Selam canlarım...
Yine ve yeniden birarada yeni bir bölümle beraberiz.🤗🤗
Bölümü okuduktan sonra bölümle ilgili yorumlarınızı bekliyor olacaĝım.
Keyifli okumalar canlar...😊☺🙃
6. BÖLÜM
''NEEE!'' Barlas ve Alya aynı anda bağırmışlardı. Barlas, annesinin ona bir ceza vereceğini biliyordu ama böyle bir ceza beklemiyordu. Alya ise Çiğdem Hanımın neden böyle bir şey yaptığını merak ediyordu ve şuan ki sinirinin Barlas'tan kaynaklandığını düşünüyordu.
''Hayır anne! Böyle bir şey yapmayacağım. Eğer çok istiyorsan hastaneden bir hemşire çağırırım o yardım eder.'' Barlas annesinin inadını unutmuş gibi gözüküyordu. Çünkü Çiğdem Hanım inat etti mi sonuna kadar giderdi ve karşısındaki insanı istediği gibi süründürürdü hele ki bu oğluysa...
''Ne zamandır benim isteklerime karşı çıkar oldun sen? Ben ne dediysem o olacak! Eğer yapmıyorum dersen de bir hafta sonra Aras geliyor ceza görevini ona veririm. Onun cezalarını unutmamışsındır umarım.''
Alya hiçbir şeyi anlamıyordu. Çiğdem ablası ne cezasından bahsediyordu bilmiyordu hem Aras da kimdi? Acaba o da Barlas kadar kötü müydü? Bunların cevabını yakın zamanda öğrenecekti. Şimdi başında daha büyük bir bela vardı.
''Aras mı geliyor? Neden daha önce söylemedin bana?''
Kenan bey de en az Barlas kadar şaşkındı. Büyük oğlunun yeniden Türkiye'ye döneceğini yeni öğreniyordu. Çok özlemişti oğlunu. 3 yıldır Amerikadaydı ve 3 yıldır sadece sesini duymakla yetinmişti. O Barlas gibi değildi. Küçücük bir çocukken bile duracağı çizgiyi gayet net bilir, olayları büyük bir olgunlukla karşılardı. Bu yüzden Kenan bey için Aras'ın yeri farklıydı.
''Hiç kimseye söylemememi istemişti benden. Sürpriz yapacakmış o yüzden size de söylemeyecektim ama sinirden ağzımdan kaçırdım işte!''
Kenan bey gülmüştü. Oğlu her şeyi sakladığı gibi gelişini de saklayacaktı demekki. Onun için öğrendiği iyi olmuştu.
''Bizim kerataya bak sen! Demekki sürpriz yapacakmış he? İyi iyi gelsin özledim oğlumu.'' Kenan bey sinirlenmediği sürece pamuk gibi kalbi olan bir insandı. Çocukla çocuk olur, yaşıtlarıyla şakalaşır, oğullarını da el üstünde tutardı. Ama sinirlemediği sürece...
Alya şimdi anlamıştı Aras'ın kim olduğunu. Demek ki bahsettikleri kişi Ciĝdem hanım ve Kenan beyin oğluydu ve bu durumda Barlas'ın da abisi oluyordu. Peki Barlas abisinden niye bu kadar korkuyordu ki? Cezaları çok mu kötüydü acaba?
''Kandemir seni unuttum sanma. Hadi Alya'yı al da gidelim.''
Barlas ne yaparsa yapsın kurtulamayacağını biliyordu. Aras'ın cezasındansa annesinin cezasını çekmeyi yeğlerdi. O yüzden daha fazla itiraz etmeden annesinin isteğini yerine getirecekti.
''Tamam anne dediğin gibi olsun!''
Sinirli bir şekilde Alya'nın yanına tekerlekli sandalyeyi sürdü ve kaymaması için tekerleklerini kilitledi. Hızla ellerini Alya'nın dizinin altından ve sırtından geçirerek kucağına aldı ve yüzüne bile bakmadan sandalyeye oturttu. Sonrada tekerleklerin kilidini açtı ve aynı hızda sandalyeyi dışarı doğru sürmeye başladı.
Çiğdem hanım ve Kenan beyin arkasından gülüşmelerini görmeden...
........................................................................
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜÇÜĞÜM
RomanceGözleri ondan bağımsız akıyordu yine... ''Neden gittiniz he! Neden beni bir başıma bıraktınız burada? Hani çok seviyordunuz beni?Neden anne neden? Hani beni canım kızım diye severdin ya bak canını yaktılar kızının anne! Ya sen baba biriciğim der...