söyleyen bir Jimin'i hiç beklemiyordum. "Bebeğin oyun oynamak istiyor ahjussi."

Üzerinde benim kıyafetimle çok çekici görünüyordu. Çıplak olan bacaklarını elimle okşarken gülümsemiştim. "Sana da günaydın güzelim."

"Günaydın sevgilim. Hadi sabahımıza güzel başlayalım." Üzerime eğilip dudaklarıma bastırmıştı kendini. Kalçasını da sürtüp durmaya devam ederken ellerimle okşuyordum.

Öpüşmemizi kesip kendini geriye almış ve bacaklarımın üzerine oturmuştu. Altımdaki eşofmanı yavaşça çekmişti. "Ahjussi şey, bir pozisyon denesek?" Yanakları kırmızı kırmızı olmuştu hemen. Hem çok utangaç hem de çok arsızdı, bayılıyordum. "Deneyelim güzelim."

Bana gülümsemişti ama git gide kızarıyor gibiydi. Kalkıp bana arkasını dönmüş ve kelimenin tam anlamıyla yüzüme oturmuştu. Siktir! Şimdi onu her şeyiyle yiyip yutacaktım. "Şey, eğer istemezsen- ah Yoongi!" Bir saniye bile durmamıştım. Kalçasının tadına iyice varmak istiyordum. Mmmh! Lezizdi.

*

Ahjussi diliyle beni beceriyordu resmen. Dudaklarımın arasındaki penisi de ağzımı hallederken ben deliriyordum. Keşke bu pozisyonu önceden de deneseydik. Penisini her şeyiyle yiyip yutmuştum ve cidden sadece bununla bile yorulmuştum. Kalçamdaki dil darbeleri beni deli edecekti. "Ahjussi!" Benim seslenmem ile durmuştu hemen. "Kucak, kucak istiyorum." Biraz bebeklenip nazlanma zamanıydı.

Yüzünden kalkıp sıyırdığı tişörtümü düzeltmiştim. Kendi altındakilerden tamamen kurtulup ayağa kalkmıştı. "Demek benim bebeğim kucak istiyor." Tutup tamamen yatırmıştı beni. Tişörtümü kaldırıp başını içeriye sokmuştu. Göğüs uçlarım onun ısırıklarıyla kıpkırmızı olmuş olmalıydı. Saçları elimin altındayken inliyordum.

"Ah, bayılıyorum bebeğim sana." Başını tişörtümden çıkarıp dudaklarını ısırmıştı bana bakarken. Tişörtümden kurtulmuş ve bileklerimi tutup başımın üzerinde birleştirmişti. "Neden bağlamıyorsun? Tıpkı ilk birlikteliğimiz gibi." Gülmüştü ve dolabına gidip kravatlarından ikisini almıştı bu kez. "Daha ileriye gitmeye ne dersin?"

Önce bileklerimi nazikçe bağlamıştı, sonra ise gözlerimi. Nefes alışverişim sıklaşmıştı. "Ahjussi."

"Bebeğim." Beni belimden çekip sertçe girmişti içime. Attığım çığlık ile delirecek gibi hissetmiştim. Tamamını alıyordum her seferinde ve yine her seferinde hassas noktada vuruyordu. Sonra birden çıkmıştı tamamen. Ellerini de çekmişti üzerimden. Varlığını hissedebiliyordum ama nerede ve ne yapıyor kestiremiyordum. "Yoongi."

draw of our kiss | yoonmin ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin