uuuuupuzun bir bölümmm
#######
Sonunda kolum iyileşmişti ve alçı çıkarılmıştı. Hastaneye gittiğimde çok şanslı(!) olduğum için Jimin'in izinli olduğu güne denk gelmiştim. Bu sebeple yine başka bir doktor ilgilenmişti. Kolum iyice iyileşmişti ve artık rahatça kullanabilirdim.
Kaza yapmadan önce yazdığım mektubumu tekrar gözden geçirmiştim ve göndermeye hazırlanıyordum. Jimin'in kesinlikle izinli olmadığına emin olduğum bir günde gönderecektim.
Heyecanlı ve bir o kadar da gergindim. Umuyordum ki iyice düşünür ve bir karara varırdı.
*
Çok yorulmuş ve eve gidiyordum. Hoseok hyung eski bir arkadaşıyla buluşmaya gitmişti. Seokjin ve Namjoon hyung ise ne yapıyor bilmiyordum fakat eve girmemle öğrenmiş bulunmuştum. "Ah! Özür dilerim!" Onlara bakmadan kendimi odama atmıştım. Tanrım! Gerçekten salonun ortasında yiyişmeseler olmaz mıydı?
Ahjussi aklıma gelmişti o an. Biz de o koltukta çok güzel yiyişmiştik. Yatağımda çok güzel sevişmiştik. Yine olsun istiyordum. Dokunuşları bedenimin en büyük ihtiyaçlarındandı. "Jimin! Erken gelmişsin bebeğim!" İçeri giren ve üstü başı darmadağınık olan Seokjin hyunga gülerek bakmıştım. "Tamam hyung, ben Taemin'e gidiyorum. Siz yiyişebilirsiniz!"
Kıkırdamış ve çantamı almıştım. "Ah hayır bebeğim! Sadece anlık oldu işte. Bir yere gitme." Fakat kapı eşiğine dayanmış Namjoon hyung, Seokjin hyungu keserken yeniden aktiviteye geçeceğinin sinyalini veriyordu. "Bundan emin değilim hyung." Ben gülmemek için kendimi sıkarken Namjoon hyung gülmüştü. "Jinnie, belki de bir geceliğine otele gitmeliyiz hm?"
"Pekala hyung, ben kesinlikle sizi yalnız bırakıyorum." Çantamı kapıp tekrar çıkmıştım evden. Yiyişmelerini görmek ya da duymak istemiyordum. Ama ahjussi ile aynılarını yapmak istiyordum. Tanrım! Ne düşünüyorum ben böyle?
"Alo? Taemin? Şey, müsaitsen yanına gelebilir miyim?" Taemin'den olumlu bir yanıt almak istiyordum ama ne yazık ki beni reddetmişti. "Jimin çok özür dilerim ama biliyorsun Minho'nun izninin son günü ve evde olmayacağım."
"Ah, doğru haklısın." Taemin benden yüz kere özür dilemişti. Her neyse, sonuç olarak şu an gidecek bir yer bulmalıydım. Keşke gidebileceğim yer ahjussinin kollarının arası olsaydı, keşke o şansımı kaybetmeseydim.
*
Sabaha mutlulukla uyanmıştım. Yapılmasını istediğim çiçek evime ulaşmıştı. Bizzat kendim vermek istesem de bundan vazgeçmiş ve personellerimden biri ile göndermiştim.
Sakin olmalıydım, sorun yoktu. Sadece mektupta hayatımdan bahsetmiş ve onun hakkındaki duygularımı betimlemiştim. Sonunda ise bir soru vardı. İşte o soru her şeyi belirleyecekti. Umuyordum ki olumlu bir yanıt olurdu.
Şirkete varınca karşıdan karşıya geçen Jimin'i görmüştüm. Elinde tuttuğu çikolatayı yerken çok sevimli görünüyordu. Yanakları sincabı andırıyor ve düşünceli yüzü çok tatlı görünüyordu. Arabadan inerken onun gidişini izlemiştim. Girince çiçekleri alacaktı, mektubumu okuyacaktı. Üç gün sabretmeliydim sadece. Sonrasının da iyi olacağını umuyordum.
*
Hastaneye çikolata yiyerek girmem yeni stajyerleri güldürmüştü. Onlara gülümsedikten sonra odaya doğru ilerliyordum ki Doktor Bang beni durdurmuştu. "Jimin, bugünkü randevular ile ilgili bir karışıklık olmuş. Sistemle ilgili bir sıkıntı var sanıyorum. Düzeltilince sana haber vereceğim tamam mı?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
draw of our kiss | yoonmin ✔️
Fanfiction𝘋𝘳𝘢𝘸 𝘰𝘧 𝘖𝘶𝘳 𝘒𝘪𝘴𝘴 𝘣𝘺 𝘔𝘢𝘳𝘪𝘢 𝘠𝘰𝘶𝘳 𝘬𝘪𝘴𝘴 𝘣𝘢𝘣𝘺 𝘠𝘰𝘶𝘳 𝘬𝘪𝘴𝘴 𝘪𝘴 𝘬𝘪𝘴𝘴 𝘰𝘧 𝘮𝘺 𝘭𝘪𝘧𝘦 𝘠𝘰𝘶 𝘣𝘢𝘣𝘺, 𝘺𝘰𝘶 𝘢𝘳𝘦 𝘭𝘰𝘷𝘦 𝘰𝘧 𝘮𝘺 𝘭𝘪𝘧𝘦 ####### Jimin, yedi ay bakışma ve iki gün buluşma sonrası Yoon...