Multimedya:Eylülün giydiği elbise
Yüzümü soğuk suyla yıkayıp dışarı çıktım. Kapının önünde Doruğu görünce bir an irkilsem de hemen toparlanıp yürümeye başladım. Kolumdan tutup beni kendine çekti.
"İyimisin?" diye sordu.
"İyiyim sadece biraz başım ağrıyor." dedim ve tekrar yürümeye başladım. Yine kolumdan tutunca;
"Ne var Doruk ne istiyorsun?"dedim bıkkın bir sesle. Yüzündeki gülümseme daha çok yayıldı;
"Sen kıskandın mı?" diye sordu. Cevap vermedim ama yanaklarımın şu anda domatese döndüğüne eminim. (hayır mehmet...tamam vurmayın.)
"Ne kıskanması canım banane? Git istersen bütün okuldaki kızları öp yinede umurumda olmazsın." dedim. Boynundaki damarlar belirginleşmeye başlayınca susmam gerektiğini anladım.
"Birincisi onu ben öpmedim o beni öptü hem zaten ben onu hemen ittim. İkincisinde" bana biraz daha yaklaştı ve beni belimden tutup kendine çekti ve devam etti "Kıskandığın bariz ortada."dedi nefesini dudaklarıma doğru üfleyerek. Mideme bir çuval kelebek salındığını hissediyordum. O nasıl oluyorsa artık. Yanağıma ufak bir öpücük bıraktı ve;
"Bu seferlik te böyle olsun. Ama yakında başka bir teknik kullanmak isterim." dedi yüzünde piç bir gülüşle yanımdan ayrıldı. Ben olduğum yere çivilenmiş bir vaziyette beklerken bir anda omzuma konulan elle irkilsem de karşımda Batuyu görünce rahatladım.
"Seni korkuttum özür dilerim." dedi mahçup bir şekilde.
"Önemi yok."dedim ben de gülümseyerek. Batuda gülümseyince hiçbir şey hissetmedim. Önceden olsa içim erirdi yani.
"Eylül sana bir şey söylemek istiyorum ama sakin bir yere gitsek olurmu?" ne söyleyeceğini merak ettiğim den hemen kabul ettim ve okulun arka tarafına gittik. Banklara oturduğumda oda yanıma oturdu.
"Eylül bak biraz şaşırabilirsin ama artık içimde tutamıycam." ay şimdi meraklandım. Gülerek konuşmaya başladım.
"Batu çatlatma insanı da söyle artık ne söyleyeceksen." dedim
"Eylül ben senden çok hoşlanıyorum. Biliyorum bu sana çok saçma gelmiş olabilir ama sana gerçekten çok aşığım. Doruk şu anda bunları duysa belki beni öldürebilir ama ondan korkmuyorum. Onu bırak ve bana gel Eylül lütfen." duyduklarım karşısında şok olurken aklıma Deniz geldi.
"Peki ya Deniz? Ona nolucak?"
"Deniz kimin umurunda onu sevmiyorum bile. Sadece babamın ortaklarından birinin kızı. Aynı okulda da olunca çıkmaya başladık işte. Ama bu sadece çıkmak için çıkmak gibi bir şeydi."
"Batu bunu bana bir kaç ay önce söyleseydin hiç düşünmeden evet derdim. Ama..."
"Ama?" dedi sorumu tekrarlayarak.
"Bak Batu seni anlıyorum ama bunu yapamam. Ben onu istemesem bile şu anda Doruğun sevgilisiyim. Ona bunu yapamam. Hem sen daha iyilerine layıksın. Üzgünüm." dedim ve oturduğum yerden kalkıp yürümeye başladım. Bileğimde bir el hissettiğimde arkamı döndüm.
"İnan bana seni onun elinden alana kadar pes etmiycem Eylül. Sen ona ihanet etmek istemesen bile." dedi. Bileğimi elinden kurtardığımda yürümeye başladım ama daha üçüncü adımımda sert bir şeye tosladım. Bunun Doruk olduğunu görünce rahatladım. Daha sonra Doruk konuşmaya başladı.
"Onu sana vereceğimi kim söyledi?" dedi Doruk.
"Anlamadım?" dedi Batu.
"Yani şunu diyorum. Eğer sana aşık bile olsa onu sana vermem. O bana ait." dedi dişlerinin arasından tıslayarak. Kavga çıkmasını istemediğim için Doruğu sürükleyerek okulun içine götürdüm. Bir anda beni kolumdan tutup üst kata çıkardı ve boş bir sınıfa girdik. Girer girmez beni duvara itti ve kollarını duvara yaslayarak beni kafes içine aldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SERSERİ
ChickLit"Neden bana bunları yaşatıyorsun?"diye sordum. Yüzüme baktı. Galiba benim korktuğumu anlamış olacak ki sakin bir ses tonuyla konuşmaya başladı. "Hala anlamadınmı? Seni unutmaya çalışıyorum ama hep gözümün önüne geliyorsun. Gözlerimi kapatıyorum bu s...
