Sabah kalktığımda Ege yanımda yatıyordu. Hemen yanından kalktım tuvalete gittim. Ağlıyordum ben Ege'yi sevmiyorum ki . Ben tek Can'ı sevebilirim o benim çocukluktan beri tek aşkım ama bunu Can bilmiyor ve bilmemesi gerekiyor . Diye düşünürken Ege içeri girdi.
"İyi misin bebeğim?"
- Şey Ege sanırım konuşmamız gereken şeyler var.
- Seni dinliyorum.
- Bak Ege seninle tanışalı yaklaşık 3-4 gün oldu şuan sana karşı bişey hissetmiyorum. O yüzden ayrılalım bak beni anlamaya çalış. Dün gece için özür dilerim kabul etmemem gerekirdi ama ne bilim işte anlarsınya.
- Tamam Güneş. Bana açıklama yapmak zorunda değilsin. Deyip kapıyı çekip gitti.
Hayatımda ilk defa canım bu kadar yanmıştı ama Ege'yi sevdiğimden değil; birinin canını yakmak benimde canımı yakıyor.Mutfağa gittim kendime 1 bardak su koydum ve televizyonun karşısına geçtim. Hiçbir şey yoktu. Aklıma Can geldi. Hemen odama çıktım pijamalarımı çıkarttım . Kot boyfriend pantolonumu giydim üzerine ise kırmızı kareli gömleğimi giydim. Aşağıya indiğimde telefonum çalıyordu arayan annemdi.
- Bitanem nasılsın ?
-İyiyim anneciğim seni çok özledim sen nasılsın ?
-Bende iyiyim güzel kızım sana bir kardeş geliyor bitanem.
-Ne anne kardeş mi şaka kaldırcak durumda değilim.
-Hayır bitanem gerçek neyse ben kapatıyorum heh bu arada bizim iş gezisi biraz uzadı 4 gün sonra babanla birlikte evde oluruz.
Deyip telefonu kapattı . Ne kardeşinden bahsediyordu ki annem? Telefonumu aldım askılıkta olan kot montumu aldım. Kapının yanında duran kırmızı vanslarımı giyip dışarı çıktım. Can bahçemizdeki salıncakta oturmuş ağlıyordu.
- Can senin burda ne işin var ?
-Annemlerle kavga ettik beni evde istemediklerini söylediler. Sen nereye böyle?
-Bende seni merak ettim size gidecektim. Ama gitmeme gerek kalmadı . diyip gülümsedim.
-Şey eğer senin için uygunsa birkaç gün sizde ...
- Tabiki kalabilirsin sil şu gözyaşlarını sana ağlamak yakışmıyor.
- Güneş çok canım yanıyor benim.
Hemen Can'a sarıldım oda karşılık verdi. Ona sarılınca kalbimdeki kelebekler halay çekiyordu sanki. Gün geçtikçe Can'a daha fazla aşık oluyorum. Can'ın elini tuttum ve bizim kapıyo doğru ilerledim. Anahtarı yerine yerleştirip kapıyı açtım.Can salona doğru geçti . Yanına oturdum ;
- Şey Can bir derdin varsa herzaman burdayım.
- Dert sayılmaz aslında . Ya hoşlandığım bir kız var hatta hoşlanma değil de aşk gibi , ama o beni sevmiyor sanırım ve bu beni üzüyor.
- Seni anlayabiliyorum çünkü o duyguları bende yaşıyorum.
- Güneş kim o şanslı erkek?
- İlk sen söyle.
- O zaman aynı anda söyleyelim.
- Hazır değilim Can o yüzden konuyu değiştirirmisin lütfen. deyip ağlayarak odama çıktım. Can peşimden gelmiyordu. Ve tamda ona ihtiyacım varken yüz üstü bıraktı beni. Odama girer girmez kendimi yorganın içine attım. Aradan 10 dakika geçince kapım açıldı. Can yorganımı kaldırdı ve yanıma yattı. Bende başımı onun göğsüne koydum.
" İyki kardeşiz Can." dedim
- Güneş yeter artık bana kardeş muhammelesi yapma seni seviyorum artık bunu bilmezlikten gelme.
Ne Can benimi seviyor . Hayllerim gerçek olmuştu . Hızlıca yataktan kalktım ve koşarak lavoboya gittim . Ağlıyordum ama mutluluktan .İçeri Can girdi;
-Güneş özür dilerim seni kırmak istemedim . Dediği an boynuna sarıldım . Beraber el ele tutuşarak aşağıya indik. Can koltuğa oturdu ben ise mutfakta yemek için bişeyler hazırlıyordum.
- Güneş gelsene yanıma .
- Can sana bişey sorucam.
- Buyur?
-Biz şimdi neyiz?
- Ne olmamızı istiyosun ?
- Sen ne olmamızı istiyosan onu istiyorum.
" Yani şuan sevgilimiyiz." dedi Can başımı evet anlamında salladım ayağa kalktı ve beni kucağına aldı yukarı çıkardı.Yatağıma yatırdı ve kendiside yanıma yattı. 5-10 sessiz kaldıktan sonra sesizliği bozan ben oldum;
- Can artık yemek yesek açlıktan ölmek istemiyorum da.
- Tamam prenses
Dedi ve beraber aşağı inip mutfağa girdik. Can televizyondan bir müzik kanalı açtı. Çalan şarkı Koray Avcı- Sen adlı bir şarkıydı.
" Aşkım bu bizim şarkımız olsun mu ?" dedi Can. Bende kafamı evet anlamında salladım. Yemek hazırdı yaptığımız yemekleri masaya taşıdık. Midem çok bulandı Can'dan izin isteyerek lavoboya gittim . Yarım saatten beri lavobodayım ama hala bulantım geçmedi. Kapı açıldı ;
-Güneş üstüne kalın bişeyler giy sonra aşağıya gel hastaneye gidiyoruz.
Hemen odama gittim üzerimi değiştirip çantama nolur nolmaz diye bir çift tayt ve tişört koyup saçımı bağlıyıp aşağıya indim. Can beni yine kucakladı ve arabanın ön koltuğuna oturttu ve kemerimi taktı. Kenside sürücü koltuğuna oturdu araba fazla hız yaptığı için midem bulanmaya başladı. Başım dönüyordu.
"Can yavaş git!"dememle birlikte bir ses duyuldu. Gözlerimi açtığımda arabanın önünden dumanlar çıkıyordu. Can yoktu. Sadece bu kadar hatırlıyorum. Uyandığımda yoğun bakımda yatıyordum. Can yoktu. Can neredeydi? Gözlerimi açmam üzerine doktot ve hemşire hemen geldiler;
- Güneş Hanım iyimisiniz ?
- Beni bırakın şimdi Can nerde ?
- Can Bey kayıp o aranıyor şuan kaza yapılan yerde . Şey ifade almak için polis gelicek birazdan.
Deyip dışarı çıktı.
Can'ın ağzından ;
Başımı çok şiddetli vurmuştum sanırım. Gözlerimi açtığımda başka bir yerdeyim bir odanın içerisinde kimse yoktu. Uykuya dalmıştım ki kapı açıldı. Arkasından da ışık açıldı. Karşımda gördüğüm kişi Ege idi.- Ege senin burda ne işin var ?
- Seni uyardım ama hala Güneş'in peşini bırakmadın. Bak küçükbey Güneş benim ama onu elimden sen aldın.
- Güneş senin falan değil ondan uzak dur.
- Sana sorcak halim yok sesini kes ve burda beklemeye devam et.
Deyip gülerek dışarı çıktı. Ege Güneş'i mi seviyordu. Güneş benim sevgilim olum ona noluyo.
-----------------
Ah Can nerdesin ya nerdesin ?
Diye düşünürken polis geldi;- Güneş ifade almamız lazım.
-Anlatmaya başlıyım mi ?
- Seni dinliyorum.
- Kahvaltı ettim. Aklıma Can geldi. Giyindim ve aşağı indim. Dışarı çıktığımda Can bizim salıncakta oturmuş ağlıyordu. Yanına gittim annesiyle kavga etmişler. Ailesi onu evde istememiş. Bende bende kal dedim. Annemler daha önce bizde kalması için izin vermişlerdi. Yemek hazırladık midem bulanmaya başladı . Lavaboya gittim . Sonra Can beni hastaneye götürmek için arabaya bindi bende bindim . Çok hız yaptı . Bende yavaş git dedim. Ve kaza oldu.
- Çok garip bir olay neyse teşekkür ederim.
Deyip odadan çıktı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜNEŞ'İM
Novela JuvenilZorluklara karşı mücadele ederken karşına çıkan herhangi bir şey seni o hayattan soğutabilir. Güvendiğimiz insanlarda bıçaklayabilir bizi. Yakınımızdaki insanlari iyi seçmeliyiz.