Eski Bir Dost

933 53 10
                                    

Gün boyunca tüm teneffüslerimi Allison'dan kaçarak geçirmiştim. Gün sonunda da kimseye haber vermeden direkt arabama binip eve gelmiştim. Yol boyunca içimde kötü bir his vardı. Eve vardığımda arabamı otoparka park edip arabadan indim. Kapının önüne geldiğimde, her zaman çantamın önüne koyduğum anahtarları almak için elimi çantama soktum. Tanrım. Nerede bu anahtarlar. Hadi ama! Anahtarlarımı bulamıyordum. Düşündüm. Anahtarlarımı çantama koyduğuma çok emindim. Belki annem evdedir umuduyla kapıyı çaldım. Açılmasını bekledim. Ah, tabi ki de evde değildi. Yerdeki kilime baktım. Hiç kilimin altına yedek anahtar koymayı akıl edememiştim ki... Çantamda olmalıydı. Tekrar çantamın ön gözüne baktım yoktu. Belki dalgınlıkla başka bir yerdedir diye çantamı aramaya koyuldum. Birden duyduğum sesle irkildim. ''Bunu mu arıyorsun, Lydia?'' Kafamı sesin geldiği yöne çevirdim. Karşımda yaklaşık 20-25 yaşlarında, daha önce hiç karşılaşmadığım bir adam duruyordu. Elinde de benim anahtarımı sallıyordu. Korkmuştum. Ama yine de kendimden emin bir şekilde konuştum. ''Anahtarlarımın sende ne işi var? Ver şunları bana.'' dedim elimi anahtarlara doğru uzatarak. Geriye doğru gitti ve kafasını iki yana salladı. ''Yanlış hareket, Lydia. Bunları sana geri verecek olsam neden senden alıyım ki?'' dedi alayla. Bir dakika, benim adımı nerden biliyordu? ''Sende kimsin ve benim adımı nereden biliyorsun?'' dedim sorgularcasına. Kafasını başka tarafa doğru çevirdi ve nefesini verdi. ''Sıkılmaya başlıyorum. Ne zaman eğlenceli sorular soracaksın?'' dedi sıkıldığını belli etmek istercesine. ''Sana eğlenceli soru falan sormayacağım. Anahtarlarımı ver ve defol git buradan.'' dedim meydan okurcasına. Gözlerimin içine uzun bir süre baktı ve anahtarları cebine attı. Ardından seri bir hareketle saçımdan çekip beni kapıya yasladı ve bir eliyle de ağzımı kapadı. ''Şimdi Lydia, sana anahtarı vereceğim ve uslu bir kız olup kapıyı açacaksın tamam mı? Eğer yanlış bir hareket yaparsan hiç şüphe etmem seni öldürürüm. Elimi ağzından çekeceğim ve sende çığlık atmayacaksın. Uslu uslu kapıyı açacaksın ve birlikte içeri gireceğiz, tamam mı?'' dedi fısıltıyla. Canımı yakıyordu. Şu an saçımı gerçekten sağlam bir şekilde yolduğuna emindim. Gözümden akan bir damla yaşa engel olamadım. Ve onaylarcasına az çok kafamı salladım. ''Tamamdır. Unutma yanlış hareketinde tereddüt bile etmem seni öldürürüm.'' dedi ve elini yavaşça ağzımdan çekti. Anahtarları  cebinden çıkarıp bana uzattı. Anahtarın soğukluğunu elimde hissettim. Titreyen ellerime hakim olmaya çalışarak anahtarı kapının deliğine sokmaya çalıştım. İtaat eden kız olmak istemiyordum ama şu an başka çarem yok gibi görünüyordu. Kapıyı açtım ve ardından saçımdaki eli gevşeyip beni içeri doğru itti. Arkamdan kapıyı kapattı ve kilitlemeye başladı. Fırsattan istifade gözüme bir biblo kestirdim. Üzgünüm anne ama bu bibloyu kırmak zorundayım. Seri bir şekilde bibloyu alıp kafasına doğru savurduğum sırada bileğimi yakaladı ve sıkmaya başladı. Bileğimin acısıyla bibloyu yere bıraktım ve biblo parçalara ayrıldı. ''Kimsin sen?'' dedim ağlamaklı sesimle. Gözlerimin içine şefkatli bir şekilde baktı ve bir an yumuşadığını düşündüm. Ardından suratını sert bir ifade aldı ve korkutucu bir şekilde gülümsedi. ''Banshee'leri hiç sevmeyen biriyim, Lydia.'' dedi ve kafamı tutup duvara çarptırdı. Sonrası karanlık...

-----------------------

STILES'IN AĞZINDAN 

''Scott, Lydia'dan haber alamıyorum.'' dedim endişeli bir şekilde. ''Okul bittiğinden beri aramalarıma ve mesajlarıma cevap vermiyor.'' Onu merak ediyordum. O her ne kadar bu ilgimden hoşnut olmasa da ben onunla ilgilenmeyi seviyordum. Farkındaydım, bazen çok baskıcı ve bunaltıcı olabiliyordum ama onun başına bir şey gelmesini istemiyordum. ''İstersen evine gidip bakabiliriz.'' dedi Scott. Evet, bu çok iyi olurdu. ''Olur'' dedim ve cipime doğru ayaklandık.

---------------------

Lydia'nın evinin önüne geldiğimizde kapıyı çalıp çalmamak da tereddüt ettim. ''Stiles, bütün gün seni bekleyecek değilim.'' deyip Scott kapıyı çaldı. Biraz bekledik. Ama açan olmadı. Bu sefer kapıya daha kuvvetli bir şekilde ben vurdum. Yine açan olmadı. '' Lydia!'' diye seslendim ama yanıt yoktu. Endişelenmeye ve korkmaya başlamıştım. Scott'a döndüm. ''Sanırım kapıyı kırmalıyım.'' dedi ve kapıya yüklendi. Kapı açıldı. Kurt adam bir arkadaşınızın olmasının faydalı bunlardı. Şu an bunları düşünemiyordum. Hızla içeri girdik.Yerde kırılmış bir biblo vardı ve duvarda da... Duvarda da kan izi vardı. Ve yerde de bir kağıt parçası. Scott kağıdı alıp okudu ve suratındaki ifade daha da endişeli bir hal aldı. Elindeki notu aldım ve yazanları okudum. 

''Banshee'lerden nefret ederim. Ayrıca kurt adamlardan da. Bu güzel kıza acıyorum. Hayır. Aslında acımıyorum. Gözümü bile kırpmadan onu acılar içinde öldüreceğim. Bu daha başlangıç. Bu notu okuyan kişi, sıradaki hedefim sensin.

-Eski bir dost  '' 

İmkansız \ StydiaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin