GELECEKTEN...

61.6K 2.4K 475
                                    

Değişen Hayatım Serisi 2. Kitabıdır. İlk kitap ZEHİR'İ okumadan bu kitaba başlamayınız.

KÜLLER 9 Ocak 2016 tarihinde yayınlanmaya başlanmıştır.

***

GELECEKTEN

"Ne olursa olsun bunu yapmak zorunda değilsin," dedi. Ağladığını görmekten nefret ediyordum. Onu ağlatan kişi olduğum için kendimden nefret ediyordum. "Beni bırakma," diye yalvarırken gözlerini sildi.

Elimde tuttuğum şırınga parmaklarımın arasında titredi. Bana yalvaran sesi içimdeki tüm cesareti alıp götürdü bir an. Çektiğim acıyı yok sayıp sadece onu teselli etmek istedim. Ancak acı beni yendi.

"Git Gamze," diye fısıldadım gözlerimi kapatıp. Onun gözlerine bakarak ona nasıl git diyebilirdim? "Zaten canım yanıyor. Git!"

"Seni bırakmam!"

Çektiğim acı bir zehir gibi tüm damarlarımda dolaşıp kalbimi cehenneme çevirdi. Dünyada umut denen bir şey kalmış gibi çıkan cılız sesi beni öldürecek tüm zehirlerden daha tehlikeliydi.

"Git artık!" diye bağırırken elimi sertçe yere vurdum. Yüksek sesten korktuğunu bildiğim halde bunu yapmak zorunda olduğum için de nefret ettim kendimden. Ürkek gözlerini görmemek için açmadım gözlerimi. Bakamadım yüzüne.

Kısa bir an odada sessizlik oluştu. Sonra adımlarının bana doğru yaklaştığını duyup gözlerimi açtım. Ben bana geldiği için korkarken o masanın üstüne koyup unuttuğum bir şeyi aldı ve hemen geri çekildi. Başta şoktan donup kaldım ve tepki veremedim.

Silahımın sürgüsünü çekip şakağına yasladığında bunu yapabileceğine inanmayı tüm varlığımla reddettim.

"Acı çeken tek kişi sen değilsin," derken gülümsedi. Gözlerim tetiğin üstünde titreyen parmağına kaydı. "Devam et Ayaz. O zehri kendine enjekte ettiğin anda ben de tetiği çekeceğim. "

"Saçmalıyorsun," dedim. Endişemi belli etmemeye çalıştım ama gözlerinde gördüğüm bir şey oturduğum yerde hareketlenmeme sebep oldu. "Bırak silahı."

"Neden? " diye sordu. Dudaklarında bana meydan okuyan bir gülümseme oluştu. "Bana bunu yapmam için geçerli bir sebep söyleyebilir misin?"

Endişem yavaş yavaş öfkeye dönüşürken, "Bırak şu silahı dedim!" diye sesimi yükselttim.

Titreyen parmakları şakağına yasladığı silahı daha sıkı kavrarken gözüyle elimdeki şırıngayı gösterdi. "Önce sen bırak o şeyi!"

"Yapamazsın," dedim. Elimdeki şırıngayı bırakmadım. Denedim. Onun için denedim ama benim kurtuluşum yoktu.

Yüzünde oluşan gülümseme beni olduğum yere çivilerken gözünden aşağı bir damla yaş düştü. "Beni hiç tanıyamamışsın," diye sitem etti. Gülümsemesi zamanı durdurdu. "Gözlerini kapat Ayaz."

Ve tetiğe bastı.

KÜLLER (2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin