Ruhunda sarılamayacak kadar çok yara açıldı kadının. Ama aldırmıyordu. Ölü bir kadın hiçbir şey hissedemezdi. Çok bekledi adamı. Belki pişman olur döner diye çok bekledi. Dönmedi adam. Kadın, adamın aklına bile gelmiyordu. O mutluydu. Başka kadına seni seviyorum diyordu artık. Ona aşıktı, ona sarılıyor, onu öpüyordu. Kadın çok salak olduğunu düşündü. Yıkılamayacak kadar kalın duvarlar ördü etrafına. Kalbiydi adam onun. Kalbi yok artık. Nasıl yaşayacaktı? Nasıl nefes alacaktı. Adam canının içiydi kadının. O günden sonra canının acısı oldu. Kadın, gökyüzüydü adamın o günden sonra hiç durmadı yağmurlar. Hep ağladı gökyüzü. Adam yanındaki kadını korudu yağmurlardan. Peki kadın mıydı bırakıp giden? Yoksa gitmesine izin verdiği için adam mıydı terkeden? İkiden bir çıkınca bir kalıyordu. Adam biliyordu. Kadının matematiği iyi değildi, hesaplayamadı. Yarım kaldı.