POYRAZ

POYRAZ-39

"Ne?! Sen ciddi misin?!"

"Evet. Ayrıca sürekli cırladığını da söylemişti."

"Oha! Sen gerçekten-"

"Tekrar sordun, tekrar söylüyorum. Evet."

Biraz düşündükten sonra bir soru daha sordum. "İyide neden şimdi bana geldin ki?"

"Gerçekten...çok meraklıymışsında. Herneyse soruna gelecek olursak yarın okulların açılması nedeniyle bugün özgürlüğünüzün son gününü kutlayacakmışsınız sanırım. Bende onun için geldim, akşam gidiyoruz."

"Nereye? Akşam. Bu akşam?"

"Bara." Diyerek ikinci sorumu es geçti.

"Annemde öyle söylüyordu, gerçekten. Can atıyordu benim akşam bara gitmem için."

"Öyle değil be kızım. Kareoke barına."

"Olsun, ona farketmez."

"Ben ayarlarım sen orasını dert etme."

Anlamadığımı belirtircesine kaşlarımı çattım.

"Ordan iyi kız imajı çizemeyecek gibi mi duruyorum?"

Sırıttım. "Sen gerçekten Uraz'ın ablasısın."

//////

"Nah çıkartırım seni böyle dışarı."

"Senden izin isteyen kim be!" Diye çirkefleşip kapıdan çıkmaya yeltenmiştim ki kolumdan tuttu.

"Lan geç şuraya adam gibi birşey giyin işte."

"Neden? Bence gayet güzel. Uraz sen beni böyle beğenmedin mi yoksa? Ha? Uraz doğru söyle sen bana çirkin mi demeye çalışıyorsun Uraz? Uraz birşey de Uraz." Bakışları biraz yumuşadığında planımın işe yaradığını düşünerekten sinsice sırıttım ama tabiki içimden.

"Yok güzelim, tabiki çok yakışmış ama se-" yaptığım oyunu anlamasaydı gayet iyi gidiyorduk bence. Tabiki gülmemi içimde tutamamla bir ilgisi yoktu.

"Lan! Dalga mı geçiyon sen benimle? Git değiştir şu kıyafetini."

"Ama Scott hiç böyle yapmıyordu ki Allisona. Zaten kız öldü sonra. Öldü Uraz! Öldü! Anlıyor musun?! Öldüüü!" Dediğimde bana sadece bakmakla yetinmedi, "Gerizekalı."

"Sevgilinim ben senin! Odun!"

"Odun zaten iltifat ya amınakoyayım."

"Tamam hadi daha fazla uzatmadan gidelim Uraz." Diyerek kolundan çekiştirmeye çalıştım. Ama bu Uraz Çağlar. Yer mi? Yemedi.

"Emin misin böyle geleceğine? Sana bakanların yüzüne birkaç yumruk indirmek benim için sorun değilde." Gözlerine bakarak ciddiliğini ölçtüm. "Düşünmek istiyorum."

Biraz düşündüm ve cümlesinden anlam çıkartmaya çalıştım. Sonuça bakılırsa da olumluydu değil mi? Amaan mübaha giden yol hep barışdır işte.

"Tamam."

/////

"Hadi ama Kutay! Hepimiz seni bekliyoruz burda!"

"Bekleyeceksiniz tabi. Koskoca Kutay Alkanım ben. Bir Kutay kolay hazırlanmıyor bu devirde! Zaten iskender de almamışsınız, 67 saniye trip atıyorum bekleyin."

"1...2...3...4...5..." Hepimiz sesin geldiği yöne baktığımızda Kutayın saydığını gördük. Bakışlarımızın really bitch?! Temalı olmasından etkilenmeyip saymasına devam etti. Tanrım! Kill me please!!!