GÜNEŞ'İM

Dans

Eve geldirken kuaföre uğrayıp saçlarımı dağınık topuz yaptırdım. Makyajımı kendim yapacaktım.

Can odasında gravatını bağlıyordu. Bende odama geçtim ve elbisemi giydim. Ayakkabı olarakda siyah platform ayakkabılarımı giydim.

Makyaj masama oturdum ve siyah kalem çekip kalın bir eyeliner çektim. Kırmızı rujumu sürdüm.

Siyah el çantamın içine telefonumu ve anahtarlığımı koydum. Odamdan çıktım.

Can ayakkabılarını giymeye çalışıyordu. Ben ayakkabılarımı daha önce giydiğim için Can'ı izlemeye başladım.

Çok yakışıklıydı. Ama ben ona yakışıklılığı için aşık olmamıştım. Can'ı kendi olduğu için seviyordum. Can'ın sesiyle irkildim.

"Beni izlemen bittiyse gidelim mi prenses. "

Sadece gülümsedim ve kafamı tamam anlamında salladım. Can tekrar konuşmaya başlamıştı.

" He bu arada şimdi orada benim arkadaşlarım olucak onlardan uzak dur aşkım. "

Bu söylediğine karşı kahkahamı tutamamıştım. Can'ın uzattığı koluna girdim ve evden çıktık.

Annemlerin evinde olacaktı aslında ama annemler onun yerine bir barı kapatmışlardı. Can elimi tuttu ve beraber mekana girdik.

Mekana girdiğimizde içerisi sigara kokuyordu. Annem ve babam ne alkol almama nede sigara içmeme karışırlardı.

Can bir grup erkeğe selam vermişti. Bizde o masaya ilerledik ve oturduk. Herkesle selamlaştıktan sonra herkes ismini söylemişti. İsimleri Berk,Bulut ve Semih ti.

Semih olanın gözleri maviydi ve sarı saçlarıyla oldukça şıktı. Bulut ise göz rengi ve saçlarının rengi uyum içerisinde biriydi.
Berk'inde gözleri Semih'in kiler gibi maviydi ve hepsi oldukça yakışıklıydı.

Onlar biralarını yudumlarken ben ve Can kokteyli içiyorduk. Slow çalan bir şarkı ile Can beni dansa davet etti. Biz dans pistine çıktığımızda etraftaki tüm çiftler pistten inmişti.

Çalan şarkı bittiğinde bizde sahneden indik. Annem ve babam mekana anca gelmişlerdi.

Can'ın arkadaşlarının bulunduğu masadan indik ve annemlerin bulunduğu masaya gittik. Babama gelen telefonla annem ve babam kalkmak zorunda kalmışlardı.

Bizde Can'la mekandan çıktık ve evimize doğru yol aldık.