"Ve bir polisin düşeceği en büyük hata budur."
"Duygular, göz önünde dönüp dolaşan gerçekleri perdeler, gizler..."
"O ne demek şimdi? Bayılıyorsun gizem yaratmaya." dedi Kenan göz devirerek
"Bak şu tahtaya" dedi Giray Kenan bakışlarını tahtaya yönlendirdiğinde Selim de elinde poşetle içeri girmişti. "Tostlar geldi amirim" dedi dümdüz bir sesle.
Tahtada Kenan'ın daha önce görmediği isimler vardı.
"Kim bunlar?"
"Hani sormuştun ya, neden cinayet büro ile ortak çalışmıyoruz diye.Hah, işte bu yüzden."
"Yani, kim bunlar?" dedi Kenan yeniden. Giray tostundan bir ısırık aldı. "Ye hadi soğutma."
"Soruma cevap bekliyorum."
"Sen Kenan Kayasın. Tanıdığım en iyi polis memurusun.Kendin çöz" dedi Giray.
"Benim kaçırıldığımı nereden biliyordun?"
"Benim de kendime göre haber ağlarım var."
"Bir sorumu da dolandırmadan cevaplasan mı?"
"Eski haline döndürmeye çalışıyorum seni. Eski gözü kara Kenan'a. Mantığını, Zekasını kullanabilen Kenana. "
"Ben eski Kenanım zaten" dedi Kenan.
"Öyle mi?!" diye yükseldi Giray. "Benim tanıdığım Kenan bu Lider'in tek meziyetinin çocuk kaçırma ve organ ticareti olmadığını bilebilecek kadar akıllı bir adamdı."
Kenan hiçbir şey dememişti. Aksine tostunu yemeye devam etti. Girayın sinirlerini bozmayı amaçlıyordu, başarıyordu da.
"Susma, sen susunca ben çok işkilleniyorum" dedi Giray.
"Sen benim sorularıma cevap ver, ben de seninkilere."
"Anlaştık."
"Kim bunlar?"
Giray önünde duran masadaki fotoğraf yığınını eline aldı. Tek tek isimlerin yanına yapıştırırken isimleri söylüyordu.
"Azra Güneş 5 yaşında"
"Aylin Taşdelen 8 yaşında"
Kaç dakika olduğunu bilmese de Giray isimleri bitirene kadar kulaklarının kanadığını hissediyordu Kenan.
"Büronun adı, bu çocuklar yüzünden değişti" dedi Giray.
"Akın denen o pezevenk bu çocukların cinayetlerini örtpas etti çünkü."
"Nasıl ya?" dedi Kenan. "Saçmalama, olmaz öyle bir şey." dedi Kenan. "Hem, öyle olsa neden ölen çocuklar..."
Sorusunu tamamlayamadan cevabını bulmuştu Kenan. "Çünkü o çocukların ortada olmadığını anladığımda bu işin peşini bırakmayacağımı biliyordu. Beni oyuna çekti."
"Bu baban bile olsa, bir allahın kulu seni takip edemez Kenan. Sen işini sağlama almadan iş yapmazsın. Baban asla oraya gideceğinizi bilemezdi.Çünkü sen bile son çare orayı seçtin. Çünkü liderin orayı bulabileceğini tahmin ediyordun."
"Doğru." dedi Kenan. "Uzaktan izlemeleri için adamlar koymuştum evin yakınlarına."
"Sadece o gün" dedi Kenan sesi titrerken. "O gün amcam bana Veyseli almaya gidecekler dediğinde.."
"Korktun, ve Akın'a yerini söyledin değil mi?" dedi Giray.
"İşte bu yüzden kardeşin senin yanında olmalı Kenan. Hiç kimseye güvenemeyiz. Hiç kimseye."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP || VeyKen
Fanfictionİki Kardeşi Ayıran da Birleştiren de Bir Kayıp Hikayesiydi...