Oy vermeyi votelemeyi yıldıza basmayı nasıl söylemeyi tercih ediyorsanız lütfen unutmayın!!!!! 😊❤️
Doktor ve bir hemşire dışarı çıktı"Ölüm saati 5.45" dedi. Hasta yakınlarına yaklaştı." Ne yazıkki hastayı kaybettik. Başınız sağolsun." dedi.
Bir an algılayamadı Asiye. Affetdirmeden gidiyor muydu? Gidemezdi, izin vermiyordu, yapamazdı onu hem Asiye'ye hemde çocuklarına.
Arkadan Nur hanım ve Meva'nın çığlıkları duyuluyordu. Meryem ikisini de sakinleştirmeye çalışıyordu. Kendisi harap iken.
Asiye dayanamadı girdi yoğun bakıma hemşireyi itterek."B-bana kendini affetdirmeden gidemesin Asil bey. Ben amcamı geri çevirdim senin yüzünden."dedi hıçkırarak. Hiçbir sözü fayda etmiyordu. Gerçekten gidiyordu.
Son bir çare Asil'in elini karnına dokundurdu"Çocuklarını hisset kimse için değilse onlar ve benim için yaşa."dediği an monitörden bir ses geldi. Kalp atışı dönmüştü. "Doktor bey hasta hayata geri döndü." diye seslendi hemşire. Doktor ve çıkan hemşire anında içeri girdi.
"Hemen dışarı çıkmanız lazım Asiye hanım."dedi doktor ve kalp mesajına tekrar başladı. Asiye kafa sallayıp çıkıyordu ki bir el güçsüzce onu tutmuştu.
Arkasını döndü Asiye, Asil bilinci kapalı bir şekilde ellini tutmuştu. Sanki bırakmak istemez gibi yaşayacağım sizin için der gibi. Asiye doktora baktı durmak istedi ama doktor çıkmasını işaret etti. Asil'in elinin üstünü öpüp dışarı çıktı.
Asil kalp atışları yavaş yavaş normale döndü. Doktor kontrolleri yapıp dışarı çıktı. Asiye ve Meryem doktorun yanına gelmişti çünkü Kara ailesinin diğer üyeleri bitik haldeydi.
"Asil beyin durumu hala kritik. Daha öncede dediğim gibi 24 saat beklememiz lazım. 3 kurşunun birisi kafasını sıyırmış , diğer ikisi ise kalbini ve omuriliği teğet geçmiş. 2 kurşunu çıkarırken çok zorlandık. Fazla kan kaybetti. Acil kan lazım eğer tanıdığınız aynı kan grubundan biri varsa çağırın. Zaten iki kez kalbi durdu üçüncüyü kaldıramaz." deyip gitti doktor arkasında gözü yaşlı insanlar bırakarak.
Asil'in kan grubuna uyan kişi Kara ve İkra idi. İkisi de kan vermişlerdi. Herkes pür dikkat Asil'in uyanmasını bekliyordu. Yavaştan bıçakçı ailesi, Meryem ve Meva yı eve götürüyorlardı. Asiye'nin kasıklarına hafif hafif ağrılar girmeye başladı bunu farkeden Ayan" Hadi güzelim hamile hamile burada bekleme ağrında başladı farkındayım bir doktora görünüp eve geçelim. Bak daha 1,5 aylık minik bebişleri yormayalım" dedi yumuşak ses tonu ile karnına dokunarak. Asiye ise "Gerek yok iyiyim amcacım. Ben burada durmak istiyorum."dedi itiraz istemeyen bir ses ile.
Bu konuşmayı duyan Miran ağa hem mutlu oldu hemde sinirlendi. Neden Ayan Ağa biliyordu da kendi bilmiyordu. "Demek hamilesin gelin neden bizim haberimiz yok? Kimbilir kimden bu çocuk." deyince Ayan tepesi atmış. Miran ağanın üstüne yürümeye başlamıştı. İşte bu hiç iyi değildi. Ayan ağanın gözlerinde gördüğü bu sinirle kendisini öldürebilirdi diye düşündü Miran ağa. En son Miran ağanın sırtı duvara değince durdular.
Ayan iyice yaklaşıp silahı çıkartıp Miran ağanın alnına dayadı . Asiye ağzından korkuyla bir 'hih' nidası çıktı. "Unutmuş olabilirsin ama ben hatırlatayım Miran ben Bıçakçı aşiretinin ağasıyım. Mardin'inin yarısından çoğu benim. Şunuda unutmuş olabilirsin ben Mardin'nin zalim ağasıyım. Kimseye acımam zalime artı acımam. Bir daha de bakayım yeğenime ne dedin?"dedi. Asiye korkuyla Ayan'nın kolunu tuttu. Ayan öyle bir baktı ki bu öfkeden nasiplenmek istemedi hemen elini Ayan'nın kolundam çekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanlı Toprak +18
Fiksi RemajaKanlı Toprak o gün yemin etti o üç masumun intikamını almaya. 15 yıl önce yaşanan olayların üstüne Asiye ailesi İstanbul'a taşınırken bir kaza geçirirler. 10 yaşındaki Asiye hem annesini hemde hafızasını kaybeder. Her şey Asiye'nin 15 yılın ardınd...